MHP’lilerden Nagehan Alçı’ya: Bu kadar ihanet ve alçaklık yeter!

MHP’nin yayın organı olarak bilinen Türkgün gazetesi yazarları, Nagehan Alçı’nın “katil devlet” çıkışına çok sert tepki gösterdi: “Bu kadar ihanet, bu kadar alçaklık yeter! Millet sarhoş ekrana çıkan kocasından kurtuldu, sırada kendisi var. FETÖ’den PKK’ya her yere savrulan, Marksist solla zulmün sembolü olmuş liberal dünya görüşü arasında gidip gelen Nagehan Alçı.”

AKP’ye verdiği destekle bilinen Habertürk yazarı Nagehan Alçı’nın, Habertürk TV’de söyledikleri tartışmalara neden olmuştu. Nagehan Alçı, canlı yayında Türkiye Cumhuriyeti’ne “katil devlet” demişti. Bunun üzerine Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ersan Şen, devlete “katil” denilemeyeceğini, bunun dünyada örneğinin olmadığını, fakat devleti yönetenlerin yaptıkları suçlardan ötürü yargılanabileceğini ifade etmişti.

Alçı’nın Türkiye Cumhuriyeti’ne “katil devlet” demeye devam etmesi ve 1990’lı yıllar ile 12 Eylül darbesini örnek vermesi üzerine, bu kez de Ersan Şen, gelecekte birilerinin de 2019 yılı için “katil devlet” benzetmesi yapabileceğini ifade etmişti.


Nagehan Alçı, “katil devlet” tartışmasını dünkü “Devlet kutsal bir kavram değildir, vatan kutsaldır” başlıklı yazısıyla sürdürmüştü.

MHP’nin gazetesi Türkgün’ün yazarları Nagehan Alçı’nın “katil devlet” çıkışına çok sert tepki gösterdi.

MHP türkgün yazarlardan Nagehan Alçı çok sert tepki

“FETÖ’den PKK’ya her savrulan…”

Türkgün gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Orhan Karataş, “Devlet, ebed müddettir” başlıklı yazısında, “Devleti katil ilan edip milleti ayırmak, sonra da dönüp vatana sahip çıkmak, aklımızla alay etmektir. Devlet olmazsa ne vatan olur, ne millet kalır. Devleti katil olmakla suçlarsanız, vatanı hedef alır, milleti yok edersiniz. Onun için devlet, ebed müddettir” ifadelerini kullandı.

Orhan Karataş, Alçı’yı şu sözlerle hedef aldı: “Bir tarafta örümcek tutmuş çağ dışı zihniyetli, terörist sevici, terör borazanı, milli olan her şeye düşman, haddini bilmeyen, hukuken mahkûm edilmiş ve bozuk sicili ile CHP İl Başkanlığına layık görülmüş Canan Kaftancıoğlu, diğer tarafta hiçbir ilkesi ve kıblesi bulunmayan, FETÖ’den PKK’ya her yere savrulan, Marksist solla zulmün sembolü olmuş liberal dünya görüşü arasında gidip gelen Nagehan Alçı. Aslında yok birbirlerinden farkları. Her ikisi de devletle ve milletle sorunlu. Her ikisinin de görevi zihin bulandırmak, ikilik çıkarmak, fitne yaymak, milli ve manevi değerlerin içini boşaltmak ve fırsatını bulunca da devlete saldırmak. Farklı kompartımanlarda görünüyorlar, ama aynı yere yolculuk ediyor, aynı şeyi hedefliyorlar. Her ikisi için asıl hedef, devletin varlığıdır. ‘Katil devlet’ diyerek, bu ülkenin temellerine saldırıyorlar.”

“Bu kadar ihanet, bu kadar alçaklık yeter!”

MHP Lideri Devlet Bahçeli’ye yakın isimlerden Türkgün gazetesi yazarı Yıldıray Çiçek, “Bu ihanet kusan şirret kadını artık susturun!” başlıklı yazısında, “Karı-koca sürekli sözde Kürdistan’ın kurulmasının hikmetlerinden bahsederler, toprak parçalarını kafalarına göre Barzani’ye, PKK’ya pay ederler ama mesele Yunanistan işgali altında bulunan adalar olunca, ‘18 keçinin otladığı kaya parçası için savaşa mı girelim?’ derler… Nagehan Alçı hep “Kürdistan yollarında, Habur’dayım. Fonda Ahmet Kaya…” anlayışında yola çıkan biridir.


Nagehan Alçı’nın daha yolun başında ‘Bizim askerlerin eşleri ve sevgilileri de güneydoğu’daki gaziler için marif takvimine soyunsun!’ şeklinde twit atma alçaklığını sergilemesi bile bunların nasıl bir iğrenç düşünceli aile olduğunu göstermektedir” ifadelerini kullandı.

“Bu şirret kadının en son gündem olduğu konuda Türk devletinin terörle mücadelesine yönelik devleti suçlayıcısı ‘katil devlet’ ifadesi olmuştur” diyen Çiçek yazısını şöyle sonlandırdı:

“Türk medyasının bir Nagehan Alçı problemi vardır. Bu saatten sonra onu ekranlara çıkarıp kim ihanetleri için kullanırsa en büyük şerefsiz, haysiyetsiz de o kişi olacaktır. Bu kadar ihanet, bu kadar alçaklık yeter!”

“Millet sarhoş ekrana çıkan kocasından kurtuldu, sırada kendisi var.”

Türkgün gazetesi yazarı Mustafa Önder ise “Her kalıba uyan cıvık” başlıklı yazısında, “Defalarca yazdık, ‘dişi bir şirreti’ susturamadılar gitti… Arsız, hadsiz, ukalâ, görgüsüz ve sahibinin sesi… AKP’nin, Cumhur ittifakının nimetleriyle beslenen bir yılan… ‘Demokrasi ve hürriyet’ yalanıyla döşediği dinamitlerin haddi hesabı yok… Ama hâlâ yazdırıyor ve konuşturuyorlar! Neyin nesi, hangi ellerin piyonudur ki susturulmuyor… Susturulmadıkça da küstahlaşıyor…” ifadeleri kullandı.

“Millet sarhoş ekrana çıkan kocasından kurtuldu, sırada kendisi var…” diyen Önder yazısını şöyle sonlandırdı:


“Nasılsa cesur bir Türk savcısı çıkacaktır… Ama asıl mesele Habertürk’ün hâli… Bile bile intihar ediyor!”

Nagehan Alçı’nın “katil devlet” sözleri hakkında suç duyurusu


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 19 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. Ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.