Kandilli: Deprem 6.6 şiddetindeydi 30-40 cm tsunami ölçüldü

Kandilli Rasathanesi Ege’de saat 01.31’de meydana gelen depremle ilgili flaş açıklama yaptı. Kandilli, bugün depremin büyüklüğünü 6.6 olarak açıkladı. Açıklamada 30-40 cm tsunami oluştuğu belirlendi.

kandilli deprem 6.6 tsunami

Kandilli: Deprem büyüklüğü: 6.6 – Şiddeti: 7

30-40 cm tsunami dalgası ölçüldüğü duyuruldu. Bodrum Limanı’nda ise 13 cm tsunami gözlendi. Kıyıdan 100 metre içeriye kadar suyun geldiği belirtildi.

Kandilli’den yapılan açıklama şöyle:

“Bu sabaha karşı Bodrum’un güneyinde, son verilere göre 6,6 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Bu deprem kıyıya 10 km uzaklığında olup, derinliği 5 km olduğundan dolayı, hemen güneybatımızdaki İstanköy adasındada iki kişinin can kaybına ve ciddi anlamda hasara yol açtı. Bizde şükür ki herhangi bir kaybımız yok.


Bölge sismik olarak aktif bir bölge. Ekranda gördüğünüz şekilde Gökova körfezinin batısında aktif. 160 civarı artçı sarsıntı kaydettik, bunların en büyüğü 4,8 olarak tespit edildi. Bilimsel olarak 5,5 büyüklüğüne kadar artçı bekleyebiliriz. Bölgedeki vatandaşlarımıza tekrar geçmiş olsun diyoruz ve her an teyakkuzda olmalarını öneriyoruz.

Tsunami konuları gündeme geliyor biliyorsunuz.

Bu deprem sonrasında da bir tsunami meydana geldi ama bu tsunami sizin uzakdoğuda gördüğünüz anlamda bir tsunamiden bahsetmiyoruz. Normal bir fay bu fay. 30-40 santimetre bir düşeyatım neticesinde bir tsunami meydana geldi. Bu tsunaminin bodrum limanında olan bir istasyonumuzda…

Maksimum 13 santim olarak kaydedildi Tsunami. Şunu belirtmekte fayda var. Liman içindeki cihazın konumu gereği düşük kaydedildi. Fakat güney kıyılarında çok daha yüksek seviyelerde su baskınları gözlendi. 10 metreden 100 metreye kadar su içeriye sokuldu. Akıntılı şekilde karaya, içerlere kadar girdi. Düşey olarak da 30 santim gibi… Fakat önemli olan akıntısı.

Bu bölgede oluşabilecek, Girit de tarihi verileri incelediğimizde bu bölgede tsunamileri görme olasılığı yüksek oluyor.

Kos Adası’nda 2 kişi öldü

Depremin merkez üssü Kos. Özellikle Bodrum ve Datça depremden etkilendi. Şiddetli depremde can kaybı yaşanmadı. Bodrum’da 70, Datça’da 20 civarında vatandaş yaralandı. Depremin ardından 95’ten fazla artçı sarsıntı ölçüldü. Bodrum’da 50 trafo hasar gördü. Yaklaşık 3 dakika boyunca gelen dev dalgalar nedeniyle sahildeki otellerin alt katları ile restoran bölümlerini su bastı, 16 işyeri sular altında kaldı. Deprem sırasında 30’a yakın otomobilde, ağaç dalları ve kayaların düşmesi sonucu maddi hasar meydana gelirken, Bodrum’un Mumcular, Yalıçiftlik, Mazı mahallelerindeki bazı evlerde çatlak meydana geldiği belirtildi.

Kandilli Rasathanesi tarafından ilk yapılan açıklama:

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi’nden Ege’deki depremle ilgili yazılı açıklama yapıldı.


Açıklamada, “Gökova Körfezi- Akdeniz’de yerel saat ile 01:31’de aletsel büyüklüğü Mw=6.5 (Ml=6.2)  olan şiddetli bir deprem meydana gelmiştir. Depremin odak derinliği yaklaşık 5 km civarında olup sığ odaklı bir depremdir. Deprem Muğla ili ve ilçeleri başta olmak üzere tüm Güney Batı Ege’de hissedilmiştir. Güney Ege özellikle Girit Yayı – On iki Adalar civarı deprem etkinliğinin en yoğun görüldüğü bir bölgedir.

Girit Yayı-Kıbrıs Yayı bölgesinde hâkim olan Afrika plakasının kuzeye doğru hareketi bölgede sık aralıklarla orta şiddette ve şiddetli şiddette depremler üretmektedir. Özellikle Milas-Bodrum-Gökova Körfezi-Datça civarları ülkemizde deprem dizilerinin yoğun gözlendiği bölgeler arasında yer alır. Depremin kaynağının bulunduğu bölge, Gökova Körfezi’ni oluşturan ve genel uzanımı körfeze paralel olan normal faylar tarafından denetlenmektedir. Körfezin kuzey kolunu oluşturan doğu-batı gidişli normal faylar ile ilişkide bulunan ve kara içine doğru genel olarak KD-GB ve KB-GD gidişli normal, doğrultu atım bileşeni olan faylar mevcuttur” denildi.

