Fıstıklı baklava üretimi durdu: Bakan Fakıbaba fındıklı baklava önerdi

Antep fıstıklı baklava üretimi durdu. Baklavacılar antep fıstığında fiyat artışından şikayetçi. Yılbaşından bu yana yüzde 300 zam gelen antep fıstığının kilogram fiyatı 60 TL’den 220 liraya kadar yükseldi. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba’dan bir öneri geldi: Fındıklı baklava üretsinler.

Antep fıstıklı baklava üretimi durdu: Bakan Fakıbaba fındıklı baklava önerdi

Türkiye’nin elinde şu an yaklaşık 100 bin ton fındık olduğunu vurgulayan Fakıbaba, “Ne kadar güzel bir şey olur aslında. Baklavacı arkadaşlarla da paylaştık, diyorlar ki ‘İnsanlar bu lezzete alıştı.’ Buna saygı duyuyorum ama fıstıklı baklava 60 lira ise cevizli 50, fındıklı da 40 lira olur. Eğer ben çocuğuma baklava götüreceksem mutlaka cevizli götürmek zorunda mıyım? Yani bu konuda da üretici arkadaşlarımızın çeşitliliği artırması gerekir” dedi.

Fıstıkla ilgili olarak lisanslı depoculuğu da geliştireceklerini kaydeden Fakıbaba, “İnşallah bu sıkıntıların önüne geçmiş olacağız. Lisanslı depoculukla fırsatçılığın da önüne geçmiş olacağız” diye konuştu.


Piyasayı gözetlediklerini kaydeden Fakıbaba, “Eğer fiyatlar gereken ayarın altına düşmediği taktirde gerekli tedbirleri alırız. İnsanlara stokçuluk yaptırmayız, yapılmasına da izin vermeyiz” dedi.

Baklava üreticilerinden protesto! Antep fıstıklı baklava yapımı durdu

Baklava ve Tatlı Üreticileri Derneği (BAKTAD), fıstık fiyatlarının 210 liraya ulaşmasıyla fıstıklı ürün üretmeyerek bu durumu protesto etme kararı aldıklarını duyurdu.

BAKTAD Başkanı Mehmet Yıldırım, “Baklava sektörü Ramazan ayında tüketicinin faydasını düşünerek zam yapmayacak. Ancak, fıstık fiyatları kabul edilebilir bir seviyeye gelinceye kadar fıstıklı ürün yapmayı düşünmüyoruz” dedi.

Fıstık fiyatlarında yaşanan artış baklavacıları zor durumda bıraktı. Fıstığın kilosunun 210 TL’ye ulaşmasının ardından, baklava üreticileri fıstıklı ürün çıkarmama kararı aldı. Baklavacılar bu fiyat artışlarına karaborsacı ve stokçuların neden olduğunu öne sürdü. Söylenene göre sene başında üreticiden kilosu 60 TL’den toplanan fıstıklar depolanarak kısım kısım fiyat artışıyla piyasaya satılıyor.

Konuyla ilgili basın toplantısı düzenleyen Baklava ve Tatlı Üreticileri Derneği (BAKTAD) Başkanı Mehmet Yıldırım, “Baklava sektörü Ramazan Ayı’nda tüketicinin faydasını düşünerek zam yapmayacak. Ancak, fıstık fiyatları kabul edilebilir bir seviyeye gelinceye kadar fıstıklı ürün yapmayı düşünmüyoruz” dedi.


2017’de 60 TL olan Antep fıstığı bugün 210 TL’yi buldu

Bugün kaliteli bir fıstıklı baklavanın kilosunun 70 ile 100 TL arasında değiştiğini belirten Yıldırım, “Bu fiyat aralığının sebebini sizlere izah etmek istiyoruz. 2017 yılının başında 60 TL olan fıstık fiyatları şuan itibariyle KDV dahil 210 TL’yi bulmuştur. Normalde bu fiyatın 70-75 TL civarında olması gerekir. Bunun sebebi maalesef karaborsacı ve stokçulardır. Stokçular, 2017 yılı başında üreticiden 60 lira civarında topladığı fıstığı depolayarak piyasaya azar azar çıkardılar. Bunu kademeli bir şekilde fiyat yükselterek satmaya başladılar. Bu fiyat 210 TL’yi buldu” diye konuştu.

