Türk tipi değil Türk tüpü Başkanlık

Siyasette son birkaç aydır tarihi günler yaşanıyor. Dün elma diyenler, bugün elmaya armut diyor. Meclis’teki anayasa görüşmeleri doğrultusunda Türk tipi başkanlık referanduma sunulacak. Peki bu başkanlık Türk tüpü olmasın?..

Türk tipi değil Türk tüpü Başkanlık

Türk tipi değil Türk tüpü Başkanlık

Son birkaç aydır Türkiye Cumhuriyeti, tarihinde daha önce görmediği anları yaşıyor dersek yeridir herhalde… Neden bunu söylüyoruz? Akıl almaz siyasi manevralar var. Siyasetin kirli bir pazar olduğunu biliyorduk; ancak şu son aylar bunun ötesine geçmiş durumda…

Hangi siyasi partinin ya da hangi siyasinin nasıl karar alıp uygulayacağını kestirmek mümkün değil. Siyasilerin açıklamalarını neden – sonuç ilişkisi içerisinde incelediğinizde neyi amaçladıklarını anlayamıyorsunuz…


Daha önce AKP’nin, HDP ile arkadaşlık ilişkisinin ötesine geçip gönül ilişkisine çevirdiği birliktelik bozuldu; yerine AKP ile MHP ilişkisi başladı.

Türk siyasetinde çok tuhaf şeyler oluyor!

Başkanlığın, ülkeyi bölünme sürecine götüreceğini söyleyen Devlet Bahçeli bugün kendi siyasi partisinin geleceğini de tehlikeye atarak anayasa değişimine “evet” diyeceğini söylüyor. Burada daha açıklayıcı olması için MHP milletvekili Yusuf Halaçoğlu‘nun anayasa değişikliği ile ilgili Devlet Bahçeli ile yaptığı görüşmeye başvuralım…

Hallaçoğlu’nun yaptığı konuşma tarihi bir konuşmadır, bunu da dipnot düşelim…

Halaçoğlu, Bahçeli’ye soruyor: Efendim, geçmişinde bu kadar kandırılan bir AKP varken biz, bu anayasaya neden evet diyoruz?

Bahçeli  de şöyle diyor: Tüm sorumluluğu üzerime alıyorum. Anayasaya uymayan biri var. Biz, bu anayasaya “evet” diyerek bu anayasa ile şuanki durumu hukuk zeminine oturtarak meşru hale getireceğiz.


Halaçoğlu ise; “Efendim anayasayı çiğneyen bir partiye biz, evet dediğimizde yarın bu anayasayı çiğnemeyecekleri ne malum?” diye cevap veriyor…

Ağzınıza sağlık Sn. Halaçoğlu… Durum aynen böyle!

Hatırlayın, 2016 yılının Ocak ayında kaymakamlara yönelik yapılan bir toplantıda “Gerekiyorsa mevzuatı bir kenara koyun…” diyen bir zihniyet bugün anayasa hazırlıyor…

Böyle bir zihniyetin hazırladığı anayasa Türkiye’yi nereye taşıyacaktır?

Meclis’in yetkilerini tek elde toplayan bir hakimiyet, halkın egemenliğini prangalaştırmayacak mıdır? İktidar yetkililerinden daha birkaç ay önce Olağanüstü Hal‘de yeni bir anayasa yapılamayacağını belirten açıklamalar gelmesine rağmen bir taraftan da anayasa değişikliğine hız verdiler. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin geleceğini ilgilendiren böyle önemli bir kararı AKP ve işbirliği içinde olduğu MHP’nin milletvekilleri ile ortak hareket edip yangından mal kaçırırcasına doğru düzgün Meclis’te tartışılmadan oylanmasına ne denir?

Ben söyleyeyim: Hani daha önceki yıllarda televizyon ekranında çok sık izlediğiniz haberler vardı. Sanayi tüpü, ev tüpü üreten merdiven altı yerler vardı. Bu yerlerde üretilen tüpler satılıyor ve daha sonra da bir sıkışmada patlıyordu…

İşte şu an yapılan anayasa da bunun gibi. Merdiven altında hazırlanan bu tüpler gibi Meclis’te anlatılıp, tartışılmadan yapılan anayasa da patlayacaktır…


Yani bu Türkiye’de başkanlık Türk tipi olursa; bu, ancak Türk tüpü başkanlık olur!

Meral Akşener: MHP tabanı başkanlığa hayır diyor


Erdal Kişioğlu
Kişioğlu, zıt düşüncelere sahip kişilerle tartışmayı seven ve her olaya bilimsel olarak yaklaşıp, olaylara septik yaklaşmaktan kaçınmayan biridir. Olayları derinlemesine incelemeyi ve yanlışın ortaya çıkarılıp doğruya nasıl ulaşılacağı konusunda fikir üretilip bunun üzerinden felsefe yapılmasını arzulayan biridir. Etik, ahlaki ve hukuki sınırları aşmadan herkesin, her ortamda eleştirilmesi taraftarıdır. Dogmatik düşüncelerden uzak; sormayı, sorgulamayı kendisine görev edinmiş ve bunun çabası içerisindedir… Her türlü bilgi alışverişine açık; farklı görüşlerin çarpıştıkça büyüyebileceğine ve kolektif düşünsel ürünlerin ikamesinin de olabileceğine inanmakta; halk için, halk yararına olan her şeyin de yanındadır…