TÜBİTAK ile Diyanet İşleri Başkanlığı arasında imzalanan AYGÖZ isimli proje ile bundan böyle “Ramazan’da imsak tartışması ortadan kalkacakmış…”
Ohh artık rahat bir nefes alabiliriz: AYGÖZ projesi
Ramazana, oruç tutmaya, oruç açma ve başlama zamanlarına ilişkin bir saygısızlık meselesi değil bu. Aslında tam tersine bu paylaşım içten ve dürüstçe inanç ve ibadet peşinde olanların böyle bir derdi ve tartışması olmadığına ve dolayısıyla bu tür harcamaların “din sömürüsü” üzerinden halkın duygularını istismar etmeye karşı oluşun meselesi ile ilgilidir.
TÜBİTAK Başkanı Arif Ergin, imzalanan protokol ile ilgili olarak, “Bayramlarımızı aynı günde yapamıyorsak, dünya çapında kazanılmış bazı haklarımız varsa, biz Müslümanlar olarak ‘şu gün bizim bayramımızdır, bugün bizim ayımızın başlangıcıdır’ diye ittifak halinde tek ses olamıyorsak kayıp ve yitik malımız var demektir” demiş.
Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez (bu yazı yazıldığında hala aynı konumundaydı) ise, “Otel teraslarından imsak vaktini tespit eden kardeşlerimiz de böylece bundan sonra bilimin verilerinin dinin esaslarıyla nasıl bütünleşerek ortaya konulduğunu görecekler ve bu tartışma tamamen ortadan kalkmış olacak diye umut ediyorum. Bütün ihtilafları ortadan kaldırmak için sahip olduğumuz bilimsel verileri, sahip olduğumuz, bizzat yaptığımız gözlemleri, dünyadaki bütün kardeşlerimizle paylaşmak istiyoruz. Hedefimiz, bundan sonra herkes bu vakitleri, bu gözlemleri bizzat kendi cep telefonundan izleme imkânına sahip olsun” diye konuşmuş.
En önemli sorunumuz (!) imsak vakti meselesi çözülecek
“Ay ve Ufuk Gözlem Ünitesi (AYGÖZ) Kurulması, İşletilmesi ve Bakımına İlişkin Protokol” sayesinde en önemli konumuz ve sorunumuz olan imsak vakti meselesinin çözümlenecek olması inanın hiçbir samimi Müslümanın derdi ve tasası değildir. Çünkü samimi ve dürüst insanların tuttukları oruçtan şüpheleri olmaz.
Söz konusu bu yatırımın ve yatırımın diğer alanlar ile ilişkisinin neden olacağı veya yol açacağı pazar ekonomisi ve sermaye para trafiğinde nasıl bir önemi ve gereği olduğu çok daha fazla kayda değer ve önemli olsa gerektir.
“Ay ve Ufuk Gözlem Ünitesi (AYGÖZ) Kurulması, İşletilmesi ve Bakımına projesinin”;
Asgari ücretliler, işsizler, alt sınıf insanları arasında bir rahatlık veya ferahlama yaratmayacağının, onların dertlerine derman olmayacağının,
Türkiye’nin uluslararası itibarının yeniden tesis edilemeyeceğinin,
Türkiye’deki mülteciler sorununun çözümlenmesine hiçbir katkı sağlamayacağının tüm samimi, dürüst dindar insanlar tarafından anlaşılması o kadar önemli ve gereklidir ki.
Belki de ihtiyaç duyduğumuz tek şey dindarların din sömürüsüne karşı çıkabilecek “aydınlığa” ve “laik tutuma” ulaşmaları olsa gerektir.
