Öyle bir hal aldı ki benim güzel memleketim; “Allah” dedim diye beni AKP’li, “Türk’üm” dedim diye beni MHP’li, “Atatürk” dedim diye beni CHP’li yaptı…
“Siyaset nedir?” diye sorsam, herkes kendine göre bir tanımda bulunur elbette…
Siyaset veya politika bana göre; terim anlamı altında, bir o kadar mantıklı açıklamalar barındırırken bir o kadar da saçma açıklamalar barındıran bir kelimedir aslında…
Çok severiz biz, takım tutar gibi siyasi parti tutmayı. Üstelik tutmuş olduğumuz siyasi partinin artık amaçlarına hizmet etmediğini, düşünceleri ile uyuşmadığını, var olan ideolojisinin başka yerlere saptadığını bilsek bile, tuttuğumuz partiden vazgeçip başka bir partiye geçmeyiz asla, geçemeyiz…
“Ben bugün A partisine oy verdiysem yarın neden B partisine oy vereyim?”
Bu düşünce ne yazık ki bu zamana kadar tüm dünyada böyle geldi böyle geçiyor. Çünkü araştırmayı sevmeyiz; irdelemeyiz, sentez kurmayız; işimize gelmez, parti lideri ne diyorsa partiyi tutan millet için de doğru odur adeta…
Ayrıca herhangi bir insanın tüm düşüncelerine baştan aşağıya ayna olabilen bir siyasi partinin var olduğuna da inanmıyorum ben. Siz inanıyor musunuz?
İsterdim ki bu güzel ülkemdeki tüm insanların hepsi siyaset ile iç içe olsunlar ve siyaseti sadece bir hobi veya bir tartışma konusu olarak görmesinler. Tam zıttı olarak siyaseti aslen kendi ülkeleri için bir gelecek, bir zenginlik olarak görebilsinler derken hemen Mustafa Kemal Atatürk‘ün söylediği bir cümle geliyor aklıma:
“Siyaset ile ilgilenmeyen aydınları bekleyen sonuç, cahiller tarafından yönetilmeye razı olmaktır. Asıl önemli olan ve memleketi temelinden yıkan, halkını esir eden, içerideki cephenin suskunluğudur.”
İşte öyle iyi bir hal aldı ki benim güzel memleketim…
“Allah” dedim diye beni AKP’li “Türk’üm” dedim diye beni MHP’li “Atatürk” dedim diye beni CHP’li yaptı…
Ve bana göre siyaset, kitleleri şaşırtma ve avlama sanatıdır. Tıpkı köpek balıkları ile balinaların avlayacakları balıkların etrafını sardıktan sonra, su kabarcıkları çıkarıp onları şoke etmeleri ve ardından hepsini yutmaları gibi. Bu bağlamda ülke başında kim olursa olsun, yüksek ihtimam göstermemiz gereken bir şey vardır ki; “Dost dediğimiz insanların kalbini siyaset çatısı altında kırmamak.”
