James Morris: Tasavvuf’un amacı edep, güzellik ve dilde de güzelliktir

James Morris: “İslamiyet’te; her şey güzeldir ve aynı zamanda iyidir. Aslında Tasavvuf’un bütün amacı edep, güzellik, dilde de güzelliktir”

Tasavvuf’un amacı edep, güzellik ve dilde de güzelliktir

Yaz okulunun açılış törenine tasavvuf araştırmalarının önde gelen isimlerinden İslam Bilimleri Eğitmeni James Morris ve İslam Araştırmacısı Carl W. Ernst katıldı. İslam Bilimleri Eğitmeni James Morris, Sufizmi sadece tartışmak değil, yaşamak da istediklerini belirterek “İslamiyet’te; her şey güzeldir ve aynı zamanda iyidir. Aslında Tasavvuf’un bütün amacı edep, güzellik, dilde de güzelliktir” dedi.

Üsküdar Üniversitesi Tasavvuf Araştırmaları Enstitüsü, 16-29 Temmuz 2018 tarihleri arasında Kerim Vakfı’nın destekleriyle Tasavvuf çalışmaları konusunda yoğunlaştırılmış uluslararası bir yaz okulu açtı. Üsküdar Üniversitesi Merkez Yerleşkesi Nermin Tarhan Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen yaz okulu açılış töreninde Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan, açılış konuşmasını yaptı.


Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “Harvard’da çığır açan ders: Pozitif Psikoloji”

Harvard Üniversitesi’nde bu yıl Pozitif Psikoloji dersi açıldığını belirten Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Harvard Üniversitesi’nde 1504 no’lu ders açılmış. Dersin konusu ‘Harvard’da çığır Açan Ders’ olarak yazılıyor. Ders Pozitif Psikoloji dersi, şu anda web sayfasında var. 16 ders var ve işlediği konular sanki kadim kültürden ve Mevlana’dan almışlar, Pozitif Psikoloji altında anlatıyorlar. Mevlana’dan rol çalıyorlar dedim.

Aslında bu sadece bizim değil hepimizin insanlığın ortak malı. Mevlana veya tasavvuf bunu söylemişti fakat unutulmuştu. Üzeri çamur kaplanmış bir elmas, pırlanta gibiydi. Harvard bunu yeniden keşfetmiş diye düşündüm.

Aslında bu, tüm insanlığın malı. Ben hocalarımıza, değerli misafirlerimize keşfeden insanlar olarak gelip burada bize bu dersi anlatmaları bizi çok sevindirdi. Birkaç hafta misafimiz olacaklar. Bize şeref verdiler. Çok faydalı olacağını düşünüyorum. Bu nedenle buna vesile olan Cemalnur Hocam ve enstitüdeki bütün arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum” diye konuştu.

Yaz okulunda ders verecek olan, tasavvuf araştırmalarının önde gelen isimlerinden İslam Bilimleri Eğitmeni James Morris ve İslam Araştırmacısı Carl W. Ernst birer konuşma yaptı.

Carl W. Ernst: “Tasavvuf üzerinde çalışmak soru sormayı gerektirir”

İslam Araştırmacısı Carl W. Ernst, yaz okulu kapsamında yapacakları çalışmalara değinerek James Morris ile birlikte Tasavvuf’a ilgi duyan farklı kesimlerden farklı mesleklerden farklı ilgi alanı olan kişilere ders vereceklerini söyledi.

Tasavvuf üzerinde çalışmanın soru sormayı gerektirdiğini ve tarih, edebiyat, felsefe ve etnik açısından pek çok değerlendirme yapılması gerektiğini ifade eden Carl W. Ernst, şunları söyledi:

“Mutasavvıf olmak için üniversitede olmanız gerekmez ama üniversitedeyseniz o zaman öğrenci olmak durumunuzdasınız. Öğrenciyseniz de sorularınızın da olması lazım, dolayısıyla bir miktar sorular üzerinde duracağız.

Bu sorular nereden geliyor, onlara bakmamız lazım. Görüyorsunuz her yıl dünyanın çeşitli yerlerinden sorular geliyor. Doktora yapmak isteyen, tasavvuf alanında çalışmak isteyen kişiler oluyor. Diyorlar ki ben Mevlana’nın çalışmalarını ve İbni Arabi’nin çalışmalarını okumak istiyorum diyorlar. Sadece kaynaklardan okumak yeterli olmuyor.

Bilim insanı olmak için sorularınızın olması lazım. Soru da akademik disiplinden çıkıyor. Öğrencilerle bir araya geldiğimizde sorunuz nedir diye soruyorum. Örneğin İbni Arabi’nin çalışmalarını okuyacaksınız, bunları acaba edebi literatür çerçevesi içerisine mi oturtacaksınız ya da sorularınız felsefeden mi kaynaklanacak? İşin etik ve ahlaki kısımlarıyla mı alakalı? Onun için bilmeniz ve tanımanız gereken çok engin bir literatür var, çok fazla zat var ama bu soruların nereden çıktığını bilmeniz lazım.”

