Anaerkillik: En büyük anaerkil toplum nasıl yaşıyor?

Anaerkillik, toplumda kadının, özellikle “ana”nın etkin (baskın) olma halidir. Matriarka veya maderşahilik olarak adlandırılan bir tür toplumsal örgütlenme düzeni olarak bilinir. Bu düzenin temelini kadının üstünlüğü fikri oluşturur; soy kadınlar tarafından belirlenir, hakimiyet kadınlarındır. Endonezya’nın Batı Sumatra bölgesinde Minangkabau etnik grubu dünyanın en büyük anaerkil toplumu yaşıyor…

Anaerkillik: En büyük anaerkil toplum nasıl yaşıyor?
Rathina Sankari

Anaerkillik, toplumda kadının, özellikle “ana”nın etkin (baskın) olma halidir. Matriarka veya maderşahilik olarak adlandırılan bir tür toplumsal örgütlenme düzeni olarak bilinir. Bu düzenin temelini kadının üstünlüğü fikri oluşturur; soy kadınlar tarafından belirlenir, hakimiyet kadınlarındır. Bu toplumlarda kadınlara erkeklerden daha çok saygı gösterilir. Bu kadın üstünlüğü ilkesi etrafında, toplumun kültürü, adetleri, inancı ve mitolojisi, ataerkil düzenli toplumunkinden farklı bir biçim oluşturur.

Anaerkillik kelimesi Türkçe kökenlidir. Türkçeye Fransızca’dan geçmiş olan ve batı dillerinde anaerkillik manasında kullanılan matriarka kelimesi ise Latince mater (anne) veYunanca achein (hükmetmek) kelimelerinden türemiştir. Anaerkilliğe dayanan, ana erki temelli olan oluşumlara “anaerkil”, “maderşahi” veya “matriarkal” denir.


Çoğu zaman anaerkillik ile karıştırılan çeşitli terimler vardır; jinekokrasi (kadınların yönetimi) ve matrilokalite (evlilikte kadın veya anne tarafına yerleşme) bu terimlerden bazılarıdır.

Modern dünyada anaerkilliğin hakim olduğu toplumlar bulunmuyor. Bazı tarihçilere göre ataerkillik (partiyarka) dünya toplumlarına egemen olmadan önce anaerkil toplumlara rastlamak mümkündü.

BBC’den Rathina Sankari, derleyişiyle Endonezya’nın Batı Sumatra bölgesinin dağlık kesimlerinde Minangkabau etnik grubu dünyanın en büyük anaerkil toplumu…

Endonezya’da Batı Sumatra’nın dağlık kesimlerinde erkekler evli oldukları kadınların evinde misafir olarak görülür

Kadınlar yönetiyor

Endonezya’nın Batı Sumatra bölgesinin dağlık kesimlerinde Minangkabau etnik grubu dünyanın en büyük anaerkil toplumu.

Efsaneye göre, Koto Batu krallığını kuran Maharajo Dirajo 12. yüzyıl ortalarında öldüğünde üç karısından üç küçük oğlu vardı. İlk karısı Puti Indo Jalito çocukların bakımını ve krallık yönetimini üstlenerek anaerkil toplumun tohumunu attı.

Anaerkillik: En büyük anaerkil toplum nasıl yaşıyor?
Rathina Sankari

Her şey kadınlara ait

Bu eşsiz ve karmaşık toplumsal düzende, miras kızlara kalır. Çocuklar annelerinin soyadını alır; erkekler ise karılarının evine taşınır ve misafir olarak görülür.

Anaerkillik: En büyük anaerkil toplum nasıl yaşıyor?
Rathina Sankari

Farklı dinler

Minanglar eskiden animistmiş, doğaya taparlarmış. Daha sonra Hindistan’dan gelen Hinduizm ve Budizm etkili olmuş. Anaerkil kültüre rağmen Minanglar ayrıca ataerkil İslam’ı da benimsemişler.

Anaerkillik: En büyük anaerkil toplum nasıl yaşıyor?
Rathina Sankari

Kayınvalidenin evi

İslami kurallara göre yeni evlenen kadın kocasının evine taşınması gerekirken Minanglarda damat kadının evine taşınır ve onun ailesiyle birlikte yaşar. Başlık parasını damadın eğitim ve meslek durumuna göre gelinin ailesi belirler.

Düğün

Düğün günü damat evinden alınarak tören için gelinin evine getirilir. Burada İslami kurallara göre nikâh kıyılır. Geleneksel müzik aletleri eşliğinde kadınlı erkekli danslarla damat karşılanır


Anaerkillik: En büyük anaerkil toplum nasıl yaşıyor?
Rathina Sankari

Damada hediye

Gelinin ailesi geleneksel kıyafetlerini giyerek damada verilmek üzere başlarında para, yiyecek ve hediye taşır.

Anaerkillik: En büyük anaerkil toplum nasıl yaşıyor?
Rathina Sankari

Eşitlikçi yaklaşım

Minang kadınları evlenince sosyal ve ekonomik imtiyazlar kazanır. Ev halkı ve varlığı yaşlı kadınların idaresi altındadır. Evin reisi olarak toprak mülkiyeti ve akrabalık ilişkileri onlardan sorulur, anlaşmazlıkları çözmede, evlilik ilişkilerinde ve törensel olaylarda önemli rolleri vardır.

Anaerkillik: En büyük anaerkil toplum nasıl yaşıyor?
Rathina Sankari

Minang erkeklerinin ise eve düzenli gelir getirecek bir iş yapması ve çocukların masrafını karşılaması beklenir. Çoğu iş bulmak için köylerinden ayrılır ve arada bir eve uğrar. Döndüklerinde evin idaresi konusunda söz hakları yoktur.

Muzaffer manda

Efsaneye göre, Java’daki Majapahit imparatorluğu kralı Minangkabau’lara savaş ilan ettiğinde Sumatra kralı savaş yerine manda dövüşü önermiş. Minangkabau’ların mandası diğerini boynuzlayarak öldürmüş.

Anaerkillik: En büyük anaerkil toplum nasıl yaşıyor?
Rathina Sankari

Krallığın adı bu efsaneye dayandırılıyor. Zira ‘Minang’ muzaffer, ‘kabau’ ise su mandası anlamına geliyor. Evlerin çatılarının ve kadınların geleneksel başlıklarının boynuz şeklinde olmasının nedeni de bu

Gururun renkleri: Siyah – sarı – kırmızı

Bu anaerkil toplumun çöküşü uzun zamandır beklenen bir şey olsa da Minanglar geleneklerini gururla sürdürmeye ve zamana karşı direnmeye devam ediyor.

Minangkabau’ların siyah – sarı – kırmızı renkli bayrakları bu dağlık bölgedeki üç ayrı diyarın özelliklerini temsil ediyor: asilik, cesaret ve kültür ve geleneğin kaynağı.

BBC Türkçe

Bu makalenin İngilizce aslını BBC Travel sayfasında okuyabilirsiniz.


Kayıp Kadınlar dünya ve tarih sahnesinde

Bozkırda açan çiçek Türk Kadını soldu mu?

Efsanevi Animasyon: Prenses Mononoke

Cinsiyet Metaforu ve Kadın Üzerine


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.