Meral Akşener’den Muharrem İnce’ye destek açıklaması

Bitlis’in Tatvan ilçesinde Star TV canlı yayınına katılan İyi Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Meral Akşener’den Muharrem İnce için destek açıklaması geldi.

Meral Akşener Muharrem ince destek açıklaması

Canlı yayında Meral Akşener, ‘Muharrem İnce’nin ikinci tura kalması durumunda destek verecek misiniz?’ sorusuna, “Ben en başından hem şahsi olarak, hem parti lideri olarak açıkladım destek vereceğimi. Seçmenlerimden oy isteyeceğim, çalışacağım” şeklinde cevap verdi.

Meral Akşener’in konuşmasından öne çıkanlar:

İkinci tur değerlendirmesi

Seçim ikinci tura kalacak, bunu herkes kabul etmiş görünüyor. İkinci tura da kendimin kalacağını ön görüyorum. Çünkü ben merkez sağ ve muhafazakar demokratlardan oy alabilecek bir adayım. Kıyılardan oy alabiliyoruz, Haziran’da muhalefete oy vermiş, AKP’li vatandaşlardan da oy alabiliriz.


Sayın Gül’ün adaylığına karşı çıkmadım. Kendisi Saadet Partisi’nin adayı olabilirdi. Ama Millet İttifakı’nı oluşturan hatta bana verilen bilgiye göre HDP’nin de Gül’ün aday olması yönünde bir isteği vardı. Ben tek adayı kabul etmedim. Çatı aday ben bile olsam kabul etmem dedim. Birbirine benzemeyen pek çok insan bana çemkiriyor. İstanbul’da bir grup yetmez ama evetçiler, ikinci cumhuriyetçiler bunu istedi.

Selahattin Demirtaş’ın adaylığı

Ben Selehattin Demirtaş’ın adaylığı için şöyle dedim; YSK adayılığını onayladı. Temiz kağıdı aldı. Aday olması devlet kurumları tarafından onaylanan bir şahsın hapishanede kalması Türkiye’deki demokrasinin dışarıdan nasıl görülmesine neden olur? Benim dediğim bu. Beni neredeyse PKK’lı ilan edeceklerdi.

Ben sadece ilkeler üzerinden konuştum. Bunun üzerine beni AKP’liler PKK’lı yaptı, bir kısmı FETÖ’cü yaptı, Pervin Buldan faili meçhulcu yaptı. Bunun sebebi Sayın Erdoğan’ın ikinci turda karşısında beni görmek istememesi.

“Kürt seçmenden oy alabilirim”

Kürt seçmen Meral Akşener’e oy vermez diyorlar. Ben 8 ay İçişleri Bakanlığı yaptım. Erbakan’ın döneminde yaptım. Siz Erbakan’ın hiç hukuk dışı terör mücadelesi yaptığını duydunuz mu?

Beni eleştiren Pervin Buldan, Meclis Başkanlığı yaparken bana çok adaletli olduğum için teşekkür etmişliği var. Kocası rahmetli olduğu zaman kim İçişleri Bakanı’ydı? Erdoğan’ın kabilesinde şimdi o kişi.

Demokrasi mücadelesi verdiklerini söylerken, seçmenlerinin oyunun ceplerinde olduğunu söyleyerek Kürt vatandaşlara büyük bir saygısızlık yapmaktadır. Eskiden ağalık sisteminden şikayet ederken, bugün bu tavrın takılması çok manidar.

Biz şuan birinci turu konuşuyoruz. İkinci turda Kürt seçmen, Erdoğan’a oy verecek midir? Bunun cevabını ikinci turda herkes görecektir.

Meral Akşener’in ‘Kürt sorunu’ tanımı

Ben Kürt sorunu olarak tanımlamıyorum. Kürt sorunu diye tabir ederseniz, Alevi sorunu diye tabir ederseniz, bir bütünün Türkiye’ye sorun olduğunu söylersiniz. Bunun çözümü siyasidir. Bu ülkede adalet yoksa, hukuk yoksa, ben bir Türk’üm benim de sorunlarım var. Mesele etnik değil yani. Adaleti uygulayacaksınız, ekonomik bir model getireceksiniz.

Anket firmaları tarafından bile söyleniyor

Milliyetçi kesimi çok iyi tanıyorum, 28 Şubat Dönemi’nde muhafazakarların yanında yer aldım. Onların vicdanında varım, çok iyi biliyorum. Dolayısıyla ikinci turda kesinlikle kazanacağım, manipülasyon yapan anket firmaları tarafından bile söyleniyor.

FETÖ iddiaları

2,5 yıldır bana FETÖ’cü diyorlar. Ben diyorum ki bu devlet bu kadar gayri ciddi yönetilemez. Bu kadar iftira atılıyorsa, bunun gereğinin yapılması lazım. Türkiye’de ciddiyet eksikliği var, gayri ciddilik fazlasıyla var. Sayın Başbakan verecek bunun talimatını o zaman beni tutuklasınlar. Bu devleti iki paralık eden bir söylemdir.

Ben FETÖ’yü bir kere gördüm. Beni MHP’li Celal Adan götürdü. 2002’den 2007’e kadar Erdoğan başta olmak üzere herkesin, bürokraside bunlarla el sıkışması üzerine, devletin geldiği nokta ortada.

2015 seçimlerinde, madem ben karışık ilişkileri olan insanım, niye madem bana Başbakan Yardımcılığı teklif ettiniz?