Tasavvuf’un ve Sufi anlayışın dünyanın çeşitli yerlerinde ilgi gördüğünü ifade eden Carl W. Ernst, 1999 yılında yoga ile Sufi anlayış arasındaki ilişkiyi anlamak için Süleymaniye Kütüphanesi’ne geldiğini ve buradaki kaynakları incelediğini söyledi. ABD’de Sufi müzik yaptığını söyleyen ancak Sufilikle ilgisi bulunmayan gruplar olduğunu da ifade eden Carl W. Ernst, bunları da anlamaya çalışmanın gerekli olduğunu söyledi.


James Morris: “Tasavvuf’un bütün amacı edep ve güzelliktir”

İslam Bilimleri Eğitmeni James Morris ise gördüğü ilgiden duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Morris, kültürler arası konuşabilmek, dinler arası konuşabilmek, sınırlar arası konuşabilmek istediklerini söyledi.

Morris, “İnsan sen ne yaparsan yap, Allah seni görüyormuş gibi davranırsın. İşte insan budur. Bizim de aslında yapmak istediğimiz bu. Biz aslında Sufizm‘i sadece burada tartışmak değil, yaşamak da istiyoruz. Yani böyle bir hakikati üretmek de istiyoruz.

Çünkü Cebrail nasıl bundan sorumluysa biz de bundan sorumluyuz. Ana eleman şudur İslamiyet’te; her şey güzeldir ve aynı zamanda iyidir. Aslında o Tasavvuf’un bütün amacı edep, güzellik, dilde de güzelliktir.

İnsanlar geçmişleri ne olursa oldun aslında bunu otomatik olarak hissederler. Fakat bu aslında biraz geri plana alınır, kurallar çok öndeymiş gibi ama aslında hayır güzellik cemal öndedir” dedi.

Tasavvuf her zaman orada, Allah ile kalbi olarak iletişim kurarsak öğreniriz

Eskiden mutasavvıf ve Sufi denilmediğini belirten Morris, “Onlar fukara, fakir derlerdi. Yani gerçekten onlar Allah’a olan muhtaçlığını hisseden fakir insanlardı. Onlar bunu ancak mürşidinin ona verdiği rehberlik sayesinde hissederlerdi. Belki bu bazı insanlar için biraz utanç verici olabilir ama biz burada daimi olarak çocuk olmayı öğreniyoruz bu yolda. Benim aslında öğrendiğim öğretiler çocuklarımdan geliyor. Benim en küçük oğlum 5 yaşındayken biz boşanmıştık ve çok üzgündü.

Onu yürüyüşe götürdüm ve dedim ki ‘Senin göbek adın Samuel ve senin adın ne demek biliyor musun Allah’ı dinleyen demek’. O da ‘Baba dedi, ben dinlemiyorum. Ben buradan iletişim kuruyorum’ Göğsüne vurarak bunu söyledi. Tasavvuf aslında her zaman oradaydı ancak biz onu, Allah’la kalbi olarak iletişim kurarsak öğreniriz. Ben de Allah’la iletişime girmek için dört gözle bekliyorum” dedi.

Cemalnur Sargut: “4 yılda çok önemli mesafe kat ettik”

Mutasavvıf Yazar Cemalnur Sargut da 2014 yılında kurulan Üsküdar Üniversitesi Tasavvuf Araştırmaları Enstitüsü’nün 4 yılda çok önemli bir mesafe kaydettiğini belirterek yüksek lisans programında şu anda 120 öğrencilerinin bulunduğunu ifade etti. Enstitüde yan derslerin de verildiğini ifade eden Sargut, 2 bin 300 adet sertifika verildiğini söyledi. Sargut, “Bir 100 yıl sonra Tasavvuf’un böyle her branşta okunması, bu arada da ilahiyat bilgilerinin asla ve asla ihmal edilmemesi bir devrim niteliğinde olduğu anlaşılacaktır” dedi.

Dünyaca tanınan isimler ders verecek

Uluslararası Tasavvuf Yaz Okulu’nda Prof. Sachiko Murata ve Prof. William C. Chittick gibi tasavvuf alanındaki çalışmalarıyla dünyaca tanınan isimlerin yanı sıra Prof. Dr. Emine Yeniterzi, Prof. Dr. Mahmud Erol Kılıç, Dr. Öğr. Üyesi Cangüzel Güner Zülfikar ve Dr. Öğr. Üyesi Muhammed Bedirhan’ın da yer aldığı geniş bir uzman kadrosu dersler verecek.

Halka açık paneller gerçekleştirilecek

Çeşitli eğitim katmanlarını içeren program kapsamında İngilizce Tasavvuf Metinleri lisansüstü dersi, tasavvuf araştırmaları konularında seminerler, Arapça ve Osmanlı Türkçesi tasavvuf metinleri yakın okuma grup çalışmaları ve halka açık paneller gerçekleştirilecek.


Yaz okulu programı ders içerikleri doğrultusunda, Süleymaniye Kütüphanesi ve Başbakanlık Osmanlı Arşivlerinde metin incelemeleri yapılacak. Programda ayrıca tarihî mekânlara ziyaretler ve sinema okumaları da yer alacak.

İnsanın kendi içine yaptığı yolculuk


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 19 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. Ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.