İngiliz Kraliyet ailesinin bazı sırlarını sarayın eski şefi ifşa etti. Kraliçe Elizabeth’ten Lady Diana’ya, Prens Charles’tan Prens William ve Harry’e kraliyet sırları…
Kraliyet ailesine özellikle Prens Diana döneminde başlayan hayranlık, günümüzde Prens William ile Kate Middleton’ın düğününden sonra zirveye çıktı. Çiftin gezileri, çocukları derken; Prens Harry’nin ABD’li oyuncu Meghan Markle ile beraberliği de Kraliyet ailesine duyulan ilgiyi zirveye taşıdı.
Kraliyet ailesinin en ilginç anlarının başında yemek saatleri geliyor. MarieClaire.com geçtiğimiz günlerde sarayın eski şeflerinden Darren McGrady ile konuşup bu anlarda neler yaşandığıyla ilgili ilginç ayrıntılara ulaşmış. İşte geçmişte Kraliçe Elizabeth, Prens Philip, Prenses Diana ile küçük prensler William ve Harry için yemekler pişiren McGrady’nin açıkladığı Kraliyet ailesi sırları…
Akşam yemekleri çok resmi bir havada yenir
“Öğleden sonraları günlük kıyafetleriyle şöminenin başında oturur çay içerler sonra akşam yemeği için yukarı çıkıp üzerlerini değiştirirlerdi. Akşam yemeğine Downton Abbey dizisindeki gibi balo giysileriyle otururlardı. Yemeğin sonunda bir gaydacı masanın etrafında dolaşırdı.”
Prenses Diana, bulimia sonrası çok sıkı bir diyet uygulardı
Bir gün bana, ‘Darren sen bütün yağların icabına bak, karbonhidratları da ben spor salonunda halledeceğim’ demişti. Her şeyi değiştirdik. Ben Buckhingam Sarayı tarifleri defterimi bir kenara atıp sağlıklı yemekler pişirmeye başladım. Diana Saray’dayken, bulimiasından kimsenin haberi yoktu, sonradan anladık. Biber ve patlıcan dolmasını ve balığı severdi.
Diana’nın misafirleri onun aynı yemeğin yağsız versiyonunu yediklerini asla bilmezdi
“İnsanları kandırırdı. ‘Başkan Reagan için bir ‘mousse’ hazırla’ derdi. Kendisi içinde mayonez ve krema olduğu için o yemeği yemezdi. Onun için yağsız versiyonunu hazırlardım. Misafirler hiçbir şey fark etmezlerdi.” Lady Diana’nın yediği tek kırmızı et kuzuydu. O da eğlencelerde. Dana eti asla yemezdi.
Prens Philip
Kraliçe II. Elizabeth’in kocası Prens Philip yemeğe gelirken o kadar gösterişsiz giyinirdi ki, bahçıvan zannedilirdi. “Bir keresinde mutfağa geldi ve ben onu bahçıvan sandım. Eski püskü kıyafetler içinde yaşlı bir adam düşünün… Ancak dikkatli bakınca Prens Philip olduğunu anlayabildim.
Kraliyet ailesi İskoçya’daki yazlıkları olan Balmoral Kalesi‘nde tamamen farklı davranır
“Balmoral, Kraliyet ailesinin derin nefes aldığı bir yerdir. Onları orada sürekli görebilirsiniz. Halbuki Buckhingam Sarayı’nda, Kraliçe çok meşguldür. Oradaki dairesiyle mutfaklar da çok uzaktır. Balmoral’da Prens Philip mangal yapardı, mutfağa gelip ‘Somonumuz var mı? Kraliçe’yle Prenses Margaret çilek topluyorlar, akşama onları yiyelim’ derdi.”
