Ekrem İmamoğlu, Aydın’daki bir FETÖ tutuklusu üzerinden kendisine yapılmak istenen kumpas ile ilgili suç duyurusunda bulundu.
Aydın 1. Ağır Ceza Mahkmesi’nde 14 Mayıs günü yapılan duruşmada ifade veren FETÖ sanığı Erkan Kararslan, kendisini cezaevinde ziyaret eden gazeteci Serkan Seyhan ile bazı bakanlara yakın kişilerin Ekrem İmamoğlu hakkında gerçek olmadığı halde FETÖ ile bağlantılı göstermesi durumunda serbest bırakalıcağının vaadedildiğini açıklamıştı.
Ekrem İmamoğu’nun avukatı Kemal Polat, İmamoğlu’na yönelik organize bir kumpas girişimi olduğunu belirterek savcılığa suç duyurusunda bulundu.
“İlk kumpas 2017 yılında başladı”
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmek üzere İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığa sunulan dilekçede, kumpas girişiminin 2017 yılında başladığı kaydedildi ve olay şu şekilde anlatıldı;
Ekrem İmamoğlu Beylikdüzü Belediye Başkanlığı yürüttüğü dönemde Erkan Karaarslan’ın FETÖ/PDY nedeniyle tutuklanmasından hemen sonra sözleşmesini fesetmiş, teminat mektubunu nakde çevirerek belediyeye gelir olarak kaydetmiş, ardından Kamu İhale Kurumu’na başvurarak Erkan Karaarslan’ın kamu ihalelerinden yasaklanmasını sağlamıştır. Erkan Karaarslan 2017 yılında müvekkilie cezaevinden gönderdiği mektupta, kendisine haksızlık yapıldığınından şikayet ederek sözleşme bedelinin ödenmesini talep etmiş, bu talebini dile getirirken kendisine Ekrem İmamoğlu’nu FETÖ ile bağlantılı gösteren ifade vermesi karşılığında serbest bırakılacağı taahhüdünde bulunulduğunu, müvekkile yönelik bir kumpas girişiminin söz konusu olduğunu ve eşinde bunun belgelerinin mevcut olduğunu bildirmiştir.
“Kumpası savcılığa bildirmesini söyledik”
Dilekçede İmamoğlu ve avukatlarının da söz konusu mektuba 18 Ağustos 2017 tarihinde cevap verdikleri belirtilerek şöyle denildi;
“Bahsettiği, ‘kumpas’ın varlığını gösteren belgeler olması halinde bunları Cumhuriyet Başsavcılığı’na bildirmesinin hukuk düzeninin kendisine yüklediği bir ödev olduğunu, bu baskıları kabul ederek müvekkile iftira atması halinde kendisi hakkında suç duyurusunda bulunacağımızı, bu mektup yoluyla müvekkil bir kumpasa çekilmek isteniyorsa bunun suç oluşturacağını, ayrıca kendisinin müvekkille hiçbir kişisel ilişkisi olmadığından bu tür özel mektup yoluyla iletişime geçmemesini ihtaren bildirmiştik.”
“2017’deki mektuptan sonra bazı CHP’li başkanlar görevden alındı”
Dilekçede söz konusu mektubun ardından 16 Aralık 2017 tarihinde İstanbul’da CHP’li bazı belediye başkanlarının görevden alındığı anımsatılarak şu ifadelere yer verildi; “O dönem bir grubun, CHP’li belediye başkanlarının görevden alınabilmesi için organize olarak girişimlerde bulunmuş, olabileceğine dair şüpheleri kuvvetlendirmiştir. İşbu şikayete konu olan ve medyaya yansımış bulunması nedeniyle öğrendiğimiz duruşma tutanağındaki beyanların yarattığı şüphe nedeniyle bu durumun varlığı etkin bir şekilde soruşturulmalıdır. Böylelikle varsa bir kumpas girişimi ortaya çıkarılarak önlenebilecektir”
“Bakanlar kim?”
Dilekçede, cezaevinde tutuklu bulunan Erkan Karaarslan’a kendisiyle iletişime geçen bakanların ve 18,19,20 ve 27 Mart 2019 tarihlerinde ziyarete gelenlerin kim oldukları ve aralarında hangi konuşmaların geçtiğinin sorulması talep edildi.
“FETÖ tutuklusuyla görüşen gazeteciye hangi makam izin verdi?”
Ayrıca sanık Erkan Karaarslan’ın ifadesinde geçen gazeteci Serkan Seyhan’ın ifadesine başvurularak aralarında bahsedildiği gibi bir konuşma geçip geçmediğinin geçti ise içeriğinin ne olduğunun, cezaevine hangi gerekçe ile ve hangi makamın izniyle girdiğinin sorulmasını talep edildi.
CHP Sözcüsü Faik Öztrak: Çıksın hangi bakanlarsa bunlar biziz diye açıklama yapsınlar
CHP Sözcüsü Faik Öztrak, “Atanmış içişleri bakanı kendini her şeyin yerine koyuyor. Görüyorum ki yarası olanlar var. Yarası olan gocunur. Bakanlar neyin içindeler, hangi devlette yaşıyoruz. Çıksın hangi bakanlarsa bunlar biziz diye açıklama yapsınlar. Biz diyoruz ki kendileri çıksın açıklasınlar” diye konuştu.
Faik Öztrak: Atama içişleri Bakanı yavuz hırsız ev sahibini bastırır taktikleriyle topa girmiş. Ben açıkladım, sanık olan bir vatandaş demiş ki benim Özlem Çerçioğlu ve Ekrem İmamoğlu’nu suçlamam için bir Aydınlı gazeteci cezaevine girmiş ondan sonra da dedik bu bakanlar çıksın kendini açıklasın. Daha kimse yok ama görüyorum ki yarası olanlar var. Yarası olan gocunur. Bakanlar neyin içindeler, hangi devlette yaşıyoruz. Çıksın hangi bakanlarsa bunlar biziz diye açıklama yapsınlar. Biz diyoruz ki kendileri çıksın açıklasınlar.