Yerli üretimin tükenme noktasına geldiği, sahte yerli ürünlerin peydah olduğu bir dönemde Türkçe müzik yapıp, dünyanın dört bir yanında alkış toplayan bir sıra dışı: Gaye Su Akyol.
Madem yerli üretici üretmiş o zaman o kazansın düşüncesiyle marketten “Yerli Üretim” bakliyat aldım. Eve gelince ürün paketinin üzerinde menşei Kazakistan diye yazdığını fark ettim.
İnternette dolanırken bir fotoğraf gördüm. Fotoğrafta ortalama zekanın altına hitap ettiği için yüzdüğü sığ suların uyanığı olarak tabir edebileceğimiz birinin satmakta olduğu “Yerli Himalaya Tuzu” yer alıyordu.
Kazakistan’dan gelen yerli üretim bakliyat, önceden üretebildiğini üretemez hâle gelip üretiyormuş gibi yapmaktı. Yerli Himalaya tuzu mevzusu ise hiçbir zaman üretemeyeceğini üretiyormuş gibi yapmaktı. Düpedüz köylü kurnazlığıydı.
Hemen her alanda yerli üretimin bittiği ya da durma noktasına geldiği düşüncesi yapıştı zihnime. Hayvancılık ve çiftçilik yapanların kan ağlıyor oluşu, kapatılan fabrikalar ve özelleştirmeler, pek de yanlış düşünmediğimi kanıtlar nitelikteydi.
Sahiden yerli denebilecek ve bizi dünyada temsil edebilecek hiçbir şey kalmamış mıydı?
Gaye Su Akyol‘un İstikrarlı Hayal Hakikattir albümünü dinleyip üzerine araştırma yaptığımda fikirlerim birdenbire değişiverdi.
Coğrafya kader midir?
Gaye Su Akyol, müziğini tek bir tür ya da cümleyle anlatmak mümkün değil. Psychedelic rock ile yenilikçi bir Türk Sanat Müziği arasında gidip gelirken kulağa biraz fantezi müzik biraz punk çalınması gibi bir şey. Şarkı sözleri oldukça zeki. Çıktığı topraklardan da, batı müziğinden de lezzetler barındıran nevi şahsına münhasır bir tarza sahip.
Gaye Su Akyol’u önceden de dinlemekteydim. Ancak yaptığı başarılı işle kendisine The Guardian’dan The Times’a değin dünyanın önde gelen yayın organlarında yer bulduğundan bihaberdim. Zaten Türkçe müzik yapan birinin o radarlara yakalanabilmesinin tek yolu da başarılı olmaktan geçiyor.
Yurt dışında gurbetçilere değil yabancılara konserler veren, festivallere katılan ve en önemlisi araya birkaç tane de İngilizce şarkı sıkıştırma kolaycılığına kaçmayıp yaptığı Türkçe müziği sevdirmeyi başaran sanatçının aslında tam da aradığım türden bir yerli üretim yaptığına karar verdim.
Coğrafya kader midir? Coğrafya, kısıtlayıcı olabilmesine karşın gerçekten başarılı olunduğunda kader olmaktan çıkıyor. İşte örneği de tam olarak karşımızda.
