Çocukların mutlu, empati sahibi ve sorumluluğunu bilen bireyler olarak yetişmeleri için duygusal zeka çok önem taşıyor.
Uzmanlar, çocuğun duygularını ifade etmesine imkan sağlamak, ona zaman ayırmak, onu dinlemek ve bir sanat dalıyla uğraşması için teşvik etmeyi öneriyor.
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi’nden Uzman Klinik Psikolog Nazende Ceren Öksüz, çocukların gelecekte daha sağlam sosyal ilişkiler kurmaları ve iletişim becerileri kazanmaları için duygusal zeka gelişiminin önemli olduğunu söyledi.
Çocuğa zaman ayırın
Çocukların duygusal zekalarının geliştirilmesinin mümkün olabildiğini belirten Öksüz, anne ve babaların öncelikle çocuğun duygularını ifade etmesi için fırsat verilmesi gerektiğini vurguladı. Nazende Ceren Öksüz, şu tavsiyelerde bulundu:
“Öncelikle çocuğun duygularını ifade etmesine olanak sağlanmalı. Yani duyguların çeşitliliğini ne kadar fazla hayata geçirirsek çocuk o kadar duygularını fark eden ve uygun şekilde ifade edebilen bir birey haline gelir.
Bu anlamda çocukların sanatla uğraşmaları duygularını ve iç dünyalarını bu kanallarla ifade edebilmeleri açısından son derece faydalıdır. Çocuğa özel zamanlar ayırmak, bazen serbest zamanlar ayırmak da yine çocuğun kendi psikolojisinin olumlu yönlerini fark etmesine imkan sağlayacağından duygusal zekalarını geliştirir.”
Duygusal zekaları %20 arttı
Dünya genelinde Pozitif Psikoloji uygulamalarıyla çocukların duygusal zekalarının arttığını gösteren çokça araştırma bulunduğunu ifade eden Nazende Ceren Öksüz, bunun bir benzerini geçtiğimiz yıl gerçekleştirdiklerini ve olumlu sonuçlar aldıklarını söyledi.
Geçen dönem gerçekleştirdikleri pilot çalışmada 15 çocuğa bir eğitim-öğretim yılı boyunca pozitif psikoloji uygulamaları yaptıklarını belirten Öksüz, şunları söyledi:
“Bu pozitif psikoloji uygulamaları çocukların duygularını ifade edebilmeleri, duygu okuma becerileri, sosyal ortamlarda daha girişken olma, yardımseverlik, kişilerarası iletişimleri besleyen, olumlu yönde etkileyen bir takım beceriler geliştirmelerine imkan verdi.
Zaman yönetimi becerileri, stres yönetimi becerileri, öfke kontrol becerileri gibi sahip olmaları gereken pek çok becerileri geliştirmelerine imkan veren birtakım oturumlar gerçekleştirdik. Ve bu oturumların sonunda çocukların duygusal zekalarında % 20 oranında bir artış söz konusu oldu. Aynı zamanda yaşam doyumları ve problem çözme becerilerinde de belirgin düzeyde artış oldu.”
Pozitif psikoloji uygulamaları çocukları güçlendirdi
Aynı özelliklere sahip aynı yaş grubunda olan bir başka gruba da hiç uygulama yapmadan aynı dönemlerde aynı ölçümleri gerçekleştirdiklerini ve farklı sonuçlar elde ettiklerini belirten Öksüz,
“Pozitif psikoloji uygulamaları yapılmayan çocuklarda problem çözme ve yaşam doyumlarında zaman içerisinde düşme gerçekleşti. Bunun da sebebi bu çocukların TEOG dönemindeki çocuklar olmasıydı. TEOG gibi bir sorunla, onlar için sorun olabilecek bir stres ile baş etmeye çalışıyorlardı.
Ve pozitif psikoloji uygulamaları sonucunda bazı çocuklar zorlu süreçten daha güçlenerek çıkarken bu uygulamayı gerçekleştirmediğimiz çocuklarda maalesef problem çözme ve yaşam doyumlarında düşüş olduğunu gözlemledik” diye konuştu.