Kandilli Rasathanesi Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener, “Enerji birikiyor ve çıkacak. Bir sona doğru yaklaşıyoruz ama bu sonun ne zaman geleceğini bilmiyoruz. Beklenen depremler 7 büyüklüğü ve üzerinde olacak” dedi. Canlı yayında yapılan açıklama sırasında da deprem meydana geldi.
Kandilli Rasathanesi’nden Prof. Dr. Haluk Özener depremle ilgili canlı yayında açıklama yaparken bir deprem daha oldu. Yine Kandilli’nin geçtiği verilere göre 3.4 büyüklüğünde bir sarsıntı meydana geldi.
Prof. Dr. Haluk Özener’in açıklamasından öne çıkanlar:
Son 30 yıldaki 4 ve 4.5’luk depremlere bakarsak daha çok doğu ve batı segmentinde olduğunu görüyoruz. Orta segment 1766 depreminin olduğu yer. 200’ün üzerinde deprem kaydettik dünden bu yana. Son 4 depreme dikkatinizi çekmek istiyorum.
5.7 ve artçıların olduğu yer ana fayın kuzeyinde olan depremler. Bundan sonra olan bazı depremlere baktığımızda artçı şokların güneye doğru ilerlediğini görüyoruz. Dolayısıyla Kandilli olarak burada yapmamız gereken artçı şokları izlemek ve gelişimini takip etmek.
“Bir sona doğru yaklaşıyoruz”
Depremin kaç büyüklüğünde olacağı ve ne zaman olacağı veya olmayacağı konusu halk önünde tartışılmamalı. Enerji birikiyor ve bu enerji çıkacak. Bir sona doğru yaklaşıyoruz ama ne zaman olacağını bilmemiz mümkün değil. Şu saatte olacak şu gün olacak gibi konuları vatandaşlarımız gündeminden çıkarıp deprem bilincinde yaşaması gerekiyor. Git gide o sona yaklaştığımızı söyleyebilirim ama zaman vermemiz mümkün değil.
Dün olan deprem 5.7 yine kuzeyde oldu ondan sonra olan artçıların biri ana fayda diğeri kuzeyde olan deprem. 7 gün 24 saat deprem aktivitesini izliyoruz. Bu depremlerin ne tarafa doğru hareket ettiğini de takip ediyoruz. Herhangi bir ekstra bir durum olduğu zaman örneğin ana faya yaklaşması gibi.
450 tane gözlem istasyonumuz var. Çok farklı gözlem teknikleri var. Sadece sismoloji gözlemleri yapmıyoruz. Dolayısıyla Kandilli Rasathanesi, 7 gün 24 saat gözlem yapan son teknolojik imkanları kullanan Türkiye’deki nadir hatta tek olacak bir kurumdur. 250 farklı teknikle gözlem yapıyoruz. Herkesin üstüne düşen yapmalı. Deprem gerçeğini her zaman aklımızın bir köşesinde tutmamız gerekiyor. Herkesin alabileceği önlemler var.
“Depremin zamanını bilmemiz mümkün değil”
Depremleri takip ediyoruz. Deprem aktivitelerin nereye doğru kaydığını ve ne ifade ettiğini çok yakından takip ediyoruz. Öncelikle Türkiye’nin deprem ülkesi olduğunu kabul etmemiz lazım. Bu gerçeği kabul ederken psikolojimizi de bozmamız gerekiyor. Bilemediğimiz tek şey depremin zamanı.
Özellikle Marmara için de bir çok bilim insanı 1999 depreminin ardından bir sonraki depremin Marmara’da gerçekleşeceği. Depremin kaç büyüklüğünde olacağı ve ne zaman olacağı veya olmayacağı konusu halk önünde tartışılmamalı.
“Enerji birikiyor ve çıkacak. Bir sonra doğru yaklaşıyoruz!”
Enerji birikiyor ve çıkacak. Bir sona doğru yaklaşıyoruz ama ne zaman olacağını bilmemiz mümkün değil. Şu saatte olacak şu gün olacak gibi konuları vatandaşlarımız gündeminden çıkarıp deprem bilincinde yaşaması gerekiyor. Git gide o sona yaklaştığımızı söyleyebilirim ama zaman vermemiz mümkün değil.
“Beklenen depremler 7 büyüklüğü ve üzerinde olacak”
Marmara’da olacak depremlerin 7 ve üzerinde olacağı bilimsel bir gerçek. 5.7’lik bir deprem oldu Marmara’da tehlike yok demek pek gerçekçi değil. Keşke o kadar kolay olsa. Keşke hiç deprem olmayacak olsa. 7 gün 24 saat gözlem yapmanız lazım. Türkiye’de çok farklı kaynaklar var. Marmara’da yaklaşık 15 sene önce deniz tabanı gözlem evini kurduk. Marmara’nın içinde 15 tane deniz tabanı gözlem istasyonumuz var.