Anish Kapoor’un bulutlarla insanları buluşturan heykeli: Bulut Kapısı

Varoluşun yalnız olmadığını, herkesin birbirini tamamladığını gösteren meşhur bir eser… ABD’nin Chicago kentinin sembolü haline gelen Anish Kapoor imzalı Bulut Kapısı heykeli, geometrik yapısı ve saydamlığı sayesinde çukur bir ayna görevi görürcesine her şeyi kendi üzerinde topluyor.

Ansish Kapoor'un bulutlarla insanları buluşturan heykeli: Bulut Kapısı

Anish Kapoor ve Bulut Kapısı

Anish Kapoor Hindistan asıllı İngiliz bir sanatçı. Günümüzde yaşayan en ünlü, başarılı ve üretken heykeltıraşlardan biri. 1970’lerden bu yana üretimsel anlamda hız grafiğini hiç düşürmeyen bir sanatçı. Öyle ki sanat tarihçileri tarafından en yetkin işleri 1990’lardan itibaren yapılanlar olarak değerlendiriliyor. Dünyanın farklı coğrafyalarında birbirinden yetkin onlarca eseri olan sanatçının Amerika’nın Illinois eyaletinin Chicago kentinde, Millenium Park için tasarlanmış bir heykeli bulunmakta: Bulut Kapısı.

Yüz on ton çelik kullanılarak üç yılda tamamlanan heykel, devasa boyutları ve malzemesi sebebiyle Chicagoluların ve turistlerin ilgi odağı. Aynı zamanda buluşma noktası olan eser, şehrin simgesi haline gelmiş durumda.


Bulut Kapısı heykeli, geometrik yapısı ve saydamlığı sayesinde bir çukur ayna görevi görürcesine her şeyi kendi üzerinde topluyor. İnteraktif bir sanat yapıtını bölgenin en büyük meydanlarından birine yerleştiren Anish Kapoor, seyircinin hem kendini hem de etrafındaki yaşam alanını heykelin üzerinde görmesini ve heykel ile kendi arasında bir bağ kurmasını sağlamayı amaçlamış.

Varoluşun yalnız olmadığını gösteren heykel

Sanatçı, aynı zamanda seyircinin eser üzerinde kendini görmesiyle varoluş farkındalığı yaratmayı hedeflemiş. Kendini ve etrafındaki insanları heykel üzerinde izleyen seyirci, varoluşun yalnız olmadığını, insanların bir arada olduklarını ve birbirlerini tamamladıklarını gösteriyor. Ayrıca yaşadığımız evrenin birer parçası olduğumuzu ve ayrı kalamayacağımızı da bizlere anlatır niteliktedir.

Heykelin yumuşak ve kıvrımlı yapısı üzerindeki hiçbir yansımanın sabit durmasına müsaade etmemekte ve hareketi vurgulamaktadır. Heykel yerleştirildiği alan itibari ile seyirci sadece kendisinin değil etraftaki coğrafik ve yapısal öğelerinde varlığını izlemektedir. Sanatçının kullandığı malzeme, teknik ve yerleştirildiği alanın çevresel öğeleri sebebiyle seyirci bir bütünün içerisindeki varlığını izleyebilmekte ve bütünsel varoluşu, birlikteliği gözlemleyebilmektedir.

Ansish Kapoor chicago Bulut Kapısı heykeli

Gökyüzünü ulaşılabilir hale getiriyor

Heykelin tasarımı dolayısıyla insanın ulaşamadığı gökyüzünü ulaşılabilir bir noktaya getirerek dokunulabilmesini sağlamaktadır. Alışılagelmiş düzende meydanlarda bulunan heykellerin kaide üzerinde sergilenmesi ve devasa boyutları sebebiyle seyirci heykelden uzaklaşmakta ve arada belirli bir mesafe bırakarak heykeli seyredebilmektedir. Kapoor’un eseri ise devasa boyutlarına rağmen seyirciyi kendinden uzaklaştırmamış, tam tersi içine çekerek kişiyi heykelin bir parçası haline getirmiştir.

Heykel, yerleştirildiği alana ait yapısal ögelerin keskin çizgilerinin tam tersi kıvrımlı ve yumuşak bir form olarak tasarlanmıştır. Alan ile heykelin geometrik tasarımın dengelenmesiyle heykel yapıların içerisinde kaybolmamıştır. Malzemesi ve boyutu itibari ile de çevresindeki yapılanma kültürüne uyum içerisinde sergilenmektedir. Alanın yapısal kültürüne paralel ve heykelin kaybolmayacağı şekilde bir form ile tasarlanmış olması sanatçının tasarım aşamasındaki bilinçli duruşunu gözler önüne sermektedir. Coğrafi değişimlerin hepsi göz önüne alınarak tasarlanmış olan heykelin çevresine her koşulda sağladığı kusursuz uyum sanatçının üretim aşamasındaki çevresine ait duyarlılığı göz önüne serebilmektedir.


Ansish Kapoor chicago Bulut Kapısı heykeli
Çevre düzenlemesinde bir başyapıt

Duyarlılıkla oluşturduğu heykelinde malzeme olarak çelik konstrüksiyonlar üzerine paslanmaz levhalar kullanan sanatçı bu heykeliyle bir saydamlık ve bir bütünlük sağlamak istemiştir. Çevreyle olan ilişkisi anlamında heykel kompozisyondaki varlığı bağlamında oranlı ve dengeli bir tasarıma sahiptir. Günün her saatinde farklı bir görsel şölen sunan heykel, doğal ve yapay ışık kaynaklarının da etrafındaki varlığı sebebiyle seyirciye her seferinde farklı deneyimler yaşatmaktadır.

Tasarım sürecinde çevresel faktörlerin ziyadesiyle dikkate alındığı izlenebiliyor olan heykel, yerleştirildiği alana da bir artı değer katmış ve bölgenin sembolü haline gelmiştir. Heykeli her yıl milyonlarca turist ilgiyle izlemekte ve bulutlara açılan kapı ile ulaşılmazın keyfini çıkartabilmektedir.

Sanat Kenti Paris

Üniversiteler Kenti Boston

Sanatın Şehri Eskişehir’de Bir İlk


Renklerin Başkenti Şanghay


Ayça Aksoy
1988 yılında İstanbul'da doğdu. İlköğretim ve lise öğretimini İstanbul ve Antalya'da tamamladı. 2016 yılında Akdeniz Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Heykel Bölümünden Mezun oldu. Halen eğitimine İstanbul Üniversitesi Yöneticiler için İşletme Yüksek Lisansı programında devam etmektedir. ICF Akredite Koçluk eğitimleri almış ve CSR-Project ismi ie kurucu ortağı olduğu firma çatısında Kurumsal Sosyal Sorumluluk Danışmanlığı, Eğitim ve Koçluk hizmetleri vermektedir. Sivil Toplum Kuruluşlarında aktif olarak çalışmalarına devam etmektedir.