ABD ile İran karşı karşıya: Kasım Süleymani neden öldürüldü?

İran Devrim Muhafızları Ordusu’na (DMO) bağlı Kudüs Gücü Komutanı General Kasım Süleymani ABD Başkanı Donald Trump’ın talimatı ile düzenlenen operasyonda öldürüldü.

ABD ile İran karşı karşıya: Kasım Süleymani neden öldürüldü?

Pentagon’dan yapılan yazılı açıklamada, “ABD ordusu, Başkan’ın talimatı ile, ABD tarafından yabancı terör örgütü olarak tanınan İran Devrim Muhafızları Ordusu Kudüs Gücü’nün Komutanı Kasım Süleymani’yi öldürerek (bölgedeki) ABD personelini korumak için kararlı ve savunma amaçlı bir adım atmıştır.” ifadeleri kullanıldı.

Öte yandan Amerikalı yetkililer, Irak’ta bulunan tüm Amerikalı vatandaşların ülkeyi derhal terk etmeleri çağrısında bulundu.


Süleymani ve Kudüs Gücü’nün yüzlerce Amerikalının öldürülmesinden sorumlu olduğu ifade edilen açıklamada, “General Süleymani aktif olarak Irak ve bölgedeki Amerikan diplomat ve askerlerine yönelik saldırı planı yapıyordu.” saptaması dikkati çekti.

Nasıl bu noktaya gelindi? Neler yaşandı?

Amerikan üssüne roketli saldırı

27 Aralık 2019: Irak’ın Kerkük kentinde Halk Seferberlik Güçleri (Haşd el-Şaabi-Haşdi Şabi) tarafından bir Amerikan üssüne düzenlenen roketli saldırıda bir ABD’li sözleşmeli müteahhit ölürken, altı ABD askeri de yaralandı. ABD, Haşdi Şabi’den hesap soracağını açıkladı.

ABD’den Haşdi Şaabi misillemesi

29 Aralık 2019: ABD intikam amacıyla Haşd el-Şaabi’nin ve Hizbullah Tugayları’nın (Kata’ib Hizbullah) Irak ve Suriye’deki silah depolarını, komuta ve kontrol merkezlerