Hamileyken beslenme nasıl olmalı? Nelere dikkat edilmeli?

Hayatınızın en önemli kararını aldınız ve ömrünüz boyunca her şeyden daha çok seveceğiniz bebeğiniz artık karnınızda büyüyor. Hamileyken doğru beslenme nasıl olmalı? Nelere dikkat edilmeli?

Onun sağlığını düşünmeye henüz doğmadan önce başlamanız gerekiyor. Bu konuda dikkat etmeniz gereken en önemli noktalardan biri de sağlıklı beslenme. Pek çok anne adayı, hamilelik sürecine başlarken hangi gıdaları ne kadar tüketmesi gerektiği hakkında bilgi sahibi olmuyor. Oysa yiyeceğiniz yanlış bir besin sadece sizin değil, bebeğinizin de hayatını tehlikeye sokabiliyor. Memorial Ankara Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Op. Dr. Başak Ovayurt Öndeş, hamilelik sürecinde sağlıklı beslenmenin püf noktalarını anlattı.

Zararlı bakteriler bebeğinizin sağlığını tehlikeye atabilir

Bazı gıda maddelerinin içerisinde Salmonella, E. Koli, listeria, toksoplazma gibi bakteriler vardır. Bunlar tüketildiğinde kişiye bulaşma riski yüksektir ve insan sağlığı açısından tehlikelidir. Gebelik sürecinde bulaşan bu bakterilerin tedavisi hem çok zordur hem de bebeğin gelişimine ciddi zararlar verebilir. Normal insanlarda ishal, bulantı gibi rahatsızlıklara yol açarken gebelerde düşük, erken doğum, düşük doğum ağırlığı ve bebekte bazı anomalilere kadar neden olabilmektedir. Bu yüzden alınması gereken önlemler vardır.


Hamileyken beslenme nasıl olmalı? Nelere dikkat edilmeli?

1- Çiğ ya da az pişmiş et, yumurta, deniz ürünü kesinlikle yenmemelidir. Mutlaka etin, balığın, kümes hayvanlarının ve yumurtanın çok iyi pişmesi gerekir. Özellikle kırmızı et ve kümes hayvanlarını pişirirken içinin de piştiğinden emin olmak gerekmektedir.

2- Meyve sebze gibi çiğ ürünler akan suyun altında yıkanmalıdır. Akan suyun altında yıkanmamış çiğ hiçbir şey yenmemelidir. Bu besinlerin çok iyi temizlenmiş olması gerekir.

3- Çiğ süt ve çiğ sütten yapılmış ürünler kullanılmamalıdır. Mutlaka pastörize edilmiş süt ve süt ürünlerinden yapılmış peynir, yoğurt tüketilmelidir.

4- Soğuk füme deniz ürünleri yenilmemelidir.

5- Sosis, salam, soğuk soğüş et, kaz ciğeri tüketilmemelidir.

6- Derin denizlerde yaşayan, küçük balıkları yiyerek beslenen ve uzun yaşayan balıklarda ağır metal ve civa miktarı daha fazla görülmektedir. Bu canlılara örnek iri uskumru, kılıç balığı, tuna balığı verilebilir. Midye de gebelikte tüketilmemesi gereken deniz ürünleri arasındadır. Ülkemiz denizlerinde görülen bu deniz ürünleri kesinlikle tüketilememelidir. Daha az civa içeren balıklar haftada 1 defa tüketilebilir. Bunlar lüfer, okyanus levreği, trança, çupra, ton balığı, somon gibi balıklardır.

7- Şeker içeren gıdalar da yenilmemesi gereken gıdalar arasında sayılabilir. Annenin aldığı şekerin bebeğe faydası yoktur aksine zararı vardır. Gebelik insan vücudunu daha diyabetik hale getiren bir hormonal durumdur. Diyabette basit şeker ve karbonhidrattan nasıl kaçınılıyorsa anne ve bebeğin sağlığı içinde bunlardan uzak durmak gerekir. Bu yüzden böreklerden çöreklerden ve tatlılardan mümkün olduğunca uzak durulmalıdır.


Gebelikte sağlıklı besin almanın püf noktaları

Toplumda bilinenin aksine gebelik çok fazla kalori artışı yapılarak beslenilmesi gereken bir dönem değildir. Normal beslenmeye ek olarak günlük bir insanın yediğine göre fazladan 1 bardak süt, 1 – 2 köfte kadar et yani protein alınırsa ve 1 dilim de fazladan ekmek yenirse zaten alınması gereken fazla kalori alınmış olur. Protein ağırlıklı, vitaminden, omega 3 yönünden zengin, ceviz, fındık, badem, süt, yoğurt, yumurta balık gibi ürünleri sofradan eksik etmeden geçirilecek bir dönem olmalıdır.

1- Günde 3 porsiyon süt ve süt ürünleri tüketilmelidir.

2- Her gün et, balık ya da tavuktan biri tüketilmelidir.

3- Yeşil salata mutlaka her gün tüketilmelidir. Ancak yeşillikler çok iyi yıkanmalıdır.

4- Mevsimin sebze, meyveleri dönüşümlü olarak, çeşitlendirilerek tüketilmelidir.

5- Her gün 3 ceviz, 10 badem, 10 fındıktan biri tüketilmelidir.
6- Haftada en az 4 gün yumurta yenmelidir.

7- Günde minimum 2 litre su içilmelidir. Yazın su ihtiyacı 2.5-3 litre’ye kadar çıkar.

8- Haftada 2 ya da 3 defa balık mutlaka tüketilmelidir. Hamsi, istavrit, mezgit, palamut, alabalık, somon sardalya haftada 2-3 porsiyon rahatlıkla tüketilebilir. Bunlar küçük olup uzun yaşamadıklarından ve dip balığı olmadıklarından daha az civa içerirler.


Lüfer, levrek, trança, ton balığı, somon gibi balıklar da biraz daha fazla civa içermelerine rağmen besin değerleri oldukça fazladır. Bu gruptaki balıkların haftada en fazla 1 kez tüketilmesi önerilmektedir.

  • 1 porsiyon balık yetişkin insanın avuç içi kadar, yaklaşık 120 gr. olarak kabul edilir.

Gebelikte oruç tutmak bebeğe zarar verir mi?


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.