Gerçeği unutturup cehalete inandırmak için delilerin körlere yol gösterdiği ülkenin hikayesi…
Bir körler ülkesi var. Bu ülkedeki körlerin gözleri değil, zihinleri kör. Kendilerine yürüyecek yol bulmaktan acizler. Çünkü öğrenmeye niyetleri yok. Niyetlenir gibi olanlar da alışkanlıklarını bırakmama ve menfaatlerden yoksun kalmama adına hızlıca yollarını karanlığa doğru çevirirler.
Zaten halihazırda işlerini kolaylaştırıp onlara nasıl düşünmeleri gerektiğini gösteren deliler de var. Binmişler delilerin arabalarına cahilliğin merkezine yolculuk ediyorlar.
Öyle bir cahillik ki bu; körler, tarihe kazınmış gerçekleri inkar edecek ve lanetleyecek duruma gelmiş. İşin daha kötü tarafı bunlara dur diyebilecek güçte olup da parmağını kımıldatmayanlar; kral ve kadılar…
Bir de her şeyi olduğu gibi görenler var. Gerçeğin varlığını görmüş olanlar. Artık ne kör gibi davranabilirler, ne de bir delinin peşine takılabilirler. Belki güçleri yetmez, belki sesleri çok çıkmaz ama yine de körleri uyarıp delilere isyan edebilirler.
Ancak atlanılan bir detay var. Deliler kime hizmet ediyor? Onlar da kralın kulu değil mi nihayetinde? Üstelik körleri uçurumun kenarına getiren yollardan yürürlerken ne kralla ne de kadılarla hiçbir zaman ters düşmüyorlar.
Deliler krala çalışıyor anlayacağınız
Kralın kulu çok. Denizde balık gibi. Masallarına inanılması için gerçek nedir unutmaları gerekli. İşte bu noktada deliler devreye giriyor. Zihin körlüğü yeşerten cehalet tohumları serpiştiriyorlar ortalığa önce. Sonra da bol bol gübreliyorlar tohumları, ağızlarından çıkan her bir kelimeyle.
Hani bir de görenler olmasa, kralın keyfine diyecek yok. Yine de problem sayılmazlar.
Sonuçta onları ıslah etmekle görevli kadılar var. Hani şu delileri durdurmak için parmağını bile kımıldatmayanlar…
Derken işler karışıyor
Bir yandan yaşlanıp diğer yandan güçsüzleşen kralın hesabını yapmamış olduğu gün gelip çatıyor. Delilerin yaydığı zehir, körlerle görenleri düşman edecek seviyeye ulaşıyor.
Kral, karalar bağlamaya başlıyor. Elinde hala bir asa var. Amma velakin iki ucu boklu bir asa. Delileri durdurmazsa, görenler ayaklanacak. Durdurmaya kalksa, körler gerçekleri görmeye başlayacak ve görenler çoğalacak.
Hikayenin sonunda ne olacak diye merak mı ediyorsunuz? Emin olun bunu henüz kimse bilmiyor. Hatta kralın kendisi bile!