CHP, Ak Parti’nin cinsel istismarcıları aklayan düzenlemesine tepki gösterdi. CHP Afyonkarahisar Milletvekili Burcu Köksal, kişiye özel yasa çıkarmanın daha fazla mağdur yaratacağını savundu.
TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu üyesi CHP Afyonkarahisar Milletvekili Burcu Köksal, “Eğer, gerçekten o 4 bin kişi iddia ettikleri gibi mağdursa, bunlarla ilgili hakkaniyetli bir ceza düzenlemesi yapılabilir ama bunun yolu dün akşamki gibi bir önerge vermek değil. Bunun yolu hakim ve savcıların somut olayın özelliklerine göre değerlendirme yapmasından geçiyor” dedi.
TBMM Genel Kurulunda, Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısına geçici maddeyle, “Cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir neden olmaksızın 16 Kasım 2016 tarihine kadar işlenen cinsel istismar suçunda, mağdurla failin evlenmesi durumunda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, hüküm verilmiş ise cezanın infazının ertelenmesine karar verilir” fıkrasının eklenmesi, kamuoyunda tartışmalara yol açtı.
“Kişiye özel yasa çıkarmak daha fazla mağduriyetler yaratır”
CHP’nin TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu üyesi kadın milletvekilleri AK Parti’nin verdiği önergeye tepki gösterdi. Köksal, AK Parti tarafından son dakika verilen bir önergeyle karşı karşıya kaldıklarını, bununla ilgili daha önce bir görüşmenin yapılmadığını belirtti.
Ortada bir mağduriyet varsa bile bu mağduriyetin çözümünün kişiye özel yasa çıkarmakla olmayacağını vurgulayan Köksal, “Siz kişiye özel yasa çıkartırsanız, o kişinin belki mağduriyetini çözersiniz ama başka insanların mağdur olmasına, yeni mağduriyetlerin oluşmasına yol açarsınız” diye konuştu.
Köksal, toplumsal baskının yoğun olduğu küçük yerlerde zorla bir istismara maruz kalanların, istismarcısı ile sırf, “Adım çıkmasın, farklı gözle bakılmasın” algısı yüzünden evlenmek zorunda kalacağını, yapanın yanına da bu işin kar kalacağını ve hiçbir ceza almayıp, evlenerek bu işi kapatacağını ifade etti.
Çalışmalarını tamamlayan TBMM Aile Bütünlüğünün Korunması Araştırma Komisyonunda çocuk yaşta evlenenlerin mağduriyetlerinin dinlendiğini anımsatan Köksal, şöyle devam etti:
“Mağdur olduklarını ve eşlerinin hapisten çıkmasını istediler. Onların mağduriyetini giderirken, başka insanları mağdur edecek bir düzenleme yapmak bana göre yanlış geliyor. Çünkü, siz birini içeriden çıkartacaksınız ama öbür tarafta da başka bir insanın istemediği biriyle adeta zindan gibi bir evlilik yapmasına yol açabileceksiniz. Ben komisyonda da söyledim; eğer, gerçekten o 4 bin kişi iddia ettikleri gibi mağdursa, bunlarla ilgili hakkaniyetli bir ceza düzenlemesi yapılabilir ama bunun yolu dün akşamki gibi bir önerge vermek değil. Bunun yolu hakim ve savcıların somut olayın özelliklerine göre değerlendirme yapmasından geçiyor.”
“Kadın vekiller büyük şok yaşadı”
TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu üyesi CHP İstanbul Milletvekili Sibel Özdemir ise AK Parti’nin önerge nedeniyle özellikle kadın milletvekillerinin büyük bir “şok” yaşadığını, önergeyi dikkatli incelediklerinde, yapılmak istenen değişikliğin çok büyük bir kaosa sebebiyet vereceğini gördüklerini vurguladı. Özdemir, “Özellikle çocuk istismarı, cinsel istismar, küçük çocukların uğradıkları o istismar sonucunda faillerle evlilikleri durumuna yol açan ve onların cezasız kalmasına sebebiyet veren ciddi sorunlar yaratan bir yasayla karşı karşıya kaldık” diye konuştu.
Özdemir, düzenlemenin çok önemli olduğunu bunun kadın örgütleri ve ilgili bütün paydaşlar tarafından tartışılması gerektiğini, bundan sonra çocuklarla ilgili bir istismara sebebiyet vermeyecek bu tür faillerin en büyük cezayı almasını sağlayacak bir düzenlemenin yapılabileceğine işaret etti.
Önergenin geri çekilmesi çağrısında bulunan Özdemir, “Eğer varsa böyle bir ihtiyaç bunun daha dikkatli bir düzenleme ile yapılmasını öneriyoruz.” dedi.
Sibel Özdemir, çalışmalarını tamamlayan TBMM Aile Bütünlüğünün Korunması Araştırma Komisyonunda böyle bir tartışmanın yapıldığını ve mağduriyetlerden bahsedildiğini belirterek, bu mağduriyetlerin AK Parti tarafından verilen önergeyle giderilemeyeceğini anlatmaya çalıştıklarını kaydetti.
Özdemir, “Eğer bir mağduriyet varsa dava özelinde bir sonuç alacak çalışma yapılabilir. Biz, dava özelinde bir çalışma yapılmasını öneriyoruz ama dünkü önerge gibi genelleyici bir düzenlemeye kesinlikli karşı duruyoruz” değerlendirmesinde bulundu.