Kerem Kılıçdaroğlu: Namuslu babanın namuslu çocuğu

Babası siyaset ile zenginleşmedi; kendisi de zenginlerin sofrasında iş kapmadı! Akademisyenliğe adım atan bir genç, aydın bir insan… İşini layığı ile yerine getiren namuslu babanın namuslu çocuğu… Hayırlı teskereler sana Kerem Kılıçdaroğlu!..

Kerem Kılıçdaroğlu: Namuslu babanın namuslu çocuğu

Kerem Kılıçdaroğlu: Namuslu babanın namuslu çocuğu

Askerlik…

Vatan borcu, peygamber ocağı…


Akla çok şey gelir askerlik deyince…

Anılar canlanır; o onurlu yeşil kıyafetin şerefi, namusu, haysiyeti gelir insanın aklına…

Gecenin karanlığında tutulan nöbet gelir. 04:00 – 06:00 nöbetinden hemen sonra uyumadan gidilen mıntıka temizliği; ardından da içtima alanı gelir. Doğunun –10 derecesinde uykusuz o kör karanlıklar akla gelir…

Nöbet kulübesinde sevgiliye duyulan özlemlerin anlatılması gelir…

Uzun yıllar sürecek askerlik arkadaşları gelir…

Birbirine ikram edilen kantin yiyecekleri, içecekleri gelir…

Özgürlüğün bir süreliğine emanet edildiği o tel örgüler gelir…

Puslu dağlarda uzun uzun teröre karşı yapılan o yürüyüşler gelir…

Kalleş PKK’nın kurduğu pusuya yatmış katiller gelir…

Kalleşin namlusundan çıkan kurşun sesleri gelir…

Pusuya düşülen ve saatlerce çatışma altında kalınan o sarp dağlar gelir…

Bacağının yarısını; gözünün tekini terör belasına vermiş gaziler gelir…

Paslı kurşunun arkadaşına isabet etmesi sonrası kucağına yığılan arkadaşın gelir…

Fakir fukara evlerinin damına asılan o Türk bayrağı gelir…

Şehidin arkasından yakılan ağıtlar gelir… ‘Baba’, ‘abi’, ‘oğlum’, ‘yavrum’, ‘kınalı kuzum’ gibi ağıtlar…


Yarım kalan sözlü, nişanlı aşklar gelir…

Arkada bırakılan gözü yaşlı eş gelir; dokuz ay karnında taşıyan ana gelir…

Geleceğe dair sadece hayallerde kalan o günler gelir…

“Hep mi garibanın çocuğu?..” gibi yükselen sesler gelir…

Bir çocuğun bir bayram sırasında babasının mezarına, babası ile beraber oynamak için götürdüğü oyuncağı gelir…

Gelir oğlu gelir!

Şimdi bu şerefli görevi CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun oğlu Kerem Kılıçdaroğlu yapacak.

Kerem Kılıçdaoğlu babasının nüfuzunu kullanarak yurt içinde ve yurt dışında eğitim almış, kendini geliştirmiş biri değil!

Babasının nüfuzunu kullanarak bazı iş adamlarının bursu ile okumuş biri asla değil!

Babasının gücü ile ihale kovalayan biri değil!

Valilere, kaymakamlara, belediye başkanlarına önünü ilikleten biri değil!

Babasının ticari işlerini kovalayan biri değil!

Babası siyaset ile zenginleşmedi; kendisi de zenginlerin sofrasında iş kapmadı!

Akademisyenliğe adım atan bir genç, aydın bir insan…

İşini layığı ile yerine getiren namuslu babanın namuslu çocuğu!

Babası gibi sıradan bir halk çocuğu!


Hayırlı teskereler sana Kerem Kılıçdaroğlu…

Atletine kurban Kılıçdaroğlu!


Erdal Kişioğlu
Kişioğlu, zıt düşüncelere sahip kişilerle tartışmayı seven ve her olaya bilimsel olarak yaklaşıp, olaylara septik yaklaşmaktan kaçınmayan biridir. Olayları derinlemesine incelemeyi ve yanlışın ortaya çıkarılıp doğruya nasıl ulaşılacağı konusunda fikir üretilip bunun üzerinden felsefe yapılmasını arzulayan biridir. Etik, ahlaki ve hukuki sınırları aşmadan herkesin, her ortamda eleştirilmesi taraftarıdır. Dogmatik düşüncelerden uzak; sormayı, sorgulamayı kendisine görev edinmiş ve bunun çabası içerisindedir… Her türlü bilgi alışverişine açık; farklı görüşlerin çarpıştıkça büyüyebileceğine ve kolektif düşünsel ürünlerin ikamesinin de olabileceğine inanmakta; halk için, halk yararına olan her şeyin de yanındadır…