Güvenli bağlanma nedir? Güven duygusu anne karnında başlıyor

Anne ile çocuk arasında kurulan güvenli bağlanma, kişinin gelecekteki ilişkilerini de etkiliyor.

Güvenli bağlanma nedir? Güven duygusu anne karnında başlıyor

Günümüzde hızla gelişen bilimsel alanlardan biri, beyin bilimleri dediğimiz alandır. Beyin üzerine yapılan çalışmalar ise zihinle ilgili kuramlara (onun yapısı, işleyişi, gelişimi) ışık tutuyor. Bu zihin çalışmalarında da karşımıza en önemli konulardan biri olan, ‘bağlanma’ kavramı çıkıyor.

“Bebeğin Anne ile Olan Bağı, Dünyaya Güven Duymasını Sağlar”

Bebeğin, öncelikle annesi, ebeveynleri ve akranlarıyla kurduğu ilişkiler sayesinde önce çocukluk, sonra ergenlik dönemlerindeki görevlerini gerçekleştirerek kimlik sahibi bir birey haline geldiğini söyleyen Doç. Dr. Hakan Atalay şu bilgileri paylaştı:


“Bu bireyleşme sürecinin ilk temelleri, genler ve hamilelikte yaşananlar ile atılıyor. Çocuk dünyaya geldikten sonra 1-2 sene içerisinde ise kişiliğinin temel özelliklerini kazanıyor. Bu dönemde anne-bebek ikili sistemi ne kadar iyi çalışırsa, bu temeller de o kadar sağlam oluyor. Örneğin, bebek annesiyle güvenli bir bağlanma ilişkisi geliştirdiğinde, kendisini ve dünyayı sağlıklı bir şekilde ayırt eden, kendisindeki ve ötekilerdeki iyi ve kötü yönleri kavrayıp kabullenen ve kendisine ve dünyaya güven duyan bir birey olarak hayata başlıyor. Annesinin “yeterince iyi” anneliği sayesinde duygularını tanımayı, eş duyum geliştirmeyi, ötekilerini en azından asgari düzeyde tanıyıp anlamayı öğreniyor.”

Güvenli bağlanma bireyin gelecekteki ilişkilerini etkiliyor

Anne ile çocuk arasında kurulan güvenli bağlanma, kişinin daha sonraki ilişkilerini de etkiliyor. Ergenlik döneminde, çocuğun ilk yıllarından başlayarak sonraki gelişimsel görevlerini yeniden gözden geçirme ve düzeltme fırsatı doğuyor.


Tüm bu süreçleri başarıyla atlatan birey, erişkinlik ilişkilerinde de kendisine ve başkalarına güvenen, kendisini ve ötekileri iyi ve kötü yönleriyle tanıyıp kabullenen ve hayatını kendisini gerçekleştirerek yaşayan biri haline geliyor.

Tersi durumlarda, yani, diyelim ki, güvensiz bağlanma örüntülerine takılıp kalan kişi ise kendisini ve ötekileri hep yargılayan, güvensiz ve kaygılı biri olarak hayatını yaşıyor.

Ailelere öneriler


Toplum olarak çocuklarımızın sağlıklı bireyler olmasını istiyorsak, onlara öncelikli olarak sağlıklı barınma, beslenme, eğitilme, vb. fiziksel koşullar sağlamakla kalmayıp, bunlarla da yakından bağlantılı bir şekilde, kendisine güvenli, gelecek kaygısından ya da güncel tartışmalardan uzak kalabilecek, kendine güven duyan bir anneliğin koşullarını sağlamak için elimizden geleni yapmalıyız.

Anne baba olmak isteyenlere 10 öneri


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 20 yıldır ilkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışan bağımsız bir medya kuruluşudur. Amacımız: Gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonumuz: Okurlarımızda sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerlerimiz: Dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın çevrimiçi yayınlarından biri olarak, iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul eder. Bu doğrultuda Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İndigo Dergisi ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildirgeyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya toplumsal köken, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.