Diyanet İşleri Başkanlığı “Babanın öz kızına şehvet duyması haram değil” fetvasının ardından şimdi de “Cımbız fetvası” yayınladı.
Sözcü’den Ali Ekber Ertürk’ün haberine göre; “Kadınların kaşlarını almaları caiz midir?” sorusuna görüş veren Diyanet, “Mecbur değilsen kaşını, bıyığını, tüylerini aldırmak günahtır. Ama psikolojini bozacak kadar kötüyse aldırabilirsin” dedi.
İslam dininin zaruret bulunmadıkça, yaratılıştan verilmiş özellik ve şekillerin değiştirilmesini yasakladığı aktarılan fetvada, “Bunlardan hareketle islam alimleri, herhangi bir zaruret bulunmadıkça kaşların alınmasının caiz olmadığını belirtmişlerdir” denildi.
Hangi hallerde kaş ya da bıyıkların alınacağına da değinen fetvada şöyle denildi:
“Ancak psikolojik rahatsızlığa sebep olacak ölçüde anormalliğin söz konusu olması halinde kadının kaşlarını uygun hale getirmesinde yüz veya dudak üstü kıllarını almasında dinen sakınca yoktur.”
Diyanet daha önce de şu fetva ile tepki toplamıştı: “Babanın öz kızına şehvet duyması haram değil”
Din İşleri Yüksek Kurulu Dini Bilgilendirme Platformu’nun inanç, ibadet, ahlak ve sosyal hayat ile ilgili güncel fetva ve kararları sitesine yöneltilen bir soruya verilen cevap hayret verecek nitelikteydi. Fetva hattının internet sitesine yöneltilen bir soru, Türkiye’de ahlaki yozlaşmanın hangi boyutta olduğunu gözler önüne serdi. Fetva hattına gönderilen metinde, “Bir babanın öz kızına duyduğu şehvet, karısıyla olan nikâhını düşürür mü?” diye sapıkça bir soru yöneltilmişti. Diyanetin Fetva birimi, bu soruyu cevapsız bırakmak ya da soranla ilgili suç duyurusunda bulunmak yerine, soruyu dini açıdan yanıtlamayı uygun buldu.
Diyanet’ten soruya yanıt olarak; “Babanın şehvetle kızını öpmesi ya da şehvetle ona sarılmasının nikâha bir etkisi yoktur” ve “Babanın kızını kalın elbiselerden tutarak ya da vücuduna bakıp düşünerek, şehvet duyması, bu tür bir haramlık oluşturmaz. Ayrıca kızın, 9 yaşından büyük olması gerekir” gibi ifadeler kullanıldı.
Akıl almaz ifadeler
“Bir babanın öz kızına duyduğu şehvet, karısıyla olan nikâhını düşür mü?” sorusuna Diyanet’ten verilen o kapsamlı cevap:
“Babanın kendi öz kızını öperken şehvet duyması durumunda nikâhın ne olacağı konusunda görüş ayrılığı vardır. Bazı mezheplere göre, babanın şehvetle kızını öpmesi ya da şehvetle ona sarılmasının nikâha bir etkisi yoktur (bkz. İbn Rüşd, Bidayetü’l-Mücdehid, Mısır 1975, II, 33; İbn Kudame, el-Muğni, VII, 486; İbn Cüzey, el- Kavaninü’l Fıkhiyye, 138). Hanefilere göre ise; babanın, kızını şehvetle öpmesi, kızına şehvetle sarılması durumunda kızın annesi bu babaya haram olur. Ancak bu tür sonuç doğuracak tutmanın, teni tenine değerek olması ya da altının sıcaklığını iletecek kadar ince bir örtüden olması gerekir. Kalın elbiselerden tutarak ya da vücuduna bakıp düşünerek, şehvet duymak, bu tür bir haramlık oluşturmaz. Ayrıca kızın, 9 yaşından büyük olması gerekir. Şehvet duymanın işareti, erkeğin organında bir uyanma, uyanıksa uyanışının artması, kadının da kalbinin heyecanla çarpmasıdır.”
Diyanet’ten süt kardeşlik kaydı teklifi
Geçtiğimiz yıl Diyanet İşleri Yüksek Kurulu Üyesi Ahmet Yaman’ın açıklamaları da şaşırtmıştı. Yaman, İslam dininde süt akrabaları arasında evliliğin yasak olduğunu belirterek süt kardeşlerin kayıt altına alınması gerektiğini söylemişti.