Yaşar Yakış: İstanbul’da son anda ketenpereye getirip AKP’ye kazandırmak istiyorlar

AK Parti’nin kurucuları arasında yer alan eski Dışişleri Bakanı Yaşar Yakış, İstanbul’da neredeyse bütün ilçelerde yeniden sayımlara sahne olan yerel seçimlerle ilgili konuştu: Dananın kuyruğu kopmadı. Son anda ketenpereye getirip AKP’ye kazandırmak istiyorlar. İstanbul hayatta kalma mücadelesi.

yaşar Yakış: İstanbul da son anda ketenpereye getirip AKP ye kazandırmak istiyorlar

AK Parti’nin kurucuları arasında yer alan eski Dışişleri Bakanı Yaşar Yakış, DW Türkçe’den Hilal Köylü’nün sorularını yanıtladı.

“Mazbatamı verin diyen CHP’li Ekrem İmamoğlu’na, AK Parti neden tepki koyuyor?” sorusuna Yakış, şu yanıtı verdi:


Daha dananın kuyruğu kopmadı. Son anda ketenpereye getirip AKP’ye kazandırmak istiyorlar. İstanbul, bir siyasi parti için hayatta kalma mücadelesinin en yüksek olduğu yer, ki AKP için de öyle.

Sayın Cumhurbaşkanımız bunu defalarca söyledi. ‘İstanbul demek, Türkiye demek’ dedi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden kaynak alan ve Sayın Cumhurbaşkanının oğlu ile kızının sahibi olduğu vakıflar da dahil onlarca vakıf olduğunu herkes biliyor. Hepsi, belediyenin parasıyla ayakta duruyor.

O kaynakları kim yönetiyorsa bir avantaj sağlıyor. Eğer İstanbul CHP’nin eline geçerse, AKP’nin kurallara aykırı bir harcama yapıp yapmadığı ortaya çıkacak. Yandaş şirketlerin muslukları kesilecek. İşte bu yüzden İstanbul konusunda büyük kavga koparıyorlar.


Yaşar Yakış’ın diğer sorulara verdiği yanıtlar şöyle:

“Olayın beka meselesi olmadığını onlar da biliyordu”

AK Parti; başta Ankara ve İstanbul olmak üzere büyük şehirlerde neden muhalefetin önüne çok geçemedi? Seçim kampanyalarında bir terslik mi vardı?

Eminim ki AKP içindeki çok sayıda insan iktidarın ayrıştırıcı söylemine karşıydı. Ve bunu dile de getirdiler. Onları dinleyen olmadı. Seçimi beka meselesi olarak göstermek büyük yanlıştı, çok büyütüldü bu konu. Olayın beka meselesi olmadığını onlar da biliyordu. AKP, istediği oyları yakalayamadıysa ekonomideki büyük bozulmadan dolayı yakalayamadı. Tüketimi artırdılar ama üretime destek vermediler. Tanzim satışlar gibi geçici çözümlerle halkın karşısına çıktılar. Erdoğan’ın da hatası oldu.

Erdoğan’ın nasıl hatası olduğunu düşünüyorsunuz?

Rehberi karga olanın meselesi… Erdoğan, etrafına ‘evet efendimcileri’ topladı. Kendisine itiraz edebilecek, olayları doğru düzgün sorgulayacak insanları etrafından uzaklaştırdı. Ben Turgut Özal’dan bilirim. O da kendi bildiğini yapardı ama kendi bildiğini yapmadan önce herkesi, her tür görüşü dinlerdi. Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan kendine itiraz edebilecek kapasitedeki insanları çevresinden uzaklaştırdı ama herkes de biliyor ki, gemi su almaya başladığında gemiyi ilk terk edecek olanlar o ‘evet efendimciler’. Sapasağlam kalanlar ise hep doğruyu söylemekten korkmayanlar, çekinmeyenler olacak.

İstanbul konusunda atılacak adım ne olmalı?

AKP ve Erdoğan ‘YSK beni kazandırmalı’ çabasına girmemeli. YSK, görevini hukuk kuralları içinde yapmalı. YSK, seçim sonuçlarını dürüst bir şekilde açıklamalı. Eğer bu sağlanmazsa ‘Cumhur İttifakı oyların yüzde 51,6’sını aldı, AKP Türkiye’de birinci parti’ diyen AKP, kendi seçmeninden tamamen uzaklaşır. Çünkü halk, doğruları görmek istiyor. Eğer YSK, dürüst bir şekilde, olana bitene açıklama getiremezse uluslararası camiada Türkiye’nin prestiji tamiri mümkün olmayan zarar görür.

Türkiye’nin ev ödevlerine mi dikkat çekmek istiyorsunuz?


YSK’nın dürüstçe açıklama yapmasının önünü açmak zorunda olan AKP, daha sonra uluslararası dünyaya güven mesajı vermeli. Yapısal reformlara yönelmeli. Herkes gördü ki, ‘Ekonomide iyi gidiyoruz’ açıklamaları sonuç vermiyor. Dünyaya yapısal anlamda nasıl reformlar üzerinde durulacağı iyi açıklanmalı. Uluslararası dünyayla iyi ilişki kurulmazsa Türkiye’nin kaybedeceklerini herkesin bilmesi gerekiyor. Yargı, temel haklar, ifade özgürlüğü konusunda ülkenin gündemi nedir? Dünya bunu görmek istiyor. (Kaynak: DW Türkçe)

AK Parti’nin İstanbul’da seçimin yenilenmesi başvurusu reddedildi


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.