Kolesterol nasıl düşürülür? Yüksek kolesterolün belirtileri neler? LDL ve HDL nedir? LDL hangi hastalıklara neden oluyor?
Yaygın olarak “kolesterol” olarak bilinen lipid düzeyi bozukluğu, başta kalp-damar hastalıkları olmak üzere, birçok hastalığa yol açıyor. Lipid düzeyi bozukluğunun kalp damarlarında darlık ve tıkanmaya yol açtığını belirten uzmanlar ailesel faktörlere dikkat çekiyor.
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Baltalı, lipid düzeyi bozukluğu hakkında önemli bilgiler verdi.
Lipid düzeyi bozukluğu bir kolesterol. Kolesterol ise bir yağın parçası yani ondan bir madde veya lipidin bir bölümüdür. Karaciğerde üretiliyor ve daha sonra vücuda dağılıyor. Zararlı olan veya fazla kolesterol de tekrar karaciğere geri taşınıyor. Lipid düzeyi bozuklukları her halükarda tedavi edilmesi gereken bir sorundur.
Hayvansal yağlar, kötü kolesterole yol açıyor!
Lipid düzeyi bozukluğu şu şekilde; burada başka bir şey daha var o da zararlı kısmı fazla olan protein ve lipid karışımı. Bu, vücuda zararlı olan kötü kolesterol (LDL) dediğimiz şey. Bu yağ kalbe giden damarlarda birikiyor. Birikmesi ise kalp krizine, kalp damar hastalıklarına ve koroner arter damar hastalıklarına yol açıyor.
LDL düzeyi daha fazla birikmeye yol açıyor ve vücuda zarar veriyor. Bu hastalıkları tedavi edersek kalp krizi riskini azaltmış oluruz. Bunu iki şekilde yapabiliriz. İlki diyetimize dikkat ederek ikincisi ise hayvansal yağ tüketmeyerek riskimizi azaltabiliriz.
Yüksek kolesterolün birinci sebebi: Ailesel faktörler
‘Lipid düzeyi bozukluğu’ dediğimiz şey, vücuttaki kötü kolesterolün damarlarda yüksek düzeyde birikmesidir. Bu birikmenin kaynaklandığı sebeplerden birincisi ailesel faktörler dolayısı ile anne-babadan kaynaklanan lipid düzeyidir. Anne-babası 50 yaşının altında kalp krizi geçirmiş olan veya kalp damarlarında yüksek birikme yaşayanların, kalp krizine yakalanma riski normal bireylerden daha yüksektir.
Normal bireylerden daha yüksek olduğu için bunlarda kolesterol düzeyini düşürmek veya normal insanlarda kötü beslenme hareketsizlik vb. durumlardan kaynaklanan hastalık riskinin azaltılması gerekiyor. Bunu ölçümünü, kötü kolesterol (LDL) – iyi kolesterol (HDL) ölçümüne bakarak yapabiliriz.
İşlenmiş etlerden uzak durun!
Kötü kolesterolün ikinci nedeninin beslenme alışkanlığı olduğunu belirten Prof. Dr. Mehmet Baltalı, “Özellikle sucuk, salam, sosis, pastırma gibi işlenmiş etler, yağlı et gibi besinlerden fazla tüketmekten kaynaklanan bir hastalıktır. En önemli iki nedeni budur. Özellikle tüm toplumu içine alan neden yaşam tarzının bozuk olması yani kötü beslenme ve hareketsizliktir” dedi.
Yüksek kolesterol, özellikle kalp-damar hastalıklarına yol açıyor
Lipid düzeyi bozukluğunun özellikle kalp-damar hastalıklarına yol açtığını söyleyen Prof. Dr. Mehmet Baltalı, “Kalp damarlarında bir darlık olması veya kalp krizi dediğimiz kalbi besleyen damarın tıkanması hastalıklara neden olur. Bu durum da ciddi olarak kalp yetersizliğine ve yaşam süresinin kısalmasına, ani ölümlere, yaşam kalitesinin azalmasına felçlere neden oluyor” şeklinde konuştu.
Başlıca belirtiler: Göğüs ağrısı ve yanma
Lipid düzeyi bozukluğunun yol açtığı hastalıkların belirtilerine değinen Prof. Dr. Baltalı, “Özellikle 40 yaş erkekler üzerinde, 60-65 yaş kadınlar üzerinde göğüste oluşan bir ağrı, yanma en sık oluşan durumdur. Bunu dışında aşırı bir nefes darlığı, karın ağrısı, bulantı, sessizken sesini duyabilme oluşabiliyor” diyerek, sözlerini şöyle tamamladı:
Hastalıklardan korunmak için sağlıklı beslenin!
Bu hastalıklardan korunmak için; en önemlisi yediğimize, içtiğimize, hareketliliğimize, yaşam tarzımıza dikkat etmeli ve sağlıklı hale getirmeliyiz. Sağlıklı hale getirmek için koroner arter hastalığı nedenini gidermek gerekir. Bunlardan en önemlisi sigara kullanımıdır. Aynı zamanda bu hastalıkların önüne geçmek için tansiyon tuz oranı düşürüp, yediğimize içtiğimize çok dikkat etmek durumundayız. Hayvansal gıdalardan, yağlardan mümkün olduğu kadar kaçınılmalıdır.
Bir başka önemli konu ise 20 yaşından itibaren lipid prokalsitoninin kontrol edilmesi gerekir. Yüksek ise düşürmek gerekir. Bu da yediklerimizde seçici olmamız gerektiğini gösterir. Örneğin; trans yağlardan uzak durmalıyız.”
LDL (kötü kolesterol) nedir?
LDL, İngilizce düşük yoğunluklu lipoprotein anlamına gelen “low-density lipoprotein”in kısaltmasıdır. LDL, karaciğerde üretilen ve kolesterolü kan yoluyla taşıyan moleküler proteinlerdir. LDLyi kötü kolesterol olarak adlandırmamıza rağmen, bazı yararlı fonksiyonları da mevcuttur. Amino asitleri ve anti oksidanları diğer hücrelere ulaştıran LDL, vücutta fazla miktarda bulunduğunda önemli sağlık sorunlarını da beraberinde getirmekte ve negatif etkileri pozitif yönlerinden ağır basmaktadır.
Genelde kolesterol terimini duyduğumuzda ilk olarak düşük yoğunluklu lipopretein, yani kötü kolesterol aklımıza gelir. Bunun sebebi, LDL’nin damarlara düzenli olarak kolesterol taşımasıdır.
Reklamlarda sıkça gördüğümüz ‘kolesterol düşürmek’ terimi, kötü kolesterolü, yani yüksek LDL’yi kastetmektedir.
LDL kolesterolü yüksek seviyede olanlar damar sertliği ve kalp büyümesine ya da kalbe yeterli kanın ulaşmasına engel olan damar tıkanıklığı tehlikeleriyle karşı karşıyadırlar. Tıkanıkların cerrahi müdahale ile açılması gereken bu durum, kalp krizinin önemli nedenlerinden biridir.
Yüksek kolesterolsonucu vücuttaki diğer ana damarlar da tıkanabilir ve bu durum PDH (periferik damar hastalıkları) olarak bilenen rahatsızlığa dek varabilir. Bu durum kateterizasyon yöntemiyle damarları temizlemek ve kalbe gelen ya da giden kan akışını onarmak ile düzeltilir.
Yüksek kolesterol, ani felç tehlikesi de demektir. Tıkalı damarlarda pıhtılaşan kan, akciğer ya da kalpte tromboza sebep olabilir. Vücuttaki LDL varlığı, iyi kolesterol olarak bilinen HDLnin azalmasına da sebep olur.
Yüksek LDLnin sebep olabileceği sağlık problemlerinin ciddiyeti bize LDL seviyemizi düşük tutmanın önemini gösterir. LDL kolesterolü seviyenizi öğrenmek için vücuttaki tüm kolesterol değerlerinizi gösteren basit bir kan tahlili yaptırmanız yeterlidir. Test öncesindeki 12 saat boyunca bir şey yememeniz gerekse de test sadece birkaç dakika sürmektedir.
HDL (iyi kolesterol) nedir?
HDL, ya da yüksek yoğunluklu lipoprotein, genellikle ‘iyi kolesterol’ olarak bilinir. Düşük değerlerde olması gereken LDL’nin aksine, vücuttaki HDL değerlerinin yüksek olması sağlığımız için oldukça iyidir. HDL, fazla kolesterolün sindirim sistemi ile vücuttan atılması için karaciğere ulaşmasını sağlar. HDL, damar tıkanıklığına ve kan dolaşımının yavaşlamasına neden olan kolesterolün vücuttan atılmasını sağladığı için iyi kolesterol olarak bilinir.
HDL seviyeleri, basit bir kan testi ile öğrenilebilir. Kan testi, doktor tarafından rutin kontrolün bir parçası olarak, ya da genel bir tarama amaçlı istenebilir.Lipid profil testi adı verilen bu test, total kolesterol seviyesinin yanı sıra HDL ve LDL seviyelerini de ölçer. Lipid profil testi doktorlara, danışanlarının kalp hastalığı riski taşıyıp taşımadığı konusunda önemli veriler sunar.
Lipid profil testi istendiği zaman doktorunuz test öncesindeki 12 saat boyunca bir şey yememenizi ve ilaç kullanmamanızı önerir. Kolesterol ölçümü sigara kullanan kişiler, şeker hastaları yüksek tansiyon ve kilo problemi gibi rahatsızlıkları dolayısıyla kalp hastalığı riski altında olan kişileri için özellikle önemlidir.
Sağlıklı HDL düzeyi ne olmalı?
Her bireyin hedef kolesterol düzeyi az da olsa değişiklik gösterir. Ancak HDL düzeylerinin sağlıklı bir bireyde 60 mg / dL ya da daha yüksek olması tercih edilir. HDL düzeyinin 40 mg / dL den az olması ise ciddi bir risk faktörüdür.
Beslenme ile doğrudan ilgili olan ve kolesterolü düşürmeye yönelik bir diyetle kontrol altında tutulabilen LDL’nin aksine, HDL değerleri; beslenme alışkanlıklarından ziyade bireyin yaşam tarzıyla ilgilidir. Sigara kullanımı, obezite ve hareketsizlik doğrudan kandaki HDL değerlerini etkiler. Kilo vermek, sigarayı bırakmak ve spor yapmak ise HDL seviyesini yükseltecektir.
Sonuç olarak, total kolesterolü kontrol altında tutmak beslenme ve yaşam tarzı alışkanlıklarını değiştirerek iyi kolesterolü yükseltmeye, kötü kolesterolü düşürmeye çalışmak anlamına gelmektedir. Yaşam tarzı ve beslenme alışkanlıklarındaki değişimlerin yeterli olmadığı ya da hastanın bu değişiklikleri yapmadığı durumlarda ise bir doktor HDL seviyesini yükseltmek için ilaç tedavisi önerebilir.