Yalova depremi ile ilgili ilk değerlendirme: Neden şiddetli hissedildi?

Merkez üssü Yalova’nın Çınarcık ilçesi olan 4.1 büyüklüğündeki deprem paniğe neden oldu. Peki bu depremin beklenen büyük İstanbul depremi ile bağlantısı var mı? 4.1 büyüklüğünde olmasına rağmen neden bu kadar şiddetli hissedildi? Tüm merak edilen soruları dün de deprem uyarısında bulunan İTÜ Öğretim üyeleri Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan ve İTÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Okan Tüysüz değerlendirdi.

yalova istanbul deprem

Bu sabah 05.36’da merkez üssü Yalova’nın Çınarcık ilçesi olan 4,1 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Panik yaratan depremle ilgili deprem uzmanları tüm merak edilen soruları sıcağı sıcağına yorumladı.

İTÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan:

“99 Gölcük depremiyle kırık ikiye bölündü. Bunlardan bir tanesi Çınarcık çukurunun bulunduğu kesimden; onun kuzeyinden İstanbul Avcılar’a yöneldi. Bu İstanbul’a doğru giden kırıktı, ondan ötesini kıramadı. Çünkü yerin altından 2 km magma yükselimi vardı. Yer kabuğunun kırılganlığını düşürdüğü için beklenen İstanbul depremini yapamadı.


Bunun dışında diğer konu ise Gölcük’ten başlayıp 180 km kırarak gitti. Karamürsel’i kırdı, Çiftlikköy’ü kırdı. Diğer bir kol da Çınarcık üzerinden Esenköy’e doğru ilerledi. Daha ötesine gitmiş olsa İmralı Adası’na gidip oradan da Bandırma’ya ulaşması gerekiyordu. Tam orada kaldı, kabuğu kıramadı daha fazla. Böyle durumlarda gerginlik kırığın uç noktalarında birikmeye başlar.

Burayı tekrar kırması için biriktirmesi gereken güç 6 milyar gigaton. Şimdi bu gücü biriktirirken depremcikler olmaya başlıyor. Bu depremciklerden birisi de bugün olan 4.1 büyüklüğündeki deprem. Kuzey Anadolu kırığının güney kolunda olmuştur. Burada şu şüphe uyandırıyor şu anda. Peki beklenen İstanbul depremi diye ağızda sakın edilen deprem İstanbul üzerinde mi olacak? Yoksa İmralı’nın üzerinde mi olacak diye bir kuşkusu yaratıyor. Eğer beklenen deprem Çınarcık, Gemlik Körfezi’nin olacağı yerde olursa 6,4 6,7 arasında değişebilir.

Gerginliği biriktirdiğinin işareti!

O depremin öncüsü diyemeyeceğiz ama bir gerginlik biriktirdiğinin işaretidir bu. Şu anda orada bir gerginlik boşalması vardır. Şu anda Marmara çok büyük bir depreme yapacak bir gerginlik biriktirmesi yapmış mıdır? Bana göre şu an yapmamıştır. Onun için bir süre daha beklememiz gerekir diye düşünüyorum.”


İTÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Okan Tüysüz:

“Bu bölge biliyorsunuz çok sayıda deprem üreten faylardan oluşuyor. 1999 depremi bunun hemen doğusunda meydana gelmişti. Büyüklükleri, Avrupa Sismolojik Birliği tarafından 4, AFAD tarafından 4,1, Kandilli tarafından 4,3 olarak veriliyor. Olan deprem karada olan bir deprem. Bu bölgede 4 büyüklüğünde deprem olması bir takım fayların kırılmasına işaret ediyor. Ancak bu herhangi bir depremin öncüsü olarak beklenen bir deprem değildir.

Bu 4 büyüklüğündeki deprem hepimizi biraz heyecanlandırdı. Yapılacak şey bunu izlemek, hemen arkasından artçıları olacak mı küçülerek sonlanacak mı buna bakacağız. Şu andaki haliyle telaş edilecek bir deprem gibi durmuyor.

Yalova depremi neden İstanbul’da şiddetli şekilde hissedildi?

Depremler eğer yüzeye yakın olursa, sığ olursa depremin derinliği o zaman geniş bir alanda hissedilir. Bu olağandır. 4 büyüklüğünde deprem de yüzeyde hissedilebilecek bir depremdir. Halkımıza geçmiş olsun. Telaş edilebilecek bir şey söz konusu değil. İstanbul’da deprem olmasını beklediğimiz fay, şu anki depremin oldukça kuzeyinde. Şu an o fay üzerinde bir deprem olmadığını söyleyebiliriz. Ancak önemli olan depreme hazırlıklı olmak. Bu konuda 1999’dan bu yana çok çeşitli uyarılar yapıyoruz. Ancak hazırlıklarımızın tamam olmadığı yetkili ağızlar tarafından da ifade edilebilmektedir. Deprem herhangi bir zamanda, herhangi bir anda olabilir.


Marmara Denizi’nin güneyinde olduğu için Bursa çevresi, Tekirdağ civarında deprem hissedilmesi olağandır. Ama bunu kısa bir zaman içerisinde izlemek mümkün olacaktır.”

Japon deprem uzmanından Marmara için korkutan uyarı


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.