Ketamin ilacı depresyon ve fibromiyalji tedavisinde başarılı sonuç veriyor

50 yıl önce anestezi ilacı olarak kullanılmaya başlanan Ketamin, dirençli depresyon başta olmak üzere pek çok psikiyatrik hastalığın tedavisinde kullanılıyor. Ketamin’in tedaviye yanıt vermeyen dirençli depresyon vakalarında %60-65 oranında başarı sağladığı belirtildi.

Ketamin dirençli depresyonda başarılı sonuç veriyor

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Semra Baripoğlu, Majör depresyon, Bipolar bozukluk – depresif epizodu, doğum sonrası depresyon başta olmak üzere, Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB), Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB), Anksiyete bozuklukları ve fibromiyalji gibi psikiyatrik hastalıkların tedavisinde kullanılan Ketamin ile olumlu sonuçlar alındığını söyledi.

Yrd. Doç. Dr. Semra Baripoğlu, Ketaminin 50 yıl önce anestezik ilaç olarak geliştirildiğini, hala ameliyatlarda ve acil servislerde kullanılmaya devam edildiğini belirterek “Son 10 yılda araştırmacılar ve psikiyatrlar Ketamin’in ağır depresyonda hızlı etki gösteren bir ilaç olarak etkinliğini ortaya koyan çalışmalar sundular.


FDA bu ilacın depresyon tedavisinde rutin kullanımını henüz onaylamadı, yani halen etiket/endikasyon dışı kullanılıyor. Ancak klinik araştırmalar hastaların yararlandığını ortaya koyduğu için, sayıları giderek artan Ketamin Tedavi Merkezlerinde uygulaması sürmektedir.

Yüzde 60-65 oranında başarı sağlanıyor

Ketamin tedavisinin henüz çok bilinmeyen bir tedavi olduğunu ifade eden Yrd. Doç. Dr. Semra Baripoğlu, ancak başarılı sonuçlar alındığını belirterek “Klinik araştırmalar, hastaların ortalama olarak %65 inde, ilk uygulamadan 24 saat sonra depresyon belirti şiddetinde yarı yarıya azalma görüldüğünü, 6-10 seans seri uygulama sonrasında da bu iyileşmenin kalıcı hale geldiğini bildirmektedir.”

Tedaviye yanıt vermeyen durumlarda kullanılıyor

Hastane olarak Ketamin tedavisine 2-3 yıldır başladıklarını, 2017 yılının başından itibaren destekleyici bilimsel verilerin de artmasıyla daha çok hastada uyguladıklarını ifade eden Yrd. Doç. Dr. Semra Baripoğlu;

“Kliniğimizde gerek yatan hastalarımızda gerek ayaktan tedavi alan hastalarımızda öncelikle ilaç ve diğer tedavilere yanıt vermeyen dirençli depresyon hastalarında uyguluyoruz. Depresyon, yaşayan hasta için çok ıstıraplı bir süreçtir. İlaç tedavisine ve diğer tedavilere yanıt vermeyen dirençli depresyon vakaları çok zorlayıcı olduğu için, yeni tedavi arayışları sürekli var.

Beyin uyarım teknikleri, örneğin manyetik uyarım tedavisi de bu arayışlar sonrası doğmuştur. Yine derin beyin uyarımı bu arayışlar sonrası gündeme gelmiştir. Seri Ketamin İnfüzyonu Tedavisi’de böyle bir arayışın sonunda uygulamaya konmuş yeni bir tedavi yaklaşımıdır” dedi.

Tedavi öncesi detaylı inceleme yapılıyor

Hastaya verilen ilaç miktarının kişinin kilosuna göre belirlendiğini ifade eden Yrd. Doç. Dr. Semra Baripoğlu, “Bunun yanı sıra yaşı, cinsiyeti, karaciğerinin durumunu gösteren kan testleri yapılıyor. Hastanın kullanmakta olduğu diğer ilaçları da dikkate almak zorundayız. Çünkü diğer ilaçlar Ketaminin ilk 24 saat içinde ortaya çıkarabileceği yan etkileri artırabilir. Tüm bunlara dikkat ederek gerekli ayarlamayı yapıyoruz” dedi.


Ketamin tedavisi öncesinde hastayla ilgili detaylı bir psikiyatrik inceleme ve değerlendirme yaptıklarını ifade eden Yrd. Doç. Dr. Semra Baripoğlu, “Hastaya tedavi hakkında detaylı bilgi veriyoruz ve bilgilendirilmiş onam formu imzalatıyoruz. Hastayı dahiliye ve anestezi uzmanının da değerlendirmesi sonrasında tedaviye başlıyoruz.

Tedavide kişi uyutulmuyor

Ketamini standart tedaviye dirençli depresyon olarak tanımlanan hasta gruplarına uyguladıklarını belirten Yrd. Doç. Dr. Semra Baripoğlu, “Bu ilaç kullanımın uluslararası belli bir protokolü var. Ketamin normalde bir anestezik madde. Bu tedavide anestezide kullanılan dozdan çok daha düşük bir doz kullanılıyor.

Uygulama sırasında kişi uyumuyor. Damardan serum içinde çok düşük bir doz, 45 dakikalık bir süre içinde veriliyor. Ketaminin hızlı bir antidepresan etkisi var. Birçok araştırmada ilk uygulamadan hemen sonra hastanın duygu durumunda moralinde yükselme, intihar eğiliminde gerileme, yani bir iyilik hali ortaya çıktığı belirtiliyor” dedi.

Ketamin tedavisinin seçili hastalarda çok dikkatli uygulandığını ifade eden Yrd. Doç. Dr. Semra Baripoğlu, “Kritik hasta grubu standart tedavilere yanıt alamadığımız depresyon hastaları. Bunlarda en önemli sorun nedir?

“İntihar eğilimi, mesleki, akademik ve sosyal işlevsellikte düşüş.” Eğer Ketamin tedavisiyle depresyon tablosu ortadan kaldırılırsa depresyonun tüm olumsuz sonuçları ortadan kalkacaktır. Haftada 2-3 kez uyguluyoruz, bir tedavi kürü 6-10 seanstan oluşuyor. Uygulama sonunda hasta, normal bir moda geçtiğini, canlandığını ve bir şeyler yapmaya istek duyduğunu tarif edebiliyor” diye konuştu.

Ketamin tedavisinin kullanıldığı örnek bir hastadan bahsedecek olursak; “Bu depresyon hastamız yaklaşık bir yıldır ciddi bir isteksizlik yaşıyor, işine gidemiyor. Bize ilk geldiğinde 9 ay önce koltukta karşımda bir külçe gibi oturuyordu.

Konuşması, hareketleri yavaşlamıştı. Bu kişi parmağını oynatacak güç hissetmiyordu. Bütün gününü evde geçiriyor, ve yoğun bir isteksizlik hali vardı, keyif alacağı aktivitelerden bile uzaktı. Gündüz saatlerinin önemli bir bölümünü uyuyarak ya da yatakta geçiriyordu. İntihar eğilimi yoktu, ama başka olgularda ciddi intihar eğilimleri de olabiliyor.”


Hastamız ilk 1-2 uygulamadan sonraki 24 saat içinde depresif şikayetlerinde belirgin düzelme tariflemiş, tüm seansları tamamladığımızda da kalıcı olarak şikayetlerinin %60 oranında gerilediğini bildirmiştir.”

Dirençli depresyon tedavisinde Lityum desteği


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.