Geçmişteki depremle ilgili bilgi de verilen açıklamada,  “Deprem Bölgesinin Aletsel Dönem Deprem Etkinliği (M?5.5) Bölgede Aletsel dönemde meydana gelmiş en etkili deprem (1900 yılı sonrası) 1926 yılı Oniki Adalar- Akdeniz M=7.7 depremidir. Deprem bölgesi Muğla’da 1941 yılında M=6.5 büyüklüğünde bir deprem meydana gelmiştir.

Depremin merkez üstü I. Derece Deprem Bölgesi içerisinde yer almaktadır. Dolayısı ile bölgede yaşayan vatandaşlarımızın her zaman depreme karşı hazırlıklı ve bilinçli olmaları gerekmektedir. Ayrıca bölgenin çok aktif olmasından dolayı bölgede yaşayan vatandaşlarımızın depreme dayanıklı binalarda oturmaları afete karşı alınacak en güvenli tedbir olacaktır”  ifadeleri yeraldı.

Tsunami açıklaması

Kandilli’den yapılan açıklamada tsunami bilgilerine de yer verildi. Açıklamada, “Bodrum deniz seviyesi istasyonunda 10 cm tsunami dalgası ölçülmüştür. Bodrum ve civarı kıyı bölgelerimizde tsunami gözlenmiştir. UNESCO/Hükümetler arası Oşinografi Komisyonu çatısı altında bölgesel Tsunami Hizmet Sağlayıcı olarak görev yapan merkezimiz deprem sonrasında AFAD’a ve ilgili uluslararası kurum ve kuruluşlara bölgede tsunami olabileceğine dair tehlike mesajını iletmiş olup gözlem ve değerlendirmelerine devam etmektedir. Bu depremin bu andan sonra mevcut gözlenen ve ölçümlenen değerlerden daha yüksek bir dalgaya neden olması beklenmemektedir” denildi.

Kandilli geçmişte bölgede yaşanan tsunamilerle ilgili ise şu bilgileri verdi:

Bodrum Deniz Seviyesi Ölçüm İstasyonunda Gözlenen Tsunami Dalgası Tarihsel kayıtlara göre MS 554 ya da MS 556 yılında Bodrum-Kos arasında meydana gelen 7 büyüklüğündeki bir deprem İstanbul ve İskenderiye’de de hissedilmiş olup Kos adasında kıyı bölgelerinde su baskınlarına neden olmuştur. Ege denizinin depremsellik bakımından en aktif kısmı İzmir Körfezi, Karaburun yarımadası ve Sakız adasıdır. MÖ 496 ve MS 1949 yılları arasında 20 adet orta ölçekte deprem meydana gelmiş, bunlardan 1389, 1856, 1866, 1881 ve 1949 tarihli olanlar tsunami oluşturmuşlardır. 1956 yılında Güney Ege’de meydana gelen Amorgos depreminde Kilimli (Kalimnos) adasında 2.5m yüksekliğinde dalga ve 1.5 km derinliğinde su baskın alanı ve Ünye (Ios), İncirli (Nisyros), Batnaz (Patnos), Papazlık (Tilos) ve Lipsi (Lipsos) adalarında ciddi maddi hasar gözlemlenmiştir. Tsunami dalgası Fethiye’de 1m’ye ulaşmış, su baskın derinliği 250m olarak gözlemlenmiştir.


12 Haziran 2017’de Karaburun açıklarında meydana gelen 6.3 büyüklüğünde depremde de yaklaşık 15 cm’lik tsunami dalgası gözlenmiştir. 21 Temmuz 365 tarihinde batı Girit’te meydana gelen deprem ve tsunami Akdeniz’i önemli ölçüde etkilemiştir. Bu depremin Akdeniz’de meydana gelen en büyük deprem olduğu düşünülmektedir. Iskenderiye’de tsunami dalgasının kıyıdan oldukça içerilere  ulaşmış olduğu, hatta bazı teknelerin evlerin çatılarına yerleşmiş olduğu ve yaklaşık 5000 kişinin boğulmuş olduğu tarihsel çalışmalarla ortaya koyulmaktadır. Girit’te yapılan çalışmalar tsunami yüksekliğinin 6m olduğunu ortaya koymaktadır. 1303 yılında Batı Helen Yayı’nda (Girit’in güney doğusu) meydana gelen büyük deprem ve oluşturduğu tsunami etkisini Doğu Akdeniz’de hissettirmiş, yine İskenderiye’de binlerce kişi tsunami nedeniyle yaşamını kaybetmiştir.”


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.