Stokçular yüzde 300’lük farkı ceplerine indirdi

Bu fiyat artışlarındaki yüzde 300’lük bir oranı stokçuların kazandığını ileri süren Yıldırım, “Burada ne dalından toplayan üreticinin de dükkanlarında fıstık satan esnafımız kazanç sağlamadı. Aradaki yüzde 300 civarında olan farkı ceplerine indiren stokçu ve karaborsacılardır. Sektörde denetleyeci ve belirleyeci mekanizmalarının oluşmamasında dolayı bu boşluktan faydalanan karaborsacı ve stokçuların piyasada başrol oynamasına neden olmaktadır.

Bu durumda en çok zarar görenler fıstık üreticileri, kuruyemişçiler, baklavacılar ve fıstık kullanan diğer sektör mensuplarıdır. Dolayısıyla tüketicilerin de bu artışın bedelini ödediği açıktır. Bu artışı, lisansı depolamanın olmaması, standart ve kurumsal piyasanın yerleşik olmadığı fıstık sektöründe piyasada koşullarıyla uyuşmayan fiyatlama politikaları tamamen kayıt dışının vermiş olduğu cesaretten kaynaklanmıştır” şeklinde konuştu.

Zam da yok fıstık da yok!

Baklava sektörünün bu fahiş fiyat artışına rağmen bu dönemde zam yapmayı düşünmediğini aktaran Yıldırım bir de şu eklemeleri yaptı: “Baklava sektörü Ramazan Ayı’nda tüketicinin faydasını düşünerek zam yapmayacak. Ancak, fıstık fiyatları kabul edilebilir bir seviyeye gelinceye kadar fıstıklı ürün yapmayı düşünmüyoruz.  Bu artışların önlenmesinde ilgili bakanlıklardan destek bekliyoruz. Çözüm olarak, sektörümüzde oluşan kontrolsüz fiyat artışlarının önüne geçilmesi için fıstık ithalatında gümrük vergilerinin düşürülüp, ithalatın önünün açılması gerekmektedir. Rasyonel fiyatlama yapılabilmesi için ilgili tüm kurumların daha fazla inisiyatif alması gerekmektedir.”

Baklavacılar fıstık ithalatında gümrük vergilerinin düşürülmesini istiyor

Fıstık fiyatlarının düşmesi için ithalatın önünün açılması talep ettiklerini söyleyen Yıldırım, “Haksız rekabet, kayıtdışı faaliyetler ve karaborsacılık yapanların tespit edilip yaptırım uygulanması ve ağır bir şekilde cezalandırılmaları gerekmektedir. Et fiyatlarında rtış oldu, canlı hayvan ithal edilip fiyatlar düşürüldü. Ceviz ve bademde gümrük vergileri düşürüldü ve ithalatında kolaylık sağlandı. Bu kolaylıkların Antep fıstığı için de uygulanmasını talep ediyoruz.

Eğer ithalatın önü açılırsa bizler fıstığın kilosunun 70 liraya kadar düşeceğine inanıyoruz. 2017 yılından beri, bu karaborsa ve stokçuların eline fazladan 4 milyar 250 milyon TL civarındadır. Bu para tamamen baklava sektörünün cebinden çıktığı gibi tüketicinin cebinde de çıkmıştır. Bu paranın yüzde 90’ı kayıtdışıdır. Fiyatların normale inmesi için lisanslı depoculuk ve üretime yönelik destek verilmesi gerekmektedir. Bu olayın önüne geçilmezse Milli tatlımız olan baklava üretiminde ciddi düşüşler yaşanacağı gibi istihdam olarak da kayıplar yaşayacağız” ifadelerini kullandı.


Yıldırım son olarak şu bilgileri verdi: “Türkiye’de ortalama günde 1100 ton günlük baklava üretimi yapılıyor. 2017 yılında 20 milyon TL’ye yakın ihracat gerçekleşti.”

2018 ekonomik krizi seçimden önce mi sonra mı?


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.