Büyük deprem habercisi mi? Uzmanlardan peş peşe açıklamalar

İstanbul Silivri açıklarında meydana gelen 4.6 büyüklüğündeki depremin ardından artçı sarsıntılar devam ediyor. Uzmanlar peş peşe açıklama yaparak vatandaşları uyardı.

Dr. Oğuz Gündoğdu: Büyük depremi tetikleyecek!

Jeofizik Uzmanı Dr. Oğuz Gündoğdu yaşanan son depremler ile ilgili; “Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın da geçtiği bir bölge olduğu için, deprem oldukça tehlikeli. Gerçekleşmesi beklenen büyük İstanbul depremini tetikleyeceğini düşünüyorum” diye konuştu. Depremin fay hattının açık olduğunu gösterdiğini belirten Gündoğdu, depremin 5 kilometre derinliğinde geçtiğini kaydetti.

Prof. Dr. Ahmet Ercan: 15 gün içinde artçı depremler olacaktır

İstanbul’da meydana gelen depremle ilgili uzmanlar uyarılarda bulundu. Deprem uzmanı Prof. Dr. Ahmet Ercan, İstanbul Silivri’de meydana gelen depremle ilgili “Büyük depremi 2045’den önce beklemiyorum. Ancak büyük deprem olana kadar küçük depremleri görmemiz beklenen bu olaydır” dedi. Ercan, açıklamalarının devamında şu ifadeleri kullandı:


“Depremin 2045 yılılndan önce olacağını söylemiştim. Açıkladığımız depremlerden bir tanesi bugün oldu. O bölgedeki yer yapısı oldukça gevşek olduğu için deprem oldukça sarstı. Artçı depremle olacaktır. 4 şiddetine varana kadar 15 gün içinde depremler olacaktır. Ben diğer deprem bilimciler gibi heran bir deprem olabilir diyenlerden değilim. Benim kişisel beklentim şudur ki; çok daha büyük bir deprem benim için çok şaşırtıcı yani benim öyle bir beklentim yok. Biz bu tür depremleri gelecekte daha sıklıkla göreceğiz. 2045’e kadar olan zaman içinde şiddetler artarak devam edecektir.”

Kandilli Rasathanesi’nden Dr. Doğan Kalafat: Marmara’da 6-7 civarında deprem olabilir

Kandilli Rasathanesi Deprem İzleme Merkezi Müdürü Dr. Doğan Kalafat İstanbul’daki depremle ilgili yaptığı açıklamada, “Bu büyüklükteki bir deprem doğa üzerinde çok etkili değil. Büyük depremin ne zaman olacağını söyleyemeyiz. Bu depremden ders çıkarılmalı, bilinçli toplum olunmalı. Vatandaşlarımız depreme dayanıklı konutlarda oturmalı. Kuzey Anadolu fayı daha tehlikeli. Marmara’da 6-7 civarında deprem olabilir.” dedi.

Prof. Dr. Okan Tüysüz: Burası korkutan bir bölge!

İstanbul Teknik Üniversitesi Öğretim üyesi Prof. Dr. Okan Tüysüz İstanbul’da yaşanan depremle ilgili şu ifadelerini kullanıldı:

Depremin olduğu yer Orta Anadolu çukurluğu dediğimiz yer. Sığ olduğu için oldukça geniş bir alanda hissedilmesi olağan. Hassas bir bölge. İstanbul için büyük deprem olmasını beklediğimiz fayda olan bir deprem. Bir süre beklemek lazım..

Genellikle arkasından biraz daha küçük depremler olup sönümlenmesi gerekir. Burası korkutan bir bölge. Çok fazla büyük bir deprem işaretçisi olarak değerlendirmek mümkün değil. Sadece bu fayın aktif olduğunu gösteren bir olay. Bir süre daha bekleyip bu depremlerin nereye doğru seyrettiğini görmek lazım.

Olağan koşullarda bunun arkasından artçıların gelmesi gerekir. 4.7’lik deprem olağan koşullarda hasar yaratacak bir deprem değil… 99 depreminde bu tür küçükten başlayıp giderek büyüyen bir deprem serisine rastlamadık.

Öncü ve artçı sarsıntılar:

istanbul silivri deprem son depremler artçılar öncüler
Kaynak: Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi – Son Depremler

Prof. Dr. Şükrü Ersoy: Büyük depremin ayak sesleri!

Yıldız Teknik Üniversitesi’nden Prof Dr. Şükrü Ersoy şu açıklamayı yaptı:

Bu tabi gelecek büyük Marmara depreminin ayak sesleri olarak kabul edilebilir. 4’ü geçen her depremde çevre illerin bunu hissetmesi çok normal. Bu deprem de öyle 4,7. Ama bu yer kabuğunu kırabilecek bir enerjiye sahip değil. Öncü müdür değil midir bunu bilme şansımız yok.  Ben şunu öneriyorum. Yakın hissedenler; bir süre sokakta hava almalarında fayda görüyorum. Ama bundan büyük deprem bekleniyor anlamı çıkmasın.

