Çocuğunuzun telefon düşkünlüğü hayatını ne kadar etkiliyor?

Kendisini arkadaşları içinde rahat hissetmeyen, bire bir iletişimden kaçınan çocuklar cep telefonuna yönelebiliyor. Çocuğunuzun telefon düşkünlüğü hayatını nasıl etkiler?

Çocuğunuzun telefon düşkünlüğü hayatını ne kadar etkiliyor?

Özgüveni yetersiz çocuklar, sosyal ilişki problemi yaşayan çocuklar telefona daha düşkün olabiliyor. Uzmanlar uyarıyor! Çocukların cep telefonu kullanımını sınırlamak mümkün mü? Uzmanlara göre çocuğa önce fazla kullanımın zararlarını anlatmak sonra da kullanımın sınırlanması bakımından örnek olmak gerekiyor.

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Uzman Klinik Psikolog Eda Yavaş Togaer, hayatımızın parçası haline gelen cep telefonlarının artık çocuklar için de vazgeçilmez olduğuna dikkat çekerek çocuklarda ortaya çıkan “sorunlu kullanım” kavramına işaret etti.


Çocuğa telefonu biz veriyoruz

18 yaşından önceki yaş grubu için bağımlılık kelimesini kullanmak istemediklerini, bunun yerine “sorunlu kullanım” ifadesini tercih ettiklerini belirten Eda Yavaş Togaer, çocukların modelleme ile öğrendiklerini hatırlatarak şunları söyledi:

“Akıllı telefonları önce yetişkin olarak biz kontrollü kullanmalıyız ki çocuğa uygun ve doğru model olalım. Çocuk iletişim kurmaya başladığı andan itibaren yemek yemesi için veya işlerimizi yapabilelim diye çocuğun eline cep telefonunu biz veriyoruz. Çocuk, televizyon gibi cep telefonu gibi sürekli uyaran veren bir alet ile odaklanmayı öğreniyor. Zaman içerisinde cep telefonuyla oyun oynamak gibi daha farklı yollarla sosyalleşmeyi öğreniyorlar. Bu yüzyılda artık cep telefonunu tamamen hayatımızdan çıkaramıyoruz. Çocuklar akranları ile sohbet edebilmek ve dünyayı takip edebilmek için cep telefonuna ihtiyaç duyuyorlar.”

Çocuğun hayatını ne kadar etkiliyor?

“Sorunlu kullanım” olması için çocuğun hayatının nasıl etkilendiğine bakılması gerektiğini belirten Togaer, arkadaşları ile bire bir ilişkiden kaçınan çocukların cep telefonuna yönelebildiğini söyledi.


“Çocuk öncelikle cep telefonuyla ne yapıyor, ne kadar vakit geçiriyor sorularına sağlıklı cevaplar vermemiz lazım” diyen Togaer, “Sorunlu kullanım diyebilmek için çocuğun hayatını ne kadar etkilediğine bakmamız gerekiyor. Çocuğun okul başarısı iyi, cep telefonunu sadece sosyalleşmek için mi kullanıyor yoksa hiç odasından dışarı çıkmayıp sadece telefon ile mi uğraşıyor? Kendisini arkadaşları içinde rahat hissetmeyen çocuklar, bire bir iletişimden kaçınan çocuklar, cep telefonuna yönelebiliyor. Sadece oyun oynamak isteyebilir veya aile ile vakit geçirmek istememek de çocukları telefona yönlendirebilir. Aile bu noktalara dikkat ederek çocuğu çok iyi takip etmeli ve bu sorulara net cevaplar vermeli. Özgüveni yetersiz çocuklar, sosyal ilişki problemi yasayan çocuklar, telefona daha düşkün olabilirler. Telefon çocuğun kendi alışkanlığı mı yoksa başkalarını taklit mi ediyor sorusuna da yine net cevap vermek gerekir” diye konuştu.

Zararlarını anlatın

telefon düşkünlüğü

Cep telefonunu çocuğun hayatından tamamen çıkarmanın doğru olmadığını belirten Togaer, doğru kullanım ile ilgili bilgilendirme yapılabileceğini söyleyerek şu tavsiyelerde bulundu:

“Çocukları mutlaka iyi anlamak ve bu konudaki yönelimlerinin nedenlerini iyi araştırmamız lazım. Kendi kendimize kurallar ve yasaklar uygulamak yerine çocukla karşılıklı konuşmak ve ortak bir yol bulmak daha yararlı ve etkili olur. Çocuğa fazla kullanımın zararlarını çok net anlatmak ve bir zarar algısı oluşturmak gerekir. Çocukla işbirliği yaparak belirlenecek kurallara uyum da daha yüksek olur. Telefonu tamamen çocuğun hayatından çıkarmak çok ciddi reaksiyona neden olur. Önce ders çalıştığı takdirde cep telefonuyla ortak belirlenecek süre içerisinde kullanım sağlaması sağlıklı bir yol olarak kullanılabilir. Herkesin evinin kuralları farklıdır. Sizin evinizde belirli bir yaşta cep telefonu almak konusunda bir kural var ise buna da uyulmasının anlatılması gerekiyor.”

Ergenlik döneminde çatışmalar artıyor


Cep telefonu kullanımı ile ilgili ergenlik döneminde yaşanan sorunların biraz daha zor olduğunu belirten Eda Yavaş Togaer, “Bu süre ailelerin çocuklarla daha fazla çatışma yaşadıkları bir dönemdir. Ergene evin kurallarını anlatmak ama öncesinde de onu çok iyi anladığınızı ihtiyaçlarını önemsediğinizi belirtmeniz gerekir. Her iki tarafın anlaştığı sınırlar konulursa, daha sağlıklı bir iletişim olur. Ancak her durumda çocuğun cep telefonunu ne için kullandığından haberdar olmak ve takip etmek gerekir” diye konuştu.

Teknolojinin çocuklar üzerindeki olumsuz etkileri nelerdir?


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.