Terörle mücadelede ciddiyet yok

Terör ile yapılan operasyonlara kesinlikle ‘yanlış yapıyorsunuz’ demeyiz. Ama ciddiyet lazım, bu işler davulla zurnayla yapılmaz. Oradaki insanlar ana kuzuları. Bizim onları gözümüzden esirgememiz lazım. Ama dış politika ve terör mücadelesi kesinlikle iç politikaya malzeme edilmemeli. Allah aslanlarımızın yardımcısı olsun!


Çözüm süreci olduğu zaman, MHP bu müzakereyi AKP’nin yapmasına karşı çıktı. Hesabın sandıkta görülmesini istedi. Başarılı olursa MHP’nin dükkanı kapatacağını, başarılı olmazsa AKP’nin dükkanı kapatacağını düşündü.

Bir siyasi olayı, tüccar mantığıyla çözemezsiniz. Kakara kikiriyle çözemezsiniz. 2002’de sıfır terör vardı. Sonra nasıl bu duruma geldik? Hendekler sırasında Bitlis’e gittik, benden büyük bir abimiz geldi. Dedi ki, ‘Tam 12 km yol yürüdüm’ niye deyince ‘Hendek kazıldı’ dedi. Gittik valiye söyledik, valiler, ‘Hükümet bize kafanızı çevirin talimatını verdi’ dediler.

Apolet sökme tartışmaları

Apolet olayının olmaması gerekiyordu. Askerin siyasete karışması zaten iç hukukta yasak. Ama bu ülkede ordu Ergenekon’la, Balyoz’la yıprandı. Genelkurmay Başkanını, terörist diye içeri attılar.

Profesyonel ordu sistemi devam etmeli. Mantıklı olanı budur. Bedelli bekleyenler de zengin çocukları değil. Şimdi bir de Kandil Operasyonu var. Asker olmayanlarla olanlar karşı karşıya geliyor. Bu olmaması gerekir. Ama herkesin de askerlik yapması gerekiyor. O manevi bir duygu. Bunun orta yolunu bulacağız.

HDP barajı geçebilir

Ben HDP’nin barajı geçebileceğini düşünüyorum. Herhangi bir ittifak içinde yer alsalardı, belki oylarını konsolide edemeyebilirlerdi.

Erdoğan’ın A,B,C planlarının olması, seçimin zaten ikinci tura kalacağını kabul ettiği anlamına geliyor. Ayrıca Millet İttifak’ının da üstün geleceğini düşünüyor. Gideceğini bildiği için, erken seçim tehdidini yaptığını düşünüyorum.

Çöp kamyonu

Fatma Şahin mahkemeye gidecekmiş, çöp kamyonu olayıyla ilgili, buyursun gitsin! Ben zaten valiye ve belediye başkanına sadece ‘Yazıklar olsun’ dedim. Neymiş bunu Sayın Erdoğan’a da yapmışlar, hadi kanıtlasınlar! İsmail Kahraman bana neler dedi, ben sadece ‘Melam’ dedim. Mahkeme benim haksızlığıma hükmetti.

Ekonomiyi toparlayacağız, formülümüz var

Borçlar lüks tüketim için harcanmış paralar değil. Bu borç Gazi aileleri var, Şehit aileleri var… Temel ihtiyaçlarına harcamışlar. Zaten bankalar bu borçları tahsilat şirketlerine satıyor. Onda biri paraya. Biz bu borçları sileceğiz. Borçlar 8 milyar TL tutuyor. Bu para 2018 bütçesinin yüzde biri.

Her yıl 50 milyar dolarlık yatırım yapacağız. 2002’den beri 2,5 trilyon dolar kaynak üretmiş Türkiye. Büyük projeler havaalanı, köprü, yol gibi olayları devlet yapar. Ama yandaşlara yaptırılmış, garanti verilmiş. Suriyelilere 150 milyar TL harcanmış. İsrafı, yolsuzluğu engelleyeceğiz. Ekonominin güven vermesi lazım.

Ülkeyi genç bir takım yönetmeli

Ben İyi Parti’nin Genel Başkanı’yım. Siyaseti bırakmak ya da devam ettirmek gibi bir talebim yok. Partiyi kurma sebebim, arkadaşlarım. İddialı bir şekilde yola çıktık. 2,5 yıldır torunumu sadece 1,5 ay görmüşüm. Misyonum genç bir takıma, ülkeyi teslim etmek.

Tülbent sembolünü çok sevdiğim bir hocam buldu. Tülbent; emeği, barışı, helali simgeliyor.

İlk icraatım Kuleli ve Işıklar Askeri Liseleri’ni açmak. Şeker fabrikalarını geri alacağım. Bölünen üniversiteleri tekrar birleştireceğim.

Demokrasiyi tam olarak tahkim etmiş parlamenter sistem lazım

Çok net kuvvetler ayrılığını temsil eden, demokrasiyi tam olarak tahkim etmiş bir iyileştirmiş parlementer sistemin kurulması gerektiğini düşünüyorum. Ve bunun da çok hızlı olması lazım.

Affın çok dikkatli konuşulması lazım. Sayın Bahçeli’nin ortaya koyduğu talebin hemen hayata getirilme şansı yok. 24 Haziran’dan evvel affın çıkmasını istiyor.


Biz de parti olarak bir çalışma yapıyoruz. Tam çalışma yapmadan, bir şeyler söylemenin doğru olmadığını düşünüyorum. Aileleri beklentiye sokmanın hoş olmadığını düşünüyorum.

Gezici son seçim anketi: ÇARPICI SONUÇLAR!


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.