Türkiye’de şirketler halen kriz yönetimi konusuna önem vermiyor. Sosyal medyada başlayan bir şikayet, çığ gibi büyüyerek PR felaketine dönüşebiliyor. Şirketlerin zayıf noktalarının proaktif analizinin yapılması, kurumun yıkıcı bir fırtınada devrilmesini engelleyebiliyor. Bu nedenle liderlerin şirketin nabzını sürekli tutarak meydana gelebilecek krizlere karşı tetikte kalmaları gerekiyor.
Uluslararası işe alım ve danışmanlık şirketi PageGroup yöneticileri, geçtiğimiz yıl, dünyanın dört bir yanındaki işletme, üniversite hastane ve diğer kuruluşların, şimdiye kadar görülmüş en büyük fidye saldırısına maruz kalmalarından yola çıkarak, bu tür krizlere karşı hazırlıklı olmanın adımlarına yönelik görüşlerini paylaştı.
Europol’ün verilerine göre, 150 ülkedeki binlerce bilgisayara, şifre kırma özelliğine sahip WannaCry yazılımı bulaştı. Çalışanların kişisel verilerini ele geçiren yazılım, bilgilerin serbest bırakılması karşılığında milyonlarca avro talep etti. Benzer krizler potansiyel olarak şirketleri durma noktasına getirebiliyor. Bu durumda üst kademe yöneticilerin ve organizasyonların ilk saatlerde attıkları adımlar şirket itibarı ve hisselerin kaderini belirliyor.
Şirketler düzenli olarak türlü krizlerle baş etmek durumunda kalıyor. Ancak tüm dünyayı adeta 24 saat kesintisiz bir haber ajansına dönüştüren sosyal medya şirketlerin üzerinde krizlere ek bir baskı daha oluşturuyor. Günümüz koşullarında şirketlerin iletişim yöntemlerine daha dikkat ederek açık bir şekilde idare etmesi gerekiyor.
Üst düzey liderlerin, şirketlerinin en yıkıcı olayların üstesinden gelerek geleceğe daha güçlü yürümelerini sağlamaları artık her zamankinden daha büyük önem taşıyor.
Şirketlerde kriz yönetimi için gerekli 3 adım:
Birinci adım: Kriz yönetimi ekibi oluşturun
Kriz yönetimi ekibi; muhtemel bir kriz anında acil müdahale ekibi hissedarları temsilen CEO, bölüm yöneticileri, yönetim kurulu üyeleri, İK yöneticileri ve basın danışmanlarından oluşmalıdır. Ekip, sorunun odak noktasını doğru ve hızlı bir şekilde kavrayıp, bir arada hareket etmelidir. Görev tanımlamaları önceden net bir şekilde yapılmalı ve kriz anında aksiyon planı seri şekilde uygulanmalıdır.
İkinci adım: Devamlılık planınızı test edin
Devamlılık planı oluşturmak, ticari operasyonlarda yaşanan zorunlu duraksamaları en aza indirmek isteyen tüm işletmeler için hayati önem taşıyor. Özünde kilit rollerde yer alan kişilere görev ve sorumluluk dağılımı yapılmasını sağlayan bir müdahale ve kurtarma planı olan bu uygulamalar, firmaların dev yıkımlar karşısında bile operasyonel kalmasını sağlıyor.
Üçüncü adım: Sosyal medyadan gelen tepkilere hazırlıklı olun
Kenetlenmek ve tüm sorumlulukları reddetmek bir PR felaketi karşısında verilebilecek doğal tepkiler arasında gösterilebilir. Ancak uzmanlar şirketlerin böyle durumlarda kesinlikle yorumsuz kalmamaları gerektiğinin altını çiziyor. Üst düzey yöneticilerin bir adım öne çıkarak durumu ele alması tavsiye ediliyor. Objektif kalıp tüm kaynakları konunun soruşturulmasına adayan liderler, krizleri daha az hasarla atlatarak durumu kurtarabiliyor.
Herkesin cebinde yer alan kameralarla ve tüm dünyanın yaşanan her olaya şahit olabildiği günümüz dünyasında şirketlerin sosyal medyanın gücü karşısında daha dikkatli olmaları gerekiyor. Sosyal medya kanalları şirketler için yalnızca bir tanıtım aracı değil ve ciddiye alınması gereken bir iletişim platformudur.
PageGroup direktörlerinden Burcu Havlucuoğlu “Devamlılık planlarının üç önemli boyutu bulunuyor bunlar; hizmetin önemi, hizmetin kesintiye uğradığı zaman ve hizmeti güvence altına almak için yapılmak istenen yatırım miktarıdır. Devamlılık planının yanı sıra bir medya ilişkileri planının oluşturulması da krizin patlak vermesinin ardından oluşabilecek kötü haberlerin idare edilmesini kolaylaştıracaktır. Organizasyonların kötü haberleri de tüm dünyaya bir tuşla yayabilen sosyal medyanın gücüne karşı duyarlı davranmaları gerekiyor.” diyor.
Krizde dikkate alınması gereken noktalar:
Krizin ilk saatlerinde marka değerinin kaderi üst düzey yöneticilerin tutumlarına bağlıdır. Acil durumlarda, olaya hızlıca müdahale edebilecek bir kriz ekibinin önceden oluşturulması gerekir. Kurumların hatalı oldukları durumlarda sorumluluk almayı öğrenmeleri önem taşır. Liderler, sosyal medya tarafından yaratılan yoğun baskıya karşı duyarlı olmalıdır. Planlama, kurumsal sosyal medya kanallarını kullanan çalışanların ürettiği negatif paylaşımları da dikkate almalıdır.