Yarın referandum var. Anket şirketleri bilimsel yöntemlerle binlerce kişiye sordu bir tahminde bulundular…
Ben ise tek bir kişiye bile sormadan masamda oturup tahminimi yazdım. Doğru çıkar, yanlış çıkar, bilmem. Vebali de sevabı da bana ait…
Kimsenin hesap vermediği, yazılanların suya yazıldığı, söylenen sözlerin uçup gittiği bu dönemde en kolay şeydir tahminde bulunmak. Ama bunu unutulmasın diye bir gün öncesinden yapmak, her babayiğidin harcı değil.
Halk oylamasındaki seçmen tercihlerini belirleyebilmek için doğal olarak seçim sonuçlarını dikkate almak gerekir. Ama hangisini?
Partilerin gerçek oyları olarak 7 Haziran seçim sonuçlarını almak gerekir. Çünkü 1 Kasım seçimleri olağanüstü koşullarda gidilen bir seçim olduğundan oy dağılımı gerçeği yansıtmadı. O halde “EVET” bloğunu (cephesini demiyorum) hesaplayalım: Bu bloğu iki parti oluşturuyor. AKP ve MHP. 7 Haziran’da AKP %40,9; MHP ise %16,2 aldı. Ancak MHP’nin %16,2’sinin içinde muhaliflerin de oyu var. Muhalifler 7 Haziran sonrası partiden ayrıldı. Bu durumda sorun şurada düğümleniyor. Muhaliflerin oyu ne kadar? Bence en az yarısı. Öyle olmasa Bahçeli kurultayı toplar, yeniden genel başkan seçilirdi. Böyle topal ördek gibi ortalıkta gezmeyi içine sindirmek zorunda kalmazdı.
O halde hesap şu: %40,9 + %8,1 = %49. Buna +/- 2 hata payını ekleyelim; EVET’ler %47 – %51 aralığında olacak. Tabii bu hiçbir fire olmadan seçmenler blok halinde hareket ederse geçerli. Siz bu sayılardan, kafası karışık AKP’liler ile Bahçeli taraftarı olup içi rahat etmeyen MHP’lileri çıkarın; sonucu bulursunuz.
Tahminimi sorarsanız; bence %50-55 aralığında “HAYIR.”
Kararsızlara da bir çift lafım var: Hala bir karar veremediyseniz, gidin Mozambik’de yaşayın!