Dünyada şu anda dolaşımda olan 16.67 milyon Bitcoin’in piyasa değeri 317,73 milyar doları aşıyor. Ülkeler, ekonomik sistemlerine giren Bitcoin’in vergilendirilmesini tartışıyor. Peki Türkiye, Bitcoin’i nasıl vergilendirecek?
Birçok ülke Bitcoin’e vergi uygulamasında farklı yöntemler tercih ediyor. KPMG Türkiye Vergi Bölümü Başkanı Abdulkadir Kahraman, Türkiye’de son dönemde sıkça gündeme gelen Bitcoin’in vergilendirilmesini değerlendirdi. Kahraman, “SPK’nın Bitcoin’i ‘diğer sermaye araçları’ kapsamına alması en doğru yaklaşım görünüyor” açıklamasında bulundu.
Geçen bir ayda yüzde 157 oranında değer kazanan Bitcoin’e Türkiye‘de artan ilgi, kamu kurum ve kuruluşlarını harekete geçirdi. Türkiye’deki yaklaşık 50 bin Bitcoin (BTC) yatırımcısının gözü kulağı devletin yapacağı ‘Bitcoin tanımı’nda.
Maliye Bakanlığı – Merkez Bankası – SPK üçgenindeki müzakerelerden çıkacak ‘Bitcoin’ tanımı, dijital çağın parasının Türkiye’de nasıl vergilendirileceğini de belirleyecek. Kanunu ve mevzuatı değerlendiren KPMG Türkiye Vergi Bölümü Başkanı Abdulkadir Kahraman, dünyadaki uygulamaları anlattı. Kahraman, Türkiye’de SPK’nın bu tanımı yapmaya yetkili olduğunu söyledi.
“Neredeyse ‘dolarizasyon’ tanımının yerini ‘bitcoinizaszyon’a bırakacağı bir süreç yaşıyoruz” diyen Kahraman, Bitcoin arzının 21 milyon BTC ile sınırlı olduğunu tedavüldeki 16,67 milyon Bitcoin’in piyasa değerinin ise 317,73 milyar doları aştığını kaydetti. Kahraman Türkiye’de henüz yeni olan Bitcoin işlemleriyle ilgili uygulamalarda Avrupa ve ABD’nin hayli yol aldığını belirterek, dünyadaki mevcut tabloyu şöyle özetledi:
Ülke |
Doğrudan vergileme yaklaşımı |
||
ABD |
ABD Vergi İdaresi (IRS) tarafından yayımlanan “Sanal Para Rehberi” (IRS Virtual Currency Guidance, Notice 2014 – 21) ile yapılan açıklamalara göre, Bitcoin (BTC) gibi sanal paralar varlık / mal olarak kabul edilmekte. Diğer bir deyişle; BTC, ABD’de vergileme açısından varlık veya mal olarak değerlendiriyor.
BTC satış veya değişiminden kaynaklanan kazanç veya zararın niteliği, sanal para biriminin mükellefin elinde sermaye varlığı olup olmadığına bağlı. Bir mükellef genellikle “varlık” olarak kabul edilen BTC alım satımından “gelir” sağlar veya “zarar” edebilir. Hisse senedi, tahvil ve diğer yatırım amaçlı gayrimenkuller sermaye varlıklarına örnek teşkil eder. İşverenlerin BTC ile çalıştırdıkları işçilere veya hizmet aldıkları serbest meslek erbabına yaptıkları ödemeler bu kişilerin geliri sayılır. |
||
Avrupa Birliği |
|
||
Almanya |
|
||
İngiltere |
|
||
Danimarka |
|
||
Japonya |
|
||
Avustralya |
|
||
Kanada |
|
Türkiye’de durum ne?
Abdulkadir Kahraman, Türkiye’deki durumu ise şöyle değerlendirdi:
“Konu ‘kurumlar vergisi’ olunca değerlendirme kolay. Çünkü kurumların elde ettikleri her tür kazanç kurumlar vergisine tabi. Para olarak kabul edilse bile. Bitcoin kazancını elde eden ‘gerçek kişi’ olduğunda sorun karmaşık hale geliyor. Çünkü Gelir Vergisi Kanunumuz gelir unsurlarını tek tek saymış. Buna göre yedi gelir unsuru veya türü var. Vergileme için gelirin bunlardan birinin kapsamında olması şart. Diğer taraftan gerçek kişiler açısından GVK’na göre bir ödeme aracı olan paranın (ister yerli ister yabancı olsun) değer artışları vergiye tabi değil.
Şimdi karar verilmesi gereken Bitcoin gelirlerinden önce Gelir Vergisi Kanunu’nda elde edilen kazancın niteliği.”
Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı, Merkez Bankası ve SPK’nın konuyu değerlendirdiğini vurgulayan Kahraman, Bitcoin’in ‘menkul kıymet’, ’emtia’ veya ‘para’ olarak tanımlanması alternatifleri üzerinde durulduğunu belirtti. Kahraman’ın bu üç tanımla ilgili yorumları şöyle:
SPK mevzuatına göre
“Sermaye Piyasası Kanunu’nun 3’üncü maddesine göre ‘para, çek, poliçe ve bono’, menkul kıymet tanımı kapsamında değil. Aynı maddedeki ‘sermaye piyasası araçları’ tanımı ise ‘menkul kıymetler ve türev araçlar ile yatırım sözleşmeleri dâhil olmak üzere kurulca bu kapsamda olduğu belirlenen diğer sermaye piyasası araçlarını’ ifade ediyor. SPK’nın Bitcoin’i ‘kurulca bu kapsamda olduğu belirlenen diğer sermaye piyasası araçları’ yetkisine dayanarak kapsama alma yetkisi var.
Kambiyo mevzuatına göre
1567 sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Kanunu’na ile ilgili 32 sayılı kararın 2’nci maddesine göre ‘banknot şeklindeki bütün yabancı ülkeler paraları’ efektif, ‘efektif dahil yabancı parayla ödemeyi sağlayan her tür hesap, belge ve vasıtalar’ ise döviz (kambiyo) olarak tanımlanmıştır.
Aynı maddede ‘sermaye ve para piyasalarında işlem gören her türlü Türk ve yabancı menkul kıymetleri’ ‘menkul kıymet’; ‘her tür ve şekilde altın, gümüş, platin ve paladyum’, ‘kıymetli maden’, ‘kıymetli madenler veya kıymetli taşlardan yapılmış ya da bunları içeren eşyalar’ ise ‘kıymetli eşya’ olarak tanımlanmış. Bitcoin bir ülkeye ait olmadığı için döviz veya efektif tanımına uymuyor.
Vergi mevzuatına göre
Gelir Vergisi Kanunu’nun 70’inci maddesinde gayrimenkul sermaye iradı tanımlanıyor. Ancak bu madde kapsamındaki tanımlar dijital çağın mal, hak ve hizmetlerini kavramaktan uzak.
Yine de bu maddenin 5’inci bendindeki ‘…sanayi ve ticaret ve bilim alanlarında elde edilmiş bir tecrübeye ait bilgilerle gizli bir formül veya bir imalat usulü üzerindeki kullanma hakkı veya kullanma imtiyazı gibi haklar…’ tanımının Bitcoin için kullanılması hakkında net bir şey söylemek zor. Fakat Bitcoin işleyişine bakıldığında gizli bir formül olduğu aşikar. Formül veya kriptolar ancak Bitcoin arayanlarca çözüldüğünde Bitcoin arzı artıyor. Bu durumda Bitcoin alım – satımı kazançları Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 80’inci maddesinin 5’inci bendi kapsamında değer artışı kazancı olarak gelir vergisi kapsamına girecektir.”
Gelir Vergisi Kanunu’nda yer alan diğer bir düzenleme ise geçici 67’nci maddedeki “diğer sermaye piyasası araçları” ibaresi. “Diğer sermaye piyasası araçlarının” elden çıkarılması ve elde tutulması sürecinde elde edilen gelirler stopaj suretiyle de olsa gelir vergisine tabi.
SPK tanımlarsa vergilenir
Kahraman, “Sonuç olarak Bitcoin alım satımından elde edilen kazancın vergilendirilmesi ‘diğer sermaye piyasası aracı’ veya ‘gayri maddi hak olması’ ile mümkün olacak. SPK yetkisinin kullanıp Bitcoin için ‘diğer sermaye piyasası aracı’ adlandırmasını yaparsa elde edilen kazançlar GKV geçici 67’nci maddesi kapsamında değerlendirilebilecektir. Bu çerçevede SPK’nın Bitcoin’i ‘diğer sermaye piyasası araçları’ kapsamında alması en doğru yaklaşım görünüyor.
Bu yapılabilirse geçici 67’nci maddedeki “diğer sermaye piyasası araçlarının elden çıkarılmasından sağlanan gelirler”, stopaj yapılmak suretiyle de olsa verginin konusuna giriyor. Kanaatim SPK’nın bu yetkisi var ve gerek Bitcoin için yatırılan paraların ödeme aracı olmaktan çıkması gerekse diğer ülke vergi uygulamaları bunu destekliyor. Diğer taraftan Bitcoin alım – satımının süreklilik arz etmesi elde edilen kazancı ticari kazanç niteliğinde olacaktır. Bu değerlendirmeler sonrasında Bitcoin emtia olarak kabul edilirse söz konusu işlemler KDV’ne tabi olacaktır. Ancak Avrupa Adalet Divanı kararına ve AB KDV Direktifi’ne göre bu işlemlerin KDV’den muaf olduğunu göz önünde bulundurmakta fayda var” diye konuştu.