Sözcü Gazetesi yazarı Yılmaz Özdil, gazetesinin başyazarı Rahmi Turan’ın gündemi karıştıran “Saraya giden isim Muharrem İnce’ydi” iddialarına ilişkin hem Kılıçdaroğlu’nu hem de gazetesi Sözcü’yü eleştirdi.
Yılmaz Özdil, Kılıçdaroğlu’na yönelik, “Chp’yi bu zihniyet yönetirken, Chp’ye zarar vermek için Akp’ye gerek var mı? Kılıçdaroğlu, Saray’a giden Chp’li yazısını doğruluyor, isim vermek istemiyorum diyor… Yok öyle!” ifadelerini kullanırken, “Sözcü gazetesi, kurultay hesaplarına alet olmadan, Saray’a giden Chp’linin ismini açıklamak zorundadır” diye belirtti.
Yılmaz Özdil’in yazısının bir kısmı şöyle:
Sözcü başyazarı Rahmi Turan, Chp’nin bilindik isimlerinden birinin saraya çıktığını, asrın liderimizle görüştüğünü, asrın liderimizin de kendisine “Türkiye’nin güvenliği için senin Chp genel başkanı olman gerekir, düşün, karar ver, ben sana yardımcı olurum” dediğini yazdı.
Kılıçdaroğlu, Rahmi Turan’ı doğruladı.
“Doğru ama, isim vermek istemiyorum” dedi.
Ayrıca… “Chp’yi nasıl dağıtırız diye çalışan ekipler var, defalarca söyledim, adamlar tutuldu, paralar verildi, biz bunları gayet iyi biliyoruz, Erdoğan’ın Chp’yi dağıtmak için devletin en kilit noktalarındaki kişileri devreye soktuğunu biliyorum” dedi.
İyi güzel de…
Atatürkçü ve yurtsever kimliğiyle tanınan Chp’lileri partiden kovarken… “Kefere Kemal” diyenleri, yetmez ama evet diyenleri, aslında Chp’li değilim diyenleri, Chp’ye geçerek partimi değiştirdim ama çizgimi değiştirmedim diyenleri, ulusalcılar Chp’den giderse Chp güçlenir diyenleri, altı ok’un sorunlu olduğunu söyleyenleri, özerklik modeli önerenleri, Türk milleti yerine Türkiyeli denmesi gerektiğini anlatanları Chp’de kim milletvekili yaptı?
Tayyip Erdoğan mı?
Chp’yi yuvası olarak benimseyenleri, çocukluğundan beri Chp için mücadele verenleri kapının önüne koyarken, en sevilen, en çalışkan, en başarılı Chp milletvekillerini, milletvekili listesinden silerken… Pkk avukatlığı yapanları, Anayasal vatandaşlık tanımı değiştirilmeli diyenleri, tekke ve zaviyelerin yeniden açılmasını önerenleri, said-i nursi şakşakçılarını, feto’ya saygılar sunmamızı isteyenleri, Kıbrıs’a Rum gözlüğüyle bakanları, Hdp’ye oy isteyenleri, 1915 olaylarını soykırım olarak nitelendirenleri, Atatürk posterine tahammül edemeyenleri, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” diyemeyen ikinci cumhuriyetçileri, Chp’ye kim monte etti?
Devletin kilit noktaları mı?
★
Kadınlara seçme ve seçilme hakkını sağlayan, Türkiye’nin kurucu partisiyken… Kadınları parti yönetiminden uzaklaştırarak, bıyıklı siyasal dincileri kadın kontenjanından parti yönetimine sokan kim?
Chp’yi dağıtmak için parayla adam tutanlar mı?
★
Chp’ye oy veren insanlar, Atatürk Türkiyesi ve devrimlerini korumak için çırpınırken… 27 yaşına kadar Türkiye’ye ayak bile basmamış olan, Arap kültürüyle büyümüş, Arap okullarında yetişmiş ekmeleddin efendiyi, memlekette adam kalmamış gibi teee Mısır’dan getirip, Chp’nin cumhurbaşkanı adayı olarak dayatan, Mustafa Kemal Atatürk’ün koltuğuna aday gösteren kim?
Saray mı?
★
Chp’yi bu zihniyet yönetirken, Chp’ye zarar vermek için Akp’ye gerek var mı?
★
Kılıçdaroğlu, Saray’a giden Chp’li yazısını doğruluyor, isim vermek istemiyorum diyor…
Yok öyle!
O kişiyi bildiği halde disipline vermemesi, partiden atmaması, partide barındırması, suçtur. Parti suçudur.
★
Hem bu ismi açıklamayacaksınız.
Hem parti içinde tutacaksınız.
Hem de, kurultayda Kılıçdaroğlu’nun karşısına rakip olarak çıkacak her adaya, Saray’ın adamı diyeceksiniz öyle mi?
★
Parti yönetimi değişmeli diyen herkese “Chp’yi dağıtmak için saraydan para almış” damgası yapıştıracaksınız öyle mi? (Yazının devamı)