Dünyadaki robot nüfusu 2,5 milyon oldu

2019 yılı itibariyle dünyadaki robot nüfusu 2,5 milyona ulaştı. Bu alanda başı Asya ülkeleri çekiyor.

Boğaziçi Üniversitesi Dijital Dönüşüm ve Endüstri 4.0 Platformu’nun düzenlediği Robotik konulu toplantıda, bu alanda dünya çapında yapılan çalışmalar masaya yatırıldı.

Toplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren Boğaziçi Üniversitesi Dijital Dönüşüm ve Endüstri 4.0 Platformu’nun Başkan Yardımcısı Sertaç Yerlikaya Boğaziçi Üniversitesi’nin endüstri ile ilişkileri bağlamında özellikle KOBİ’lerin dijital dönüşümüne yönelik sağladığı katkılardan ve projelerden söz etti.


Yerlikaya, Dudullu Organize Sanayi Bölgesi’nde hizmete girecek olan Boğaziçi Üniversitesi’nin yeni teknoparkı BUDOTEK bünyesinde Dijital Dönüşüm ve Endüstri 4.0 Platformu olarak yer alacaklarını, BUDOTEK’e katılan KOBİ’lere yönelik dijital dönüşüm yol haritası hazırladıklarını ve pilot çalışmalara dört şirket ile başladıklarını ekledi.

Boğaziçi Üniversitesi Dijital Dönüşüm ve Endüstri 4.0 Platformu olarak İstanbul Sanayi Odası ve TÜRKKONFED gibi kurumlarla da bu çerçevede iş birliklerinin hayata geçirildiğini vurgulayan Yerlikaya, Boğaziçi Üniversitesi ve Sanayi Bakanlığı iş birliğiyle Dijital Dönüşüm Eğitimleri’nin 9 Mart itibariyle BÜYEM çatısı altında başladığını da ifade etti.

Dünya robot nüfusu hızla artıyor

Boğaziçi Üniversitesi Elektrik Elektronik Mühendisliği öğretim üyesi Prof. Dr. Işıl Bozma ise toplantıda “Dünyada ve Türkiye’de Robotik Alanında Yapılan Çalışmalarda Son Durum” üzerine katılımcılara bilgi verdi.

Dünya robot nüfusu hızla artıyor

2015 yılı itibariyle dünya robot nüfusunun 1.5 milyon olduğunu, 2019’da bu rakamın yüzde 12 artarak 2,5 milyona ulaştığını belirterek bu alanda başı Asya ülkelerinin çektiğini kaydetti. Robotik alanda gelişmişliğin önemli göstergelerinden birinin “10 bin kişiye düşen robot sayısı” olduğu bilgisini veren Bozma, Türkiye’de bu rakamın 18 olduğunu, Asya genelinde ise 550 olduğunu belirtti.

Türkiye’de toplam 8 bin robotun endüstriyel alanda kullanıldığını aktaran Prof. Bozma önümüzdeki 10-15 yıl içinde robotların üretimden ev hayatına, tarımdan güvenliğe hayatımızın bir parçası olacağını ekledi. Bozma, insanla birlikte etkileşime giren ve insana yardımcı olan robotların hayatımızda daha fazla olacağına dikkat çekti.

Güncel Yumuşak Robot Uygulamaları

Boğaziçi Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Evren Samur ise “Güncel Yumuşak Robot Uygulamaları” başlığı altında günümüzde silikon, plastik, kumaş, lastik gibi malzemelerin kullanıldığı yumuşak robotların daha fazla kullanılmaya başlandığını belirtti. Endüstriyel robotların çok ağır ve sınırlı kullanım alanına sahip olduğunu vurgulayan Samur son yıllarda malzeme alanındaki gelişmelere bağlı olarak sağlık, arama kurtarma gibi alanlarda yumuşak robotların yaygınlaştığını ekledi. Samur ayrıca H2020 projesi kapsamında gıda endüstrisinde kullanılacak bir yumuşak robot projesi üzerine çalışmalarını sürdürdüklerini aktardı.


Esnek Üretim ve Akıllı Manüplasyon Robotları

Boğaziçi Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği öğretim üyesi Emre Uğur ise “Esnek Üretim ve Akıllı Manüplasyon Robotları” başlıklı sunumunda robotların artık belli işlerde ve alanlarda insanlarla birlikte çalışabilecek biçimde tasarlandığını belirtti.

Uğur, yarattığı etkileri hayal ederek hareketlerini anlamlandıran robotlar üzerine sürdürdükleri Imagine projesi başta olmak üzere üniversite bünyesinde yaptıkları çalışmalardan örnekler verdi.Toplantının “Robotik ürünler” başlığında ise Tolga Cankurt (HKTM), Dr. Ali Ufuk Peker (Adastec) ve Sinan Kuşdoğan (SK Robotik) endüstri tarafındaki uygulamaları ele aldılar.

Vale robot Stan gerçek hayatta kullanılmaya başlandı

Webrazzi‘nin haberine göre; vale robot Stan, gerçek hayatta da günlük olarak kullanıma sunuldu. Paris merkezli Stanley Robotics tarafından hayata geçirilen girişimin Stan adını verdiği robotlar, Lyon-Saint Exupéry havalimanında göreve başladı.

Vale robot Stan gerçek hayatta kullanılmaya başlandı fransa

Vale robotlar, sürücüler yerine araçları park etmekle görevli. Öncelikle sürücüler araçlarını bir teslimat noktasında bırakıyor ve akıllı telefonlarıyla kayıt işlemini gerçekleştiriyor. Daha sonra sürücü aracı bırakıp ayrılıyor. Buradan sonrasında ise Stanley Robotics’in bu iş için özel hazırlanan robotları devreye giriyor.

Sürücüler, girişim sayesinde boş park yeri aramak derdinden tamamen kurtuluyor. Bununla birlikte Stanley Robotics‘in vale robotları araçları nizami bir şekilde park ediyor ve alandan tasarruf ediyor. Park konusunda tecrübesiz sürücülerin yanlış park etmesiyle yer işgal etmelerinin de böylece önüne geçiliyor.

Aracınızı Stan isimli vale robotlara emanet ettiğinizde elbette bunun da bir bedeli var. Havalimanının web sitesinde yer alan bilgilere göre P5 park alanı ücretleri normal şartlarda 50.40 euro. Ancak siz P5+ alanında yani Stan robotların idare ettiği alana aracınızı robotlarınızın park etmesini isterseniz bunun size maliyeti 52.20 euro oluyor. Kısacası sadece 1.8 euro fark ödeyerek park yeri arama derdinden kendinizi kurtarmanız mümkün. Bununla birlikte araçların park yerinde birbirine çarpması ya da çizmesi gibi dertlerden de kurtulmayı garantiliyorsunuz.

Hemen aşağıdan izleyebileceğiniz uygulamanın yaygınlaşması halinde farklı havalimanlarında da kullanılması ve AVM’ler gibi kendine farklı kullanım alanları yaratması da bekleniyor.


Yapay Zeka nereye gidiyor? ABD mi yoksa Çin mi lider olacak?


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 19 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. Ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.