Efkan Ala’dan çarpıcı 15 Temmuz iddiasına yanıt

Eski İçişleri Bakanı Efkan Ala, “15 Temmuz gecesi Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın kaldığı yerin bilgisini darbecilere verdi” iddiasına cevap verdi.

Eski İçişleri Bakanı Efkan Ala 15 Temmuz gecesi Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kaldığı yerin bilgisini darbecilere verdi iddiasına cevap verdi. hakan üstem

Efkan Ala, “Sayın Cumhurbaşkanımız tatilini bahsi geçen Okluk Koyunda yapmamıştır. Ayrıca Sahil Güvenlik Komutanı’nı da ben görevden aldım” dedi.

Twitter hesabından açıklama yapan Bursa Milletvekili Efkan Ala şu açıklamayı yaptı:

Cumhuriyet Gazetesinde yer alan Odatv internet sitesine de taşınan 'Okluk Bilgisi Ala'dan' haberi tamamen gerçek dışı ve yalandan ibarettir efkan ala 15 temmuz iddiası erdoğan

“Cumhuriyet Gazetesinde yer alan Odatv internet sitesine de taşınan ‘Okluk Bilgisi Ala’dan’ haberi tamamen gerçek dışı ve yalandan ibarettir.”


“Nitekim Sayın Cumhurbaşkanımız tatilini bahsi geçen Okluk Koyunda yapmamıştır. Dolayısıyla gerçekle alakası olmayan bir bilginin tarafımdan herhangi bir kimseyle paylaşılması da söz konusu değildir.”

“Ayrıca haberde yer alan dönemin Sahil Güvenlik Komutanı da 15 Temmuz darbe teşebbüsü gecesi tarafımdan görevden uzaklaştırılmıştır.”

Sahil Güvenlik Komutanlığı iddianamesi

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 15 Temmuz darbe girişiminin Sahil Güvenlik Komutanlığı ayağına ilişkin dava açtı. Arasında dönemin Sahil Güvenlik Komutanı Hakan Üstem’in de bulunduğu 29 kişi hakkında 3’er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen iddianamede, darbe girişiminin lider kadrosunda yer aldığı belirtilen Üstem’in “Yaralı parmağı ameliyat etmek yerine kesilmesi gerekir” dediği aktarıldı.


Cumhuriyet gazetesinden Alican Uludağ’ın haberine göre; Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı iddianamesinde 15 Temmuz’da sürekli olarak Cumhurbaşkanı’nın Marmaris’teki Okluk Koyu’na gelip gelmediğini öğrenmeye çalışan Sahil Güvenlik Komutanı Hakan Üstem‘in Cumhurbaşkanı Erdoğan‘ın Okluk’ta tatil yapacağı bilgisini de önceden dönemin İçişleri Bakanı Efkan Ala‘dan öğrendiği belirtildi.

Ankara Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilen iddianamede, Deniz Kuvvetleri iddianamesinde şüpheli Tuğamiral Hasan Kulaç‘ın, 15 Temmuz’dan bir gün önce Sahil Güvenlik Komutanlığı’nda Üstem’i telaşlı bir şekilde ziyarete geldiği, ziyaretten 15 dakika önce kesilen elektriklerin Kulaç’ın ayrıldıktan yarım saat sonra geldiği iddia edilmişti.

İddiaya göre Üstem’in kriptolu telefon ile görüşme yaptığı, o sırada Süleyman Yarayan ve Güray Demir‘in komutanlığa girip çıktıkları belirtilen iddianamede, 15 Temmuz tarihinde öğle saatlerinde Marmaris Bot Komutanlığı ile görüşen Hakan Üstem, Okluk Koyu‘ndaki gelişmeleri, alınan önlemleri, Cumhurbaşkanı’nın orada olup olmadığını, gelip gelmediğini, Köşkte olup olmadığını, gelip gelmeyeceğini, Köşkte değilse nerede kaldığını, hangi otelde kaldığını sordu. Üstem, bir hafta boyunca günlük birden fazla arama yaptı.

“Bunları açıklayınca halk bizi destekleyecek”

İddianamede, Üstem’in darbe gecesi Trabzon Sahil Güvenlik Bot Komutanı Sinan Mamak ile yaptığı görüşmede “Güzel şeyler olacak, bazıları bavulunu toplayıp kaçmaya başladı bile” dediği, darbeciler tarafından Sahil Güvenlik Komutanlığı İstihbarat Başkanı olarak atanan İsa Aydın‘ı arayarak, “TSK yönetime el koydu derhal karargâha gel” dediği belirtildi. Saat: 22.35 sıralarında sivil kıyafetle Sahil Güvenlik Komutanlığı’na gelen Üstem’in, görüştüğü şüpheli Süleyman Yarayan’a “Yaralı parmağı ameliyat etmek yerine kesilmesi gerekir”, “200 milyar dolar parası var, oyları satın alarak…” dedi.


Üstem, protokol girişindeki nöbetçi amirine ve nöbet subayına “Bu gecikmiş bir ameliyattı, bunu yapmak zorundaydık, bu adamın 200 milyar dolar parası var, gizli anlaşmalar yapıyor, bunları açıklayınca halk bizi destekleyecek, yüzde 35 oy alıyor; yüzde 49 gibi gösteriyor, dışarıdaki kuru kalabalık sabaha dağılır, yarına her şey kontrol altına alınır” ifadelerini kullandı.

Abdullah Gül darbe komisyonu açıklamaları

Darbe gecesi Erdoğan’ın yayınlanmayan ilk konuşması


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 19 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. Ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.