İki kıtayı birbirine bağlayan bir tünele en güzel isim bulunmuşken isim yarışması açmak da neyin nesi? Avrasya Tüneli demişsin işte. Atatürkçüler, Atatürk ismini koymaya çalışırken Osmanlıcılar da Abdülhamid Han ismini empoze etmeye çalışıyor.
Toplumumuz, kutuplaşmanın bir sonucu olarak her konuyu sidik yarışına çevirmenin dayanılmaz hafifliğini yaşıyor. Artık büyük projelere konulacak isimler üzerinde bile anlaşamıyoruz. Ülkeyi bu hale getiren siyasi iktidarın elbette bunda sorumluluğu var.
Osmanlıcıların gerekçeleri tam bir komedi. İki kıtayı boğazın altından bağlamayı düşünen ilk padişah Abdülhamid Han olduğu için tünele Abdülhamid Han Tüneli ismini koymak istiyorlarmış. Bu, her şeye bir padişah ismi verme çabasının vardığı son nokta. GATA’ya Sultan Abdülhamid Hastanesi ismini koyar, tünele de Abdülhamid Han Tüneli koymanın yollarını ararsan bu toplum da tepki olarak Atatürk ismini dayatmaya çalışır.
3. Köprü için isim yarışması olsa aynı isim çıkar mıydı?
Aslında şunu öğrenseler iyi olacak: Bu ülkede bir yere padişah ismini ancak tek başına koyabilirsin. Millete sorayım dersen böyle ağzının payını alırsın işte. Şimdi düşünüyorum da 3. Köprü için de benzer bir yarışma açılsaydı Yavuz Sultan Selim adı çıkar mıydı acaba? Ya da aynı şeyi İzmit Körfezi’ni birleştiren köprü için yapsalar Osmangazi ismi verebilirler miydi oraya? Aslında iktidarın anlamak istemediği şu: Bu milletin ezici çoğunluğunun hala Atatürk’ü sevdiğini kabullenmek istemiyorlar.
Neymiş efendim; iki kıtayı boğazın altından birleştirmeyi ilk Abdülhamid düşünmüşmüş.
Sevsinler onun düşüncesini. Adamın düşündüğü şey şu: “Boğazın altından Üsküdar’a geçen bir tünel olsa ne iyi olurdu? Gider karşıda kafayı çekerdim.“ Allah aşkına söyleyin, şimdi bu Abdülhamid’in mi projesi olur? Ben şimdi Kıbrıs’ı Akdeniz’in altından Anadolu’ya bağlamayı düşünsem ve bu saçmalık bir gün gerçekleşse bu projeye Taner Tüneli mi diyeceksiniz?
Ayrıca bu projeleri gerçekleştirmekle övünmeyi de bir kenara bırakın. Gerek Marmaray da gerekse Osmangazi Köprüsü’nde vermişsin parayı Japon’a, yaptırmışsın inşaatı. Övünülecek şey bunun neresinde?
Kendi bildiğim konudan size örnek vereyim: Sık sık bademcik iltihabı geçiriyorsun ve bademciklerin sana sorun çıkarmaya başlıyor. Gidip kendine bir cerrah bulup ameliyatla bademciklerini aldırıyorsun. Şimdi bademciklerini aldırmak senin eserin mi olur yoksa cerrahın mı? Ben bademciklerimi aldırdım diye kasım kasım kasılıp ortalıkta gezer misin?
O yüzden ben şuna bakarım arkadaşım: Bu inşaatları Türk mühendis ve işçileriyle yapabiliyor musun? Gerisi yalaka medyanın laf-ı güzafıdır.
Tüm bunlara rağmen boğaz tünelinin adı ne Atatürk ne de Abdülhamid Han Tüneli olmalıdır. Konulmuş isim en güzelidir: Avrasya Tüneli. Ha! Bunu sidik yarışına çeviren iktidarın ağzının payını almasına da çok sevindim, o da ayrı konu.
Kendini Atatürkçü olarak tanımlayan benim gibi biri bile Avrasya Tüneli olsun diyor ama sen bunu diyemiyorsun ya Osmanlıcı kardeşim. İşte aramızdaki fark bu.