Gördüğünüz gibi Marmara denizi dinamik, hareketli bir yer. Eninde sonunda beklenen büyük deprem de gelecektir mutlaka. Gördüğümüz gibi Marmara Denizi çok dinamik ve hareketli bir yer eninde sonunda beklenen deprem de gelecektir. Deprem ne kadar sığsa çevrede daha çok hissedilir. Sığ bir depremin sarsıntısını insanlar daha çok hissetmiştir.


Depremin artçıları mutlaka olacaktır. Daha büyüğü olabilir demek çok spekülatif bunu bilme şansımız yok. Türkiye bir deprem bölgesidir ve ülkede her ay 2 bin deprem oluyor. Bu da onlardan birtanesi bizi korkutan Marmara hem nüfus olarak hem de yapı olarak kalabalık bir bölge. Büyük deprem de beklendiği için kaygılarımız bundan kaynaklanıyor.

Prof. Dr. Orhan Tatar: İstanbul’un güneyinde büyük deprem tehlikesi

Cumhuriyet Üniversitesi’nden Prof. Dr. Orhan Tatar’ın açıklaması:

Bu depremden önce saat 06:21’de bir deprem daha oldu. Bu depremler 17 Ağustos’tan sonra özellikle gelecekte beklediğimiz büyük İstanbul depreminin üzerinde olduğu fay hattındaki depremler. Olası İstanbul depremi 130 kilometrelik bir fay kırığı üzerinde olması bekleniyor. İstanbul’un güneyinde gelecekte büyük bir deprem beklentisi var.

Bugünkü olan depremler de fay sistemi üzerinde meydana gelen depremler. Orta Marmara çukuru diye adlandırdığımız yerde meydana gelen bir deprem. Onun biraz daha doğusunda da bu sabah bir deprem meydana geldi.

Bu depremlerin büyüklüğüne baktığınızda yer kabuğunu kıracak bir deprem değil. En az 6.2’nin üzerinde olması gerekir. Ancak bu depremlerin olması önemli. Birkaç ay öncede güney Marmara’da yine Çınarcık’ta bir takım depremler olmuştu. Sürekli Marmara Denizi’nin içerisinde değişik büyüklükte depremler meydana geliyor.

Prof. Dr. Süleyman Pampal: Büyük İstanbul depremi, Avrupa Yakası’nın kıyı kesmi başta Silivri olmak üzere yaşayacak

Gazi Üniversitesi’nden Prof. Dr. Süleyman Pampal’ın açıklaması:

İstanbul’u 17 Ağustos’tan beri konuşuyoruz ve oldukça da ayrıntılı çalışmalar sonucu çok da gelişme kaydedildi. Marmara’nın altındaki Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın tüm ayrıntılarını biliyoruz. O nedenle de oldukça isabetli konuşmalar söz konusu. Marmara’da söylediğimiz gibi çalışmalar şunu gösterdi ki 4.6’lık depremin meydana geldiği yer bizi korkutan bir bölge. 17 Ağustos’ta kırılan kısım.

Silivri’nin güneyinde kırılmamış bir kesim var. Bu 50-70 km arasında uzunluğu olan bir parça olarak öngörülüyor. Burası kırılırsa 7’den büyük bir depremi özellikle Avrupa Yakası’nın kıyı kesmi başta Silivri olmak üzere yaşayacak. Bu depremin üs merkezi kıyıya oldukça yakın. Fay parçası tamamen kırılmasın ve 7’den büyük bir depremi yaşamayalım desek de önümüzdeki dönemde yaşayacağız. Bu bölgede kırılmamış parçanın beklemekte olduğu bu hareketlerin bu kesimde olması bir miktar korkutucu olduğunu belirtmek istiyorum.

Prof. Dr. Ziyadin Çakır: Son deprem, fay üzerinde gerilim değişimine neden olmuştur

İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Ziyadin Çakır’ın açıklaması şöyle:


Mutlaka bu fay üzerinde gerilim değişimine neden olmuştur. Ama bu iyi yönde mi olmuştur, bunu söylemek zor. Bu depremin yeri kritik bir yer. Marmara depreminde kırılmasını beklediğimiz fay segmentinin üzerinde sayılır. Deprem kırılması beklenen fay zone içerisinde… Tetikleyebilir ihtimal dahlinde. Bir depremin öncü olduğunu söylemek mümkün değil.

İstanbul’da 4.6 büyüklüğünde deprem: Artçılar devam ediyor


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.