Estetik yaptırırken hatalı uygulamalara dikkat

Hatalı uygulamaların medyada sürekli yayınlanmasının yanlış bir algıya yol açtığını son zamanların gündem konusu!

Estetik yaptırırken hatalı uygulamalara dikkat!

Dolguların güvenilirliği ürünün markasına ve uygulayan kişinin profesyonelliğine bağlı. Uygulamalar profesyonel olmayanlar tarafından gerçekleştirilirse istenmeyen sonuçlar ortaya çıkabilir. Uygulamalardan önce doktorunuza sormanız gereken sorulara ne kadar hakimsiniz?

Yapılan araştırmalara göre Avrupalı kadınlar yaşının iyisi görünmeye çalışırken, Türk kadınları 10 yaş daha genç görünmek istiyor.


Ancak medyada yıllardır gördüğümüz aynı yüzlerdeki hatalı uygulamaların, müdahalelerin hep kötü sonuçlandığı gibi yanlış bir algı yarattığını belirten Dr. Melda Birsel estetikle ilgili bilinç eksikliği, kulaktan kulağa yayılan şehir efsaneleri, uygulamaların doktorlar tarafından yapılmadığı noktada kötü sonuçlar yaşandığını belirtiyor.

İşte dolgularla ilgili doğru bildiğimiz yanlışlar, doktora mutlaka sorulması gereken sorularla ilgili bakın Dr. Melda Birsel neler söylüyor…

Dudak şekillendirme

dudak dolgusu

Dr. Melda Birsel, ‘Yüz bölgesinde göze çarpan ilk bölüm burun. Yüz güzelliğini ön plana çıkarmak için küçük müdahalelerle büyük bir değişim sağlanabilir’ diyor ve ekliyor:

‘Kadınların bir diğer tutkusu dolgun dudaklar. Dudak dolgusu ile dudaklarınızın konturunu değiştirebilir, hacim ve dolgunluk kazandırabilirsiniz. Ancak bunu yaparken abartıya kaçmayın. Doktor tarafından doğru noktalara gereken miktarda yapılan uygulamalar, kişiyi karikatürize etmiyor. Bunun için öncelikle uygun aday olup olmadığınızı öğrenin. Yüzünüzün kişiselleştirilmiş bir planla değerlendirilmesi gerekiyor.’

Yorgun görüntü

Kadınları yaşlanmaya gözlerinden başladığı belirten ve en büyük şikayetlerinin yorgun görünmek olduğu belirten Dr. Melda Birsel, sözlerini şöyle sürdürüyor: ‘Kaz ayakları, koyu halkalar, torbacıklar, kaş kaldırma, yanak dolgunlaştırma ve yüz şekillendirme için de vücudumuzda doğal olarak bulunan hyalüronik asit dolgularından yararlanıyoruz.

Ortalama 20 dakika içerisinde gerçekleştirilen uygulamalarla hasta hızla gündelik hayatına geri dönebiliyor. Doğru derinliğe ve doğru dozda yapılan uygulamalarla kişiyi başkasına dönüşmeden yıllar önceki haline geri dönebilir.’

Estetik yaptırmadan doktorunuza bunları sorun!

Uygulamaların mutlaka alanında eğitimli bir doktor tarafından yapılması gerektiğine dikkat çeken Dr. Melda Birsel, uygulama öncesinde ve sonrasında dikkat edilmesi gerekenlerle ilgili şu uyarılarda bulunuyor:


‘Bu gibi uygulamalar geçicidir. Devam etmek istemezseniz Hyaluronik Asit doğal olarak iz bırakmadan cildiniz tarafından emilecek ve sonuçlar gözle görünmez bir hale gelecektir. Gelişmeleri kaydetmek her zaman için iyidir. Uygulama tarihlerini, hangi marka dolgu maddesinin kullanıldığını, ne miktarda hangi yöntemle uygulandığını not etmek faydalı olacaktır. Saunadan, UV ışınlarından ve çok soğuk havalardan kaçınmanız önemli.’

Hatalı uygulamaların medyada sürekli yayınlanmasının yanlış bir algıya yol açtığını belirten Dr. Melda Birsel, “Dolguların güvenilirliği ürünün markasına ve uygulayan kişinin profesyonelliğine bağlı. Uygulamalar profesyonel olmayanlar tarafından gerçekleştirilirse istenmeyen sonuçlar ortaya çıkabilir. Geçici dolgular genellikle hyalüronik asit içerir ve zamanla çözünür. Uygulanan doz ve bölge seçimi ile hem kırışıklıklarının giderilmesi hem de mimiklerin kullanılması mümkün. Uygulamalar tekrarlanmazsa, kırışıklıklarınız yavaş yavaş uygulama öncesi durumuna geri döner” diye ekliyor.

Estetik yaptırırken nelere dikkat edilmeli?

Alanında eğitimli bir hekim tarafından doğru uygulandığında daha doğal bir görünüme yardımcı olabilen yüz gençleştirme metodlarıyla ilgili bu 4 soruyu sorun:

  1. Uygulanacağınız dolgunun etkinliği ve güvenilirliği kanıtlanmış mı?
  2. FDA gibi uluslararası onay mekanizmalarından geçmiş bir marka mıdır?
  3. Günlük hayatıma ne kadar çabuk dönebilirim?
  4. Kalıcılığını ne uzunluktadır?

Doğru bilinen yanlışlar

  • Mit: Bütün yüzler aynı!

Gerçek: Aslında hatalı uygulamaların sayısı çok az. Ancak medyada sürekli aynı yüzlere maruz kaldığımız için bütün sonuçlar kötü olacak gibi yanlış bir algı oluşuyor. Bu da toplumda tedirginlik yaratıyor.

Oysa her hastaya ihtiyacına göre ‘kişiselleştirilmiş’ bir yöntem uygulanıyor. Örneğin çenesi olmayan birine büyük dudak yapamazsın. Yaparsan doğal değil estetikli görünmesini sağlarsın.

  • Mit: Mimikler kaybolur!

Gerçek: Doğru derinliğe ve doğru dozda yapılan dolgularla mimikleri korumak mümkün. Ancak yanlış derinliğe yapılan uygulamalar yüzde doğal olmayan bir görünüme yol açıyor. Gözle görülebilen sonuç meselesi biraz tehlikelidir. Aşırıya kaçarsanız basit görünür. Bu sebeple doktorun işi operaya benzer. Kıvamında olursa çok güzel duyulur. Biraz fazla kaçırırsanız biri size bağırmış gibi gelir.

  • Mit: Vücutta birikir!

Gerçek: Hyalüronik asit, vücutta bulunan bir madde olmasına rağmen 30’lu yaşların sonunda azalmaya başlıyor. Biz de kendi bağ dokumuzda olan bir materyali hyalüronik asit dolgularıyla biraz daha yüksek bir konsantrasyonda yerine koyuyoruz. Hyalüronik asit dolguları, geçicidir ve zamanla çözünür. Dolgular tekrarlanmadıkça kırışıklıklar yavaş yavaş uygulama öncesi durumuna geri döner.

  • Mit: Kremler aynı işe yarar!

Gerçek: Kremler cildi besleme, nemlendirme, güneşten koruma ve çok hafif yüzeysel kırışıklıkları giderme işlevlerini yerine getirir. Dolgular ise daha dinamik ve statik kırışıklıklar ile yüz şekillendirme için kullanılıp, etki mekanizmaları ve uygulama alanları birbirinden farklıdır. Dermal dolgular, cerrahi müdahaleye gerek kalmadan daha iyi sonuçlar elde etmemize yardımcı olabiliyor.

‘Estetik’ operasyonlar ne zaman yapılmalı?


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.