Bedelli katillik: Zengin çocuklarına özel uygulama

Katil adayları hemen sevinmesin. Çünkü bedelli katillik sadece katil adayı zengin çocuklarına özel bir uygulama. Yanlış duymadınız. Bedelli askerlik falan değil. Bedelli katillik!

Bedelli katillik: Zengin çocuklarına özel uygulama

Para mütevazı insan için araçtır. Gözünü hırs bürüyen insan için ise amaç haline gelebilir. Para, kimi kişiler için ise istedikleri ne kadar onursuz, ne kadar ahlaksız, ne kadar kuralların dışında olsa da istediklerini elde etmelerini sağlayan bir anahtardır. Elbette kirli bir anahtar. Para, kirli bir anahtar olarak kullanıldığında insan yüreği, kamu vicdanı ve mağdur haysiyeti sızlar ziyadesiyle.

Her haksızlık yapan gibi parasının gücüyle haksızlık yapan da tepki görür kimi kesimlerce. Parmakla sayılacak kadar az kalmış olsalar da medyanın korkusuz kalemleri, hukukun siyasileşmemiş ya da terörize olmamış mensupları eleştirirler yanlışı yapanı. Parasının gücüyle garibanı evinden yurdundan eden iş adamını (!) mesela.


Paranın hukuka aykırı olmayan ve fakat vicdan yaralayan şekilde kullanımı da vardır. Bedelli askerlik mesela. Sadece parası olmadığı ya da yetmediği için parayı bastırıp bedelli askerlik yapamayan fakir ile parasını bastırıp bedelli askerlik yapan zengin arasındaki tek fark paradır aslında. İşte bu nedenle fakirin olmayan parası, kendisine kaybedilen zaman olarak geri döner.

Cebindeki paraya göre ceza

Bir de paranın her şeyi satın alabildiği, her şeyi değiştirebildiği durumlar vardır. Ülkemizde de rastladığımız gibi. Suç sabit ise cezası da sabittir. Bu kural, hukukun temel prensiplerinden biridir. Ancak işin içinde para varsa bu kural bile değişebilir.


Nasıl mı? Mesela fakir çocuğu kusurlu şekilde adam öldürürse ne olur? Katil olur ve cezasını alır. Bu durum görev başındaki bir devlet görevlisini, mesela bir polisi öldürdüğünde ise 15 – 20 sene gibi bir ceza almasıyla nihayet bulur. Bu cezayı alması gerekmektedir ve her şey yolunda görünmektedir. Yolunda görünmeyen şey ise işin içinde bir zengin çocuğu olduğunda yaşananlar…

Fakir çocuğu 15 – 20 sene ceza alır dedik. Peki bir zengin çocuğu aynı suçu işlerse aynı cezayı alır mı? Hayır almaz! Birkaç yıl ceza alır, birkaç ay hapis yatar ve sonra tahliye olup kaldığı yerden hayatına devam eder. Ölende de kabahat var tabii. Sen de ölmeseydin canım. Sen ölürsen, eşin akraban da razı olur seni unutmaya bir miktar para karşılığında. Ne güzel değil mi? Yeter ki paran olsun. Çünkü paran varsa, ne katilsin, ne de canisin. Sadece zenginsin.

Rüzgar Çetin davasında ölen polisin ailesi şikayetini geri çekti


Rüzgar Çetin tahliye edildi


Çağrı Gırlangıç
14.03.1985 tarihinde Kadıköy'de dünyaya geldim. Kadıköy'de doğdum, Kadıköy'de büyüdüm. Yazma sevdası içime düşünce önce 2 roman yazdım, sonra da sinemaya dair yazılar yazmaya başladım. 2011'in başından beri bloğum cagrigirlangic.blogspot.com da 500'ü aşkın filme dair yazdım. Hala da devam ediyorum. Sonra metin yazarlığı yapmaya başladım ve yazarlık mesleğim haline geldi. Yazımına devam ettiğim Türk Sinema Tarihi Ansiklopedisi, emek ve zaman isteyen bir proje. Sabırla yazımına devam ediyorum. Bir sinema yazarı olarak yazmaya başladığım, sonrasında ise deneme, gündem, kritik, yaşam ve kişisel gelişim yazıları yazmaya başladığım İndigo Dergisi ise hem beni geliştiren, hem de bir parçası olmaktan haz aldığım yer.