Amerika ve İsrail’e karşı racon kesenlerin yaptıkları

İsrail şirketlerine kamu mallarını pazarlayanların İsrail’den soracakları hiçbir hesapları, kapatacakları hiçbir defterleri olamaz. Bugün tüm İslam dünyası ve Arap alemi; yine Amerika ile iş tutup, yine İsrail’e sadece beddua ediyorlar.

Amerika ve İsrail'e karşı racon kesenlerin yaptıkları

Amerika, İsrail, Batı, Filistin ve bize dair

Deniz ve arkadaşları Filistin Kurtuluş Örgütü saflarında savaşırken; Tüm Arap alemi ve tüm Dünya Müslümanları Amerika ile iş tutarken İsrail’e sadece beddua ediyorlardı. Bugün halen tüm Arap alemi ve İslam dünyası yine Amerika ile iş tutup, yine İsrail’e sadece beddua ediyorlar.

Günümüzde savaşan ve kırılarak savaştığını sanan bir avuç Filistinli var… Hepsi o kadar…


Bugün Deniz yok. Denizleri yok ettiler. Oralarda ise Denizler olmadı, olamadı hiç. Çölleşmiş coğrafyalar ile beraber çölleşmiş bir insanlar denizi yarattılar. Varsa yoksa bir ümmet hikayesi ve illet gerçeğidir yaşananlar.

Buralardan oralara ise kimse gitmez (!)

IŞİD için gidilir ama Filistin için gidilmez. Ayrıca gidilmesi de gerekmez. Filistin’i kurtaracak olan gerçekten özgürleşmiş, tabularından kurtulmuş olan Filistinlilerin bağımsız, akılcı, uygar ve eşitlikçi bir Filistin halkı ve ulusu olma ve yaratma istenci, niteliği ve mücadelesidir. Ama buna bu şekliyle Araplar ve İslamcılar izin vermediler vermeyecekler hiç bir zaman.

müslüman islam ülkeler devletler haritası
Harita: Müslümanların Dünya üzerindeki nüfus dağılımları.

Bugünün acı hikayesini yazan ve gerçeğini yöneten tek şey; inanç temelinden hareket eden ve kendini koruyacağını düşünen ve dolayısıyla sadece bir inanç toplumu olmanın bedelidir.


Kendi memleketimize gelince; yıllardır olur olmaz yerlerde ve olmaz durumlarda “Beyaz kefen giyip” şuursuzca, ahlaksızca ve utanmazca şov yapanların, Afrin’e gitmek için sözde bir İslam düzeni kurmak için sıraya girenlerin, İsrail’e karşı yapacakları tek şey ancak Mavi Marmara feribotundan ibarettir. Onun da içeride ve dışarıda nasıl bir hüsran ile sonuçlandığı yakın tarihin not ettiği gerçeklerdir.

İsrail şirketlerine kamu mallarını pazarlayanların İsrail’den soracakları hiçbir hesapları, kapatacakları hiçbir defterleri olamaz.

Ayrıca bilinmesi ve emin olunması gereken tek şey; İsrail’in tüm politikalarının aynı zamanda Amerika ve Batı’nın politikaları olduğudur. Bunları birbirinden ayrı ve bağımsız değerlendirenler; en iyimser ifadeyle yanılıyorlar ama en doğrusu iki yüzlü davranıyorlar.

ABD ve Batı ile askeri ilişkileri, anlaşmaları, NATO ve benzeri kurumsal işbirlikleri demek; İsrail ile karşı karşıya gelmemek ve dahası aynı safta olmak demektir.

Amerika ve batıya karşı racon kesenlerin yaptığı ise halkı kandırmaktan ve kendini rahatlatmış olmaktan başka bir şey değildir. Kendi ülkesinde, Irak ve Suriye’de İslami bir düzen için uğraşanların, İsrail’e karşı neden “İslami bir düzen” için uğraşmadıkları ise muamma falan değil, gerçeğin ta kendisidir.


Araplar ise toprağına ve hukukuna ortaçağ zihniyetinden kalma genetik ve kültürleriyle sahip çıkacaklarını sanıyor ve sömürgeciler ile beraber sömürgecilere ve sömürgeciliğe hatta istilacılığa karşı başarılı olacaklarını sanıyorlarsa, sadece aldanmıyorlar, aldanmış gelecek nesillere için de yol açıyorlar.

Kudüs gerilimi: Türkiye 3 günlük yas ilan etti