Ana Kraliçe’ye yemek saatiyle ilgili yalan söylenirdi
“Ana Kraliçe de katılacaksa, Balmoral’da akşam yemekleri 8.30’da yenirdi. Ancak Kraliçe’ye yemeğin 8.15’te yeneceği ve en son inenin kendisi olacağı söylenirdi. Diğer herkese saat 8.30 denirdi, çünkü Ana Kraliçe’nin geç geleceği bilinirdi.”
Kraliçe Elizabeth sık sık saklama kabından yerdi
“Kraliçe deyince insanların aklına altın tabaklar, altın çatal kaşıklar geliyor. Bu zaman zaman doğru olsa da Balmoral’dayken Kraliçe meyvelerini sarı bir plastik saklama kabından yerdi.”
Harry ve William fast food’a bayılırdı
“Bir gün Prenses mutfağa girip, ‘Yemeği iptal et çocukları hamburgerciye götüreceğim’ dedi. ‘Ekselansları ben de hamburger yapabilirim’ dedim. ‘Çocukların asıl istediği hamburgerden çıkan oyuncak’ diye cevap verdi. Evet, oğlanlar hamburger, pizza, patates kızartması severdi. Küçük birer prenstiler ama bir çocuğun damak zevkine sahiptiler.”
Bir keresinde Fergie planları değiştirdi ve bütün yemek çöpe gitti
“Sarah Ferguson tiyatroya gitmişti, akşam yemeğinin de saat 10.30’da yenmesini istemişti. Hazırlıklara başladık. O sırada arayıp ‘Restorana gideceğiz’ dedi. Bütün yemek ziyan oldu.”
Kraliçe’nin en sevdiği yiyecek bitter çikolatadır
Kraliçe çiftlikte yetişen her şeyin malzeme olarak kullanıldığı yemekleri severek yerdi. Ama çikolatayı özellikle bitteri çok severdi. Bir çikolata ne kadar koyuysa o kadar iyiydi. Mönüde sarımsak olmasına asla izin vermezdi. Kokusundan ve tadından nefret ederdi. Buckingham Sarayı’nda Kraliçe’ye 3-4 gün önceden özel bir mönü gönderilir. Onun bu menüden seçtiği yemekler pişirilir. Kraliçe bu mönüye sıkı sıkıya bağlıdır.
Philip, Charles’ın organik yiyeceklerine itibar etmezdi
“Harrods bize her zaman oradan alışveriş ettiğimiz için erzak dolu bir teşekkür sepeti gönderirdi. Bir gün Prens Philip mutfağa geldiğinde sepetlerden iki tane vardı. ‘Harrods sepeti mi?’ diye sordu. Bunların Prens Charles’ın yetiştirdiği organik sebze ve meyveler olduğunu öğrenince de ‘Peh, organikmiş’ dedi, kafasını salladı ve çıktı.”
Kraliçe köpeklerini gerçekten her yere götürür
Bahçede başında örtüsü ve pardösüsüyle bir kadın gördüm. Anladım ki Kraliçe geliyor. Çok heyecanlandım ve ona neler söyleyeceğimi planlamaya başladım. Ancak corgi’ler bir anda havlamaya ve bana doğru koşmaya başladı. Peşimde 12 köpekle kaçıyordum ve Kraliçe arkamdan kahkahalarla gülüyordu.
Kraliçe kahvaltıda mısır gevreği yerdi
Kraliçe’nin kahvaltısı çok basitti. Kendisine plastik bir kapta mısır gevreği hazırlar yanında da biraz Darjeeling çayı içerdi. Prens Philip bir seferinde çalışanların yemeğini daha çok beğenmiş ve onu yemişti. Mutfağa geldi ve ‘Akşama ne yiyeceğiz?’ dedi. ‘Sizin için kuzu budu hazırladık’ dedim. Diğer kabı gösterip ‘Burada ne var?’ diye sordu. Çalışanlar için hazırladığımız pirzolalar olduğunu öğrenince ondan yemek istedi. Sonuçta pirzolayı Prens yedi, butu biz yedik.