Babacan ile Davutoğlu görüştüler: Erken seçim iddiası!

Eski AKP Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ: Ahmet Davutoğlu ile Ali Babacan ile görüştü ama Babacan’ın ekibinde yer alanlardan bazılarının Davutoğlu ile çalışmak istemedi. Bir erken seçim yakında gündemimize girecek.

Babacan ile Davutoğlu görüştüler: Erken seçim iddiası!
Babacan ile Davutoğlu görüştüler: Erken seçim iddiası!

Davutoğlu – Babacan görüşmesinin Şubat ayında gerçekleştiğini belirten Özdağ, “Sayın Davutoğlu’na da, biz önde olalım siz bizim yardımcımız olun gibi teklifler yapıldığında da Sayın Davutoğlu, kesinlikle Türkiye’yi düşünerek böyle bir şey olabileceğini, neden olmasın dediğini ancak daha sonra Sayın Babacan’ı tenzih ederim ama bazılarının çalışmak istemedikleri arkadaşlar naklettiler.” dedi.

Davutoğlu’nun ekibinde yer alan Selçuk Özdağ’ın açıklamaları şöyle:


Millet AKP’de kalın demiyor

Davutoğlu emin adımlarla hedefine doğru yürüyor. Bu hedef, Türkiye’nin daha özgür daha müreffeh daha özgür olması, cumhuriyetini demokrasi ile taçlandırılması, hukuku adaletle buluşturması, devletini liyakatle ve ehliyetle ilgili çalışmaları devam ediyor. Manifestonun devamı olacak. Yarın Türkiye’nin fotoğrafını çekecek.

Gelecek tasavvuru ile de ilgili yarın ipucu verecek. Bundan sonra 3-4 ilde daha konuşması var. Ege, Marmara, Akdeniz ve Karadeniz’de konuşma yapmak istiyor. Yaz boyunca tamamlamak istiyor. Millet kendisini hangi yol haritasını çizdiyse, bu iki ay içerisinde de gideceği şehirlerde nasıl yol haritası çizecekse, bu istikamet doğrultusunda yürüyecek. Millet ne derse onu yapacağız ama millet AKP’de kalın demiyor. Millet önce AKP’de kalın diyordu artık demiyor.

AKP içinde kalacaklar mı?

Geçmişte ayrılanlar oldu, ne oldu, bugünde ayrılanlar olabilir, ne oldu, boş çuval ifadelerini doğru bulmuyorum. Eğer boş çuvalsa bu arkadaşlar, neden Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık, Genel Başkanlık yaptı bu arkadaşlar. Bence Türkiye’de artık AKP’nin söylemlerinde öğrendiğimiz kadar, bu söylemleri devam ettirecekler gibi ama ettirmezler ise, Türkiye’nin bütünlüğü noktasında çaba sarf ederler, adaleti meydana getirirlerse, bürokrasi de yeniden bir şekillenme meydana gelirse, dış politika düzelirse, ekonomide bir düzelme meydana gelirse, bugüne kadar bir adım atıldı mı, ben atılmayacağını düşünüyorum, atılmasından memnuniyet duyarız,

Biz makam ve mevki peşinde değiliz!

Biz makam ve mevki peşinde değiliz. Eğer olsaydı, Sayın Davutoğlu Başbakanlığı döneminde tavırlar koymazdı. Mesela, MKYK’da karar almıştık. Hiç kimsenin, birinci derecede akrabası olmayacaktı. 3 dönemi biten milletvekillerinin ya kızları ya oğulları ya şunlar ya bunlar milletvekili olmak için can atıyordu.

Davutoğlu bir karar almıştı. Siyasi etik, şeffaflık yasası çıkarmak istedi. Sayın Cumhurbaşkanının, sadece devletin açılışlarına katılmasını, partinin bir genel başkanı olduğunu, seçim çalışmaları yapacağını ve ayrıca 7 Haziran seçimlerinde yapılanları gördük. 40.9 ardından ise 81 ilin gezilmesi ve milletvekili listelerinde de istisnalar hariç akrabalarının olmaması sonucunda 49.5. Bunlarla ilgili Sayın Davutoğlu’nun çıkışları olmasaydı, tavır koymasaydı Başbakanlığa devam ederdi.

CHP ile birlikte hareket edelim

Türkiye’deki STK’lar güçlü olmalı ama siyasallaşmamalı, devleti ele geçirme çabasında olmamalı. Neden 50+1 getirildi. Yasa olmamasına rağmen MHP ile neden ittifak yapıldı. Yasa yoktu ama çıkarılmamıştı. Her partinin dokusunu neden bozduk. Neden partilerin özgül yapısını bozarak seçimlere giriyoruz ki. Neden böyle bir kamplaşmaya, kutuplaşmaya meydan verdik.


1 Kasım seçimlerine gidiyoruz. CHP ile koalisyon görüşmeleri yapıyoruz. CHP’ye kısa vadeli bir hükümet kuralım teklifi yapılmış. CHP bunu kabul etmemiş çünkü uzun yıllar muhalefet etmiş iki parti. Nasıl başarılı olacağız, başarılı olursa devam edelim denilmiş. MHP’ye yapılan 4 teklifte de, uzun vadeli, kısa vadeli, seçim ve azınlık hükümeti teklifi yapılmış, makes bulmamış. Erken seçim kararı alınmıştı.

Burada Sayın Davutoğlu’nu nasıl tasfiye etmişlerse aynı kişiler o listelere de müdahale etmişlerdir. Partide Sayın Cumhurbaşkanının bir ağırlığı var. Cumhurbaşkanı olduktan sonrada genel başkanlığı bırakmak istememiştir.

Burada yapılması gereken ya tam başkanlık, ya sembolik bir Cumhurbaşkanlığı olmalıydı. Bu sistem kavga ettirir. 15 Temmuz’dan sonra ben şunu söyledim partimizin ileri gelenlerine, bir darbe girişimi oldu, bu darbe girişiminin arkasında egemen güçler var. Gelin, CHP ile birlikte hareket edelim. Buyurun bu darbeyi her yönü ile araştıralım.

FLAŞ İDDİA: Erken seçim kapımızı çalacak!

Türkiye’de yeni parti neden konuşuluyor. Niçin? Bir ihtiyaç var ki konuşuluyor. Herkesin kurma hakkı var. Her milletvekili bizim için değerlidir. Eski yeni tüm yeni milletvekilleri ile görüşüyoruz. Bu noktada Sayın Davutoğlu etik değerlere önem veriyor. Türkiye’nin de yakın zamanda erken bir seçim kapısını çalacak gibi görünüyor.

Tekrar bir 16. seçim yaşamak istemiyoruz. Türkiye’de her seçim 2 milyara, 2 katrilyona mal oluyor. Aynı zamanda 3 ayımızı alıyor. Zaten biz kalkınmakta olan bir ülkeyiz. Yeni yeni kalkınan bir ülkeyiz. 17 yılda 16 seçim doğru değildir. Bütün milletvekilleri ile görüşüyoruz zamanı gelmeden etik değil.

Babacan ile görüşme sonrası Davutoğlu’na karşı rezerv gördük

İkisi de kıymetli, ahlaklı siyasetçiler. Ama bugün itibariyle yaklaşık 7-8 ay önceki görüşmeyi ifade etmek isterim kamuoyuna. Şubat ayında, Ali Babacan bey kendisi ile görüşmeye geldiğinde, ne yapmak istiyorsunuz diye sorduğunda onlar, “Türkiye ile ilgili böyle bir düşüncelerinin olduğunu”, siyaset arayışı içinde, bunu parti olarak söylemiyorum kesinlikle.

Sayın Davutoğlu’na da, biz önde olalım siz bizim yardımcımız olun gibi teklifler yapıldığında da Sayın Davutoğlu, kesinlikle Türkiye’yi düşünerek böyle bir şey olabileceğini, neden olmasın dediğini ancak daha sonra Sayın Babacan’ı tenzih ederim ama bazılarının çalışmak istemedikleri arkadaşlar naklettiler.


Bunlar sayın Davutoğlu ile beraber yürümek istemediklerini, birlikte hareket etmek istemedikleri ifade ettiler. Gördüğümüz kadarı ile okuduğumuz kadarı bir partileşme süreci başlattıklarını görüyoruz. Sayın Davutoğlu, burada bir hırsının olmadığını göstermek adına aynen 3 yıl önce Ak Parti kongresinde nasıl görevi bıraktıysa, bugünde aynı şekilde Türkiye’ye zarar vermemek adına peki demişti. Sonra bazılarının Sayın Davutoğlu’na karşı rezervlerini gördük.

KONDA: AKP’nin çekirdek seçmeni yüzde 27’ye düştü!


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 19 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. Ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.