Seçim anketi: İstanbul ve Ankara için AK Parti ile CHP başa baş!

PİAR Araştırma Şirketi, Kasım ayı araştırma sonuçlarını açıkladı. Üç büyükşehirde SMS Online yöntemi ile gerçekleştirilen araştırma sonuçlarına göre İstanbul’da AK Parti ile CHP başa baş gidiyor. İzmir sonuçları da dikkat çekti.

Adaylar belli olmadan son yerel seçim anketi piar araştırma istanbul ankara izmir oy oranları

PİAR tarafından yapılan son seçim anketi sonuçlarına göre; İstanbul’da AK Parti ciddi oranda oy kaybederken muhalafetin oyu Cumhur İttifakı’nın önünde. “Adaya bağlı kararsızlar” yüzde 19 ile 3. sırada.

2019 yerel seçim anketi: İstanbul oy oranları (kararsızlar dağıtılmadan)

“31 Mart 2019 yerel seçimlerinde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için oy vermeyi düşündüğünüz parti hangisidir?” sorularının yöneltildiği ankette AK Parti, yüzde 32.8 ile birinci parti. Hemen ardından gelen CHP’de oran yüzde 32.6. HDP yüzde 5 iken MHP yüzde 4.5, İYİ Parti ise yüzde 3.1 oy alıyor.


piar 2019 yerel seçim anketi istanbul oy oranları
İstanbul / Kasım 2019 (Piar Araştırma)

Olası bir genel seçimde İzmir’de de AK Parti-MHP toplamı yüzde 1,5 oranında oy kaybediyor.

2019 yerel seçim anketi: Ankara oy oranları

Ankara’da AK Parti’nin oy oranı yüzde 27.2 oldu. CHP yüzde 25.7 ile AK Parti’nin hemen arkasında yer alırken, onu yüzde 10.1 ile MHP, yüzde 6.5 ile İYİ Parti izliyor.

piar 2019 yerel seçim anketi ankara oy oranları
Ankara / Kasım 2019 (Piar Araştırma)

Îzmir’de CHP üstün durumda

Piar Araştırma Şirketi’nin gerçekleştirdiği ankete göre İzmir’de CHP’nin oy oranı yüzde 39.6 olarak görünürken, AKP’de oran yüzde 25 kalıyor. Ankete katılanların yüzde 16.3’ü ise kararsız. Yerel seçimde ittifak kurulması halinde katılımcıların yüzde 49’u CHP’nin bulunduğu, yüzde 29.8’i de AKP’nin bulunduğu ittifaka oy vereceklerini söyledi. Kararsızlar ise yüzde 20.1 oranında.

Bugün Genel Seçim olsa hangi partiye oy verirsiniz?

bugün seçim olsa piar araştırma

Seçim analizi: MHP, 5 büyükşehir için belediye başkan adayını açıklarsa ne olur?

Piar Araştırma Şirketi’nin Başkanı Kadir Atalay, yaptığı seçim analizi ile Milliyetçi Hareket Partisi’nin beş büyükşehirde başkan adaylarını açıklamasının sonuçlarını değerlendirdi.

PİAR Başkanı Atalay şöyle yazdı:

MHP’NİN 5 büyükşehir için belediye başkan adaylarını açıklaması ne anlama geliyor, sonuçları neler olabilir. Bir bilgisel ile anlatalım:

MHP ile AK Parti arasında ilk ittifak çatlağı Manisa Büyükşehir belediye başkanı Cengiz ERGÜN’ün ” Adamlar Manisa’ya geliyor,Manisa’yı MHP’DEN alacağız diyor, bu nasıl ittifak, ittifak tabanda tutmaz” sözleriyle başlamıştı. Bahçeli ERGÜN’ü açıklayarak iki mesaj vermiş olabilir.

Bahçeli ya “ittifak falan yok sizin istemediğiniz başkanı tekrar aday ediyorum” demiş olmalı yada “”İttifaka mecbursunuz o zaman benim dediklerim aday olacak” demek istiyor olmalı. Adana içinde aynı durum geçerli. Bence Bahçeli ikincisini söylüyor.

Yani Bahçeli ittifak istiyor ama bunun için de yalvarmıyor. Tam olarak, ya bu deveyi güdersin ya da bu diyardan gidersin diyerek AK Parti’yi tehdit ediyor. Hep beraber kazanmaya yoksan hep beraber kaybetmeye hazır ol demiş oluyor.

Peki sonuçları neler olur?

İttifak olmazsa olacak şey basit MHP, AK Parti’den kaçan oyları toparlayacak ve oy oranını epeyce artıracak fakat bu artış ona büyükşehir belediyesi kazandırmayacak. AK Parti ise hem oylarını hem de bazı önemli büyükşehirleri kaybedecek.

Bu senaryonun sonu erken genel seçim!

MHP oylarını artışmış ancak belediyesi olmayan parti olarak muhalefette kalacak, AK Parti hem oy kaybetmiş hem de belediye sayısı ciddi azalmış bir topal ördek olacak MHP 1 kazanırken 1 kaybeden, AK Parti hiç kazanmadan 3 kaybeden olacak Bu senaryonun sonu erken genel seçim.

Peki Cumhur ittifakı yerelde olmaması muhalefeti nasıl etkiler? Bu sorunun iki cevabı var:

1- Muhalefet fırsat bu fırsat diyecek, herkes bir şeylerden fedakarlık yapacak ve referandumda hayır çıkan, hatta %45 üzerinde hayır çıkan her yeri silip süpürecek.

2- Ya da, nasılsa onlar ittifak yapmadı bizimde yapmamıza gerek yok deyip bencillik yapacaklar ve çok düşük bir oyla bile olsa büyükşehirleri yeniden AK Partiye hediye edecekler. İkincisi çok mantıksız gelebilir ama böyle olma ihtimali çok yüksek.

Sebepleri ise şöyle:

Muhalefet ittifak için anlaşmayabilir. Çünkü Kemal KILIÇDAROĞLU, tabanda güçlü muhalif adaylar ve parti lehine bir doğal ittifak olacağının farkındadır. Bu durumda CHP çok yüksek bir oy oranına ulaşabilir hatta son yılların en yüksek oyunu alabilir.

Bu durum onun liderliğini pekiştirecektir. İYİ Parti ise, ittifak yapacaksak hem önemli birkaç belediye kazanmam gerekli hem de oy oranımı %10 seviyesinde tutmam gerekli diye düşünecektir. Bu durumda Ankara’yı mutlaka kendisi için isteyecektir ki asıl çıkmaz burada olabilir.


Ankara neden çıkmaz olacak?

Çünkü CHP Ankara partisidir. Ankara CHP içinde özgül ağırlığı en yüksek il örgütüdür. Genel merkez yöneticilerinin çok büyük kısmı Ankara siyasetçisi, milletvekilleri yine öyle. Bu sebeple CHP Ankara’da adaysız kalmak istemez.

CHP lideri böyle sıkıntılı konularda fedakar ve cesur olduğunu defalarca gösterdi ancak bu konuda hem örgütünü ikna etmesi çok zor olacaktır hemde Parti Meclisinden bu konuda yetki alması çok çok zor olacaktır. Bu CHP açısından bakışla bir anlatımdı.

İYİ Parti açısından ise…

İYİ Parti açısından ise yine çok haklı bir durum var. Dediğim gibi İYİ Parti oy oranını korumak ve güçlü belediyeler kazanmak isteyecektir. Aksi halde iyi parti yerel seçimden sonra zor durumlara girecektir. Yani oy oranına büyük katkı sağlayacak bir oy deposu isteyecektir.

İYİ Parti’nin İstanbul’u istemesi ve CHP’nin evet demesi imkansız, İzmir CHP’nin kalesi, diğer iller ise oy oranını diri tutmak için yeterli seçmen sayısı yok. İYİ Parti için TEK seçenek Ankara’yı almak. CHP ise buna direnç gösterecektir. Yani ittifak ANKARA’da KİLİTLENEBİLİR.

HAYIR ruhunun canlanması

İttifakın olmaması Muhalif seçmenin kazanma umudunu zedeler ve umutsuz, küskün bir kitle yaratabilir. 24 Haziran gecesi bütün ümidini yitirmiş seçmen için tek kazanma ümidi HAYIR ruhunun canlanmasıdır bu olmazsa sinerji de yok olur. Bu yüzden herkes fedakarlık yapmalı. Peki nasıl?

Bunun tek yolu Kemal KILIÇDAROĞLU’nun kendi örgütünü ikna etmesinden geçiyor. Benim gözlemim CHP örgütünün, CHP tabanını yeteri kadar tanımadığı ve “örgütü taban zannettiği” yönünde. Zaten direnç de bu yanlış zandan kaynaklanıyor. Oysa taban örgüt değil, oy veren kişilerdir.

İki yanılgı

CHP örgütü kendisinden pay biçerek iki yanılgı içerisinde:

Birinci yanılgı örgüt CHP’ye oy veren kişilerin kendisi gibi düşündüğünü ve seçmenin örgüt hassasiyeti ile hareket edeceğini zannetmesi. Yani Başkentte CHP aday çıkarmazsa seçmen küser düşüncesi.

Oysa bu kutuplaşma ortamında seçmen hangi partinin kazandığından çok kimin kaybedeceğini önemser. Yani Ankara ister CHP ister İYİ Parti’nin adayıyla kazanılsın farketmez, örgüt ben kazanayım diyebilir; ama taban kazanalım yeter der. Taban için önemli olan AK Parti’nin kaybetmesidir.

İkinci yanılgı ise, taban örgütten gelmeyene oy vermez yanılgısı. Üstte de dediğim gibi (aday çok çok ters ve sabıkalı değilse) taban sadece kazanmaya odaklanır. Yeter ki aday kazanacak olsun seçmen oy verir.

Yani seçmen Ankara’yı İYİ Parti’ye verdi ve aday çıkarmadı diye CHP’ye en ufak bir tepki bile vermez. Karşılığında İstanbul, Adana, Antalya, Balıkesir, Bursa vs vs geliyorsa seçmen bundan mutlu olur ve bunu takdir eder.

Ama bunu CHP Parti Meclisi ve örgütü kabul eder mi, Kemal KILIÇDAROĞLU ikna edebilir mi derseniz ben bu konuda ümitli değilim.

CHP Ankara’da en son ne zaman seçim kazandı?

Son olarak bugün CHP’li bir arkadaşıma söylediğimi de aktarayım ve bilgiseli bitirelim. Ankara’yı veremeyiz diyen arkadaşıma Ankara’da en son ne zaman seçim kazandınız diye sordum. Hatırlayamadı ama ben yazayım 1989, yani 30 yıl önce.

Hayır çıkan 17, Hayıra yaklaşılan 4 Büyükşehir var. Yani ittifak ile kazanılabilecek 21 Büyükşehir var. Bunun 3’ünü ittifaka gerek olmadan HDP kazanacak. (kulislere göre) İYİ Parti Mersin, Manisa ve Ankara’yı istiyor ki üçü de CHP’de değil.

Kazanılma ihtimali yüksek olan 21 büyükşehirden 15 tanesi CHP’de kalacak ve İYİ Parti buna razı ise, CHP zaten kendisinde olmayan 3 büyükşehiri vermiyorsa söylenebilecek çok şey yoktur.


Bu sebeple herkes fedakarlık yapmalı yoksa Ankara’ya kazanmaya giderken, İstanbul, Hatay, Eskişehir, Adana, Antalya, Balıkesir, Zonguldak’ı kaybetmekte göze alınmalı Not : Yazılanlar herkesin konuştuğu KULİS BİLGİLERİ OLUP HERHANGİ BİR GÖRÜŞMEYE DAYALI BİLGİLER DEĞİLDİR.”

31 Mart 2019 anketi: MHP yükselişte!


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.