İç turizmde kıymeti pek bilinmese de Ağrı Dağı’na her sene dünyanın dört bir yanından dağcı grupları ve turistler akın ediyor. Peki nedir Ağrı Dağı’nı bu kadar çekici kılan? Kim ne için geliyor?
Ağrı Dağı sadece Türkiye’de değil dünyanın her yerinde bilinen, tanınan ve bir efsane sembolü haline gelmekten öteye, dört kutsal kitapta adı geçen kutsî bir yerdir. Doğu Anadolu ekonomisini ve Ağrı ilinde kültürel ve ekonomik hayatı geliştirebilecek, bölgedeki turizm yelpazesini çeşitlendirebilecek bir öneme sahiptir.
Daha önceki yıllarda güvenlik nedeniyle tırmanışa izin verilmeyen, Ağrı Dağı’na tırmanış izin çıkmasından sonra, özellikle Avrupa’dan ve Uzak Doğu’dan tırmanışlar için çok sayıda dağcı akın akın bu dağa geliyor.
Dağcıların tırmanma arzusunu tetikleyen en büyük unsur, Ağrı Dağı’nın kutsal kitaplarda yer alan Nuh Tufanı efsanesinde adının geçen Cudi dağı olduğuna inanılması. İkinci bir etken ise tek bir volkanik kütle olması.
Ağrı dağı, sönmüş bir volkan olmasının yanı sıra binlerce yıl önce oluşan ve bugün 4800. metreden başlayan 250. metre kalınlığındaki bir buz kütlesiyle de örtülmüş olması.
Özellikle Japon dağcılar, kendileriyle yapmış olduğumuz konuşmalarda, Ağrı Dağı’nın Fuji gibi kutsal bir dağ olarak görüldüğü söylüyorlar. Ağrı Dağı’na tırmanmanın kendilerini bir nevi yeniden bulmak, kötülüklerden arındırmak anlamına geldiğini söyleyen uzak doğululara göre tırmanmak, bir çeşit ibadet.
Almanya ve İngiltere gibi ülkelerde dağcılık popüler bir spor haline geldiği için Avrupalı dağcı guruplar, yüksek irtifa dağcılığı için Ağrı’nın, Avrupa’ya en uygun ve yakın konumda olduğunu ifade ettiler. Yani Alplere tırmanış öncesi, hem yakın, hem daha ucuz bir antrenman sahası onlar için Ağrı Dağı.
Nuh’un Gemisi Ağrı’da mı yatıyor?
Yandaki uydu fotoğrafında Nuh’un Gemisi’nin Ağrı Dağı’nın bir bölgesinde ağır kar ve buzulla gömülü olduğu iddia ediliyor. Son çekilen fotoğrafta küresel ısınmanın etkisiyle eriyen buzulun üstünde tam olarak belirlenemeyen kahverengi bir parça ortaya çıkmış.
CIA onu “Ararat Anomalisi” olarak adlandırırken, dağcılar ona Türkiye Ermenistan sınırındaki bağışlanmayan zirve adını takmışlar. Bilim adamlarıysa onun çok büyük tarihi kanıtlara ve arkeolojik mirasa sahip olduğunu düşünüyorlar. Ağrı Dağı, arkeologların yoğun ilgisini çekiyor. Dağdaki bilinmeyen obje ilk kez CIA casus uçakları tarafından 1949 yılında saptanmış.
Keşifçiler, uzun zamandır, Ağrı Dağı’nın zirvesinde Büyük Tufan’dan geriye kalan efsanevi geminin kalıntılarını arıyor. 1957 yılında bir Türk Hava Kuvvetleri pilotu Ağrı bölgesinde gemi şeklinde bir oluşumu fotoğraflamış, ancak bu görüntünün doğruluğu konusunda bir girişimde bulunulmamıştı.
Sovyetlerin yabancı kaşiflerin ABD casusu olabileceği şikayeti üzerine, Ağrı Dağı dahil olmak üzere bütün bölge, Soğuk Savaş yılları boyunca yabancılara kapatılmıştı. Bu yasak ancak 1982 yılında kaldırılmış, bu tarihten itibaren bölgeye seferler düzenleyen kaşifler söz konusu gemiye dair herhangi bir kalıntıya rastlamamışlardı.
Turizm Projesi Eğitimleri
Doğubayazıt Belediyesi “Güneş Doğubeyazıt’tan Yükselecek” projesinin 45 günlük eğitim süreci sona erdi. İki gün süren bu gezi ile kursiyer öğrencilerin ilçenin tarihi ve turistik yerlerini görmeleri sağlandı.
Geçtiğimiz hafta sonu, Proje Koordinatörü Şermin TEMTEK AYDEMİR, Proje Sekreteri Özlem SALAZ DEMİR ile rehberler Metin EMLEK ve Ahmet ÖZGÜL eşliğinde gerçekleştirilen geziye yaklaşık 60 kursiyer katıldı.
Gezinin birinci gününde ilçe turizmine büyük katkısı olan Balık gölü ve çevresi gezilirken, gezinin ikinci gününde ise, Buz Mağarası, Meteor Çukuru, Gürbulak Sınır Kapısı, Nuhun Gemisi, İshakpaşa Sarayı, Keşişin Bahçesi, Urartu Kalesi, Şafii Camii ve Ahmedi Hani Türbesi gezildi.
Yapmış oldukları bu gezinin en büyük amacının kursiyerlere ilçe turizmini tanıtmak olduğunu belirten proje Mesleki Eğitim Uzmanı Suna OREL “Bu gezimiz ile öğrencilerimize 45 gün boyunca vermiş olduğumuz derslerin ardından Doğubayazıt ilçesinde bulunan tarihi ve turistik yerlerin tüm kursiyerlerimizce görülerek sahiplenilmesini hedefledik.”dedi.
45 gün süren eğitimler, Yüzüncü Yıl Üniversitesinden Yrd.Doç. Dr. Mustafa ÇELİK yine Yüzüncü Yıl Üniversitesinden Öğretim Görevlisi Cezmi MÜKÜS ile Mesleki Eğitim Uzmanı Suna OREL tarafından verildi. Servislerinde Belediyece karşılandığı gezi, 17 Haziran Pazar akşam saatlerinde son bulurken, öğrencilerin birbirlerinden ayrılmaları bir hayli duygulu anların yaşanmasına neden oldu.
“Güneş Doğubayazıt’tan Yükselecek Projesi” Serhat İlleri Kalkınma Programı (SEKAP) kapsamında olup, Devlet Planlama Teşkilatı Koordinasyonunda yürümektedir. Avrupa Birliği tarafından desteklenen Proje bütçesinin yüzde 90’ı Avrupa Birliği, geriye kalan yüzde 10’u ise Belediye bütçesinden karşılanmakta. Projenin sonunda Turizme hizmet sunacak kalıcı bir turizm rehberlik bürosu oluşturulup ilçenin hizmetine sunulacak.
Kaynak: Doğubayazıt yerel arşivi
Adem Koç