Doğru insan kaynakları uygulaması seçmenin 7 püf noktası

Gelişen teknolojilerle birlikte şirketler ihtiyaç duydukları verilere daha kolay erişebiliyorlar. Şirketlerin büyümesine paralel olarak sahip olduğu ve yönetmesi gereken veriler artarken, bunların yönetimi de doğru orantılı olarak zorlaşıyor.

Veri yönetimindeki bu zorluk en çok çalışan sayılarının artmasıyla birlikte geleneksel yöntemlerin yetersiz kaldığı Personel Yönetimi süreçlerinde karşımıza çıkıyor. Bu soruna bir çözüm bulmak isteyen İnsan Kaynakları yöneticilerinin karşına ise şu soru çıkıyor: “Hangi İnsan Kaynakları yazılımını kullanmalıyım?”. Bu sorunun detaylı yanıtı ise bulut altyapısı üzerinden firmalara özelleştirilebilir ve uygun maliyetli uygulamalar seçmekten geliyor.

Ofisim, birçok servis sağlayıcı arasından en doğru seçimi yapmak için göz önünde bulundurulması gereken önemli noktaları şu şekilde açıklıyor: yazılımın online kullanılıyor olması, ödeme maliyetlerinin esnek ve düşük olması, kolayca özelleştirilebilme, gelişmiş raporlama özelliklerine sahip olması, entegrasyona imkan vermesi, yedekleme olanakları sunması ve hızlı ve çözüme dönük destek sunabilmesi.


Tüm işletmeler bilgi yönetim süreçlerini hızlı, etkin ve kolay bir şekilde modelleyip, yönetebilecekleri iş uygulamalarına sahip olabilmek ve bu uygulamaların sağladığı bilgileri kullanarak işlerini daha ileriye taşıyabilmek istiyor.

Özellikle çalışan sayılarının artmasıyla birlikte geleneksel yöntemlerin yetersiz kaldığı İK süreçlerinde ihtiyaç duyulan Bulut tabanlı sistemler arasında gereksinimleri tam olarak karşılayan çözüme ulaşmak oldukça zorlaşıyor. Bulut tabanlı modüler yapısı sayesinde kod bilmeye ve büyük altyapı yatırımları yapmaya gerek kalmadan gerek duyulan iş uygulamalarına kolay erişim sağlayan Ofisim, bu konuda özellikle İK profesyonellerinin dikkat etmesi gereken püf noktalarını şu şekilde açıklıyor:

1- Yazılımın online kullanılıyor olması

Sunucu, yazılım bakımı, yazılım güncelleme gibi maliyetleri ortadan kaldıran bulut tabanlı çözümler geleneksel paket programlar ya da yerinde kurulum yapılan servislerin yerini çoktan aldı. Ayrıca, ofis dışında internetin olduğu her yerde çalışma imkanı vermesi, tüm çalışanların sadece bir web sayfası ve internet ile işlerini yürütebiliyor olması ve verilerin yedekli şekilde saklanıyor olması gibi pek çok önemli avantajları nedeniyle tercih edilecek yazılımın online olması oldukça büyük maliyet/fayda avantajı sunuyor.

2- Ödeme maliyetlerinin esnek ve düşük olması

İK yazılım programı seçilirken, her yıl yenilenen bakım ücretleri gibi gizli maliyetlerin ve ön yatırım maliyetlerinin göz önüne alınması oldukça önem taşıyor. Bunun yanı sıra, ölçeklenebilir olması ve tam olarak ihtiyacınızı karşılayan özelliklere göre ödeme yapmanız da önemli bir avantaj.


Örneğin, paket programların aksine online yazılımlarda sadece kullanıcı sayısı kadar lisans alarak, aylık ücretlerle servisin hemen kullanmaya başlanması mümkün oluyor. Zamanla ekibin büyüklüğüne göre lisans artırımı ya da azaltımı yapılarak, esnek ödeme kolaylığına da sahip olunuyor. Kısacası bulut tabanlı insan kaynakları yazılımıyla; ilk yatırım maliyetini düşürürken, yazılımın ileride piyasaya çıkacak olan yeni versiyon güncellemeleri de ücretsiz elde edilebiliyor.

3- Kolayca özelleştirilebilme

Sektöre ve değişen ihtiyaçlara göre yazılımda da zamanla yapılması gereken düzenlemelerin kolayca yapılabilmesi, firmaları ileride ek özelleştirme ücretlerinden kurtaracağından, oldukça önem taşıyor. Bu nedenle, alanların, iş kurallarının, onay süreçlerinin ve formların kullanıcı tarafından kolayca tasarlanabildiği bir insan kaynakları programının tercih edilmesi avantajlı oluyor. Ayrıca, tam olarak ihtiyaca uygun şekilde özelleştirilebilen uygulamalarla verimliliğe de katkıda bulunmak mümkün hale geliyor.

4- Gelişmiş raporlama özelliklerine sahip olması

Bütün iş süreçlerinde olduğu gibi bilginin anlamlandırılabilmesi ve ölçülebilmesi için raporlanabilir olmasına dikkat edilmesi gerekiyor. Bu noktada, kullanılan uygulamanın, kolayca zengin raporlar oluşturabilen fonksiyonları ve arayüzleri sunabilmesi ayrı bir önem taşıyor. Dolayısıyla, raporlamada esneklik sunan ve kişisel olarak özelleştirilebilir olan yazılımların tercih edilmesi oldukça önemli.

5- Entegrasyona imkan vermesi

Yazılımın farklı sistemlerle entegre olması istendiğinde, servis sağlayıcısının bunun için bir kısıtlama getirmemesine dikkat etmek gerekiyor. İK yazılımının diğer sistemlerle entegre olabilmesi için gerekli araçları sağlayabilmesi ve mümkünse bu çözümleri hayata geçirebilmesi tercih sebebi olabilir.

6- Yedekleme olanakları sunması

İK yazılımı tercih edilirken servis sağlayıcısına verileri yedekleme ve farklı bir firmaya taşıyabilme gibi konularda bağımlı olunmaması oldukça önemli. Dolayısıyla, verileri istenen herhangi bir zamanda Excel, CSV gibi formatlarda alabilmeye imkan veren yazılımlar tercih edilmelidir.

7- Hızlı ve çözüme dönük destek sunabilmesi


Çalışılacak şirketin talep ve sorulara hızlı ve çözüme dönük destek vermesi de oldukça önemli bir diğer konu. Kolayca ulaşılabilen, Türkçe destek sağlayan uzmanlardan hızlı yardım alınan bir servis sağlayıcıyı tercih etmek önemli avantajlar sunacaktır.

STK’lardan organik tepkisi: Kazık değil, güvenilir gıda!


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.