Toplumun yüzde 59’u, eşini sosyal medyada kontrol ediyor!

Sosyal medya kullanımı, aile ilişkilerinin bozulmasına neden olan etkenlerin başında geliyor. Araştırmalara göre kişilerin yüzde 59.1’i sevgilisinin/eşinin internette neler yaptığını kontrol ediyor, yüzde 70.9’u sevgilisinin/eşinin internette eski sevgilisi/eşiyle görüşmesini olumlu karşılamıyor ve en az yüzde 48’i internetin boşanma ve aldatmaları artırdığını düşünüyor.

Toplumun yüzde 59 u, eşini sosyal medyada kontrol ediyor!

Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi tarafından gerçekleştirilen “Son Beş Yılda Türkiye’de Boşanmalara Etki Eden Bir Faktör Olarak Yeni Medya Teknolojileri ve Sosyal Medya” araştırmasına göre sosyal medya kullanımı, ailelerin dağılmasındaki önemli etkenlerden biri olarak görülüyor.

Araştırmaya göre; yeni medya teknolojileri, sosyal medya ve cep telefonu gibi faktörler, boşanmaları artırıyor.


Yeni medya teknolojileri, aldatmayı kolaylaştırıyor

36 boşanma avukatı ile yapılan görüşme ve internet üzerinden 278 kişinin katıldığı anket sonuçlarına göre, yeni medya teknolojileri ve sosyal medya, boşanma nedenleri arasında üst sıralarda yer alıyor.

Yeni medya teknolojilerinin yaygınlaşmasının aldatmayı kolaylaştığının belirtildiği araştırmaya göre; insanlar ailesine ayıracağı vakti sosyal medyada geçiriyor. Başka hayatlara imrenen kullanıcılar, farklı arayışlara başlıyor. Ayrıca sosyal medya paylaşımları, kıskançlıklara da sebep oluyor.

Sosyal medyanın aşırı kullanılması, aile ilişkilerini zedeliyor

İnternet üzerinden gerçekleştirilen 278 kişinin cevapladığıankete göre çalışma grubunun yüzde 59.1’i sevgilisinin/eşinin internette neler yaptığını kontrol ediyor, yüzde 70.9’u sevgilisinin eşinin internette eski sevgilisi/eşiyle görüşmesini olumlu karşılamıyor ve en az yüzde 48’i internetin boşanma ve aldatmaları artırdığını düşünüyor.

“İnternet insanların sevgililerini/eşlerini aldatmalarına ortam hazırlar” diye düşünenlerin oranı ise en az yüzde 51 olarak görülüyor. Verilen bilgilerde, sosyal medyanın aile yapısına olumsuz etkide bulunmasının sebeplerinden biri de internette çok zaman geçirilmesi olarak belirtiliyor.

İnternette fazla zaman geçirmek, boşanma nedeni!

İnternette çok vakit geçirilmesi nedeniyle ebeveynler tarafından çocuklara yeterli ilgi gösterilmemesi, eşe yeterli vakit ayrılmaması ve ev işlerinin yerine getirilmemesi vb. davranışlar, boşanma davası açılması durumunda boşanma nedeni olarak öne sürülebiliyor.

İnternet bağımlılığı nedeniyle açılan boşanma davası örnekleri incelendiğinde, genellikle eşler “Karım internetin başından kalkmıyor”, “Kocam sürekli bilgisayar başında…”, “Eşim Facebook bağımlısı”, “Eşim internet bağımlısı…”, ” İnternet yüzünden eşim çocuklarla ilgilenmiyor”, “Eşim ev işlerini yapmak yerine internete giriyor” gibi şikayetlerde bulunulduğu görülüyor.


Boşanma davalarında sıkça görülen bir durum: Uygunsuz mesaj yakalama

Facebook, WhatsApp ve bunun gibi platformlardaki bazı içerikler boşanma davalarında artan bir şekilde delil olarak kullanılıyor. Görüşme yapılan avukatlara göre, eşin bir başkasına gönderdiği ya da bir başkasından aldığı uygunsuz mesajları yakalamak, boşanma davalarında sıklıkla görülen bir durum olmaya başladı.

Araştırmanın yürütücüsü İletişim Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Gül Esra Atalay, sosyal medyanın toplumsal etkilerinin bir süredir güçlü bir şekilde hissedildiğini, özellikle romantik ilişkilerde ve evliliklerde sosyal medya kullanımın yarattığı çeşitli sorunların günlük yaşamda sıkça duyduğumuz bir durum haline geldiğine dikkat çekti. Atalay şu değerlendirmelerde bulundu:

sosyal medya aldatma

“Sonuçlar ön gördüğümüzün ötesinde çıktı”

Buradan hareketle bu etkiyi bilimsel olarak doğrulamak istedik. Boşanma avukatları ile yaptığımız derinlemesine görüşmeler, sosyal medyanın evliliklere olumsuz etkilerinin, ön gördüğümüzün çok ötesinde olduğunu gösterdi.

Sosyal medya evlilik için şüphe kaynağı

Kuzey Amerika’da, İngiltere’de bu konuda yapılan kapsamlı araştırmalar mevcut. Bu araştırmalar sosyal medyanın boşanmalara etki eden faktörler arasında üst sıralarda olduğunu gösteriyor.

Türkiye’de ise bu konu hakkındaki ilk araştırmayı biz gerçekleştirmiş olduk. Vardığımız sonuçlar, sosyal medya kullanımının evliliklere olumsuz etkilerini ve boşanmalarda oynadığı rolü gözler önüne serdi.

İnternet üzerinden ulaştığımız 278 kişinin cevapladığı anket sonuçlarına göre ise sosyal medyanın sadece evlilikler için değil, genel olarak romantik ilişkiler için bir “şüphe” kaynağı olduğunu gösterdi.


Anket sorularını yanıtlayanların çoğunluğu eşlerinin, sevgililerinin internetteki aktivitelerini kontrol ettiklerini itiraf ediyor. Buradan hareketle, yeni medya teknolojilerinin, sosyal medyanın ilişkiler için bir gözetleme ve takip mekanizması işlevi gördüğünü söylemek de mümkün.

Othello Sendromu: İlişkilerin katili kıskançlık


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 19 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. Ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.