Sağlık dostu bakteriler neler? Probiyotik neden bu kadar önemli?

‘Bakteri’ deyince pek çoğumuzun aklına hastalık yapıcı etkisi gelse de, sağlık dostu bakteriler de var. Üstelik son yıllarda yapılan bilimsel çalışmalar bu bakterilerin birçok hastalıktan korunmada ve tedavide etkili olduklarını ortaya koyuyor.

Sağlık dostu bakteriler neler? Probiyotik neden bu kadar önemli?

Sağlık dostu bakteriler neler? Probiyotik neden bu kadar önemli?

Dr. Rahmi Tuna Tekin, yararlı bakterilerin sayısını artırmak için çocukluktan itibaren probiyotik besinlerle tanışmak gerektiğini belirterek, yoğurt ve kefir başta olmak üzere probiyotikten zengin besinler tüketilmesinin önemli olduğunu söylüyor.


Yunanca bir terim olan probiyotik ‘yaşam için’ anlamına geliyor. Bilim adamlarının son 100 yıldır ilgi alanı haline gelmiş olan, buna karşın son 10 yıldır araştırmaların hız kazandığı probiyotikler, bağırsaklarımızda yaşayan ve bağışıklığı güçlendiren canlı mikroorganizmalar.

Bu bakteriler ile kendi hücrelerimiz iletişim halinde beraber yaşıyorlar ve bağışıklık sistemimizi programlıyorlar. Mikrobiyal içerikte bozulma olması; diyabetten iltihabi bağırsak hastalığına, alerjiden romatizmal hastalıklar ve kansere dek birçok hastalığa yol açabiliyor.

Günümüzde birçok hastalıktan korunmada ve tedavide artık probiyotiklerin yeri olduğu kanıtlanmış durumda. Günlük diyetimize doğal probiyotik ürünleri eklemeliyiz. Özellikle mide ve bağırsak sistemi hastalıklarında, ishal süresini ve gaita sayısını azalttığı, hastanede yatış gün sayısını kısalttığı biliniyor. Antibiyotik yazdığımız her 100 hastanın 10 ile 40’ı arasında ishale rastlıyoruz. Probiyotikler, antibiyotik ile beraber alındığında kısa dönemde ishal gelişimini de azaltıyor.

Çocuğunuzu probiyotik besinlerle tanıştırın

Son 10 yılda yapılan çalışmalara göre, dost bakterilerle tanışmamız anne karnında başlıyor. Annenin yararlı bakteri sayısı ve çeşitliliği doğrultusunda çocuklar bu bakterilere sahip oluyor. Ardından normal doğumla, çocuğun annesinden aldığı yararlı bakteriler sayesinde birçok hastalıktan korunabiliyor. Bu nedenle tıbbi zorunluluk olmadığı sürece sezaryen yerine normal doğum tercih edilmeli.


Bebeğin doğum sırasında doğum eyleminin başlamış olup olmadığı hatta doğduğu hastanenin bile çocuk mikrobiyotası üzerine etkisi mevcuttur. Öte yandan her damlası altın mahiyetinde olan anne sütü ile de bebeklerimize bu yararlı bakterileri vermeye devam etmek gerektiyor.

Gereksiz antibiyotik tüketimi dost bakterileri öldürüyor

Gereksiz antibiyotik kullanımının yararlı bakterileri öldürdüğünü, özellikle 0-9 yaş arası antibiyotik kullanımında ve sezaryende ülkemizin Avrupa ülkeleri içinde önde geldiğini belirten Dr. Rahmi Tuna Tekin şöyle konuştu:

Probiyotikler uzun dönemde antibiyotiğin öldürdüğü yararlı bakterileri tekrar kazanmamızda yardımcı oluyor. Modern insanın vücudunda atalarımıza göre yüzde 30 kadar yararlı bakteride kayıp olduğu biliniyor. Her canlı gibi yararlı bakterilerimiz de ölmekte ve tükenmekte olduğundan, mikrobiyotamızı zenginleştirmek için çaba sarf etmemiz gerekiyor.

Başta kefir, yoğurt gibi probiyotik içeren doğal ürünleri hem kendimiz tüketmeli hem çocuğumuza düzenli vermeliyiz. Hekimlerin tedavi için kullandığı, reçete ettiği probiyotik ürünler ise içinde belirli bir sayıda bakteri barındıran, ağızdan alındığında bağırsaklara kadar ölmeden taşınabilen, bilimsel olarak yararı kanıtlanmış ürünlerdir. Ancak hekim önerisiyle kullanılması gerekir.


Dr. Rahmi Tuna Tekin, henüz yolun çok başında olunan probiyotikler konusuna yönelik araştırmaların hızla sürdüğünü söylüyor.

Probiyotik kullanımı inanılmaz faydaları


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik hiçbir oluşumun parçası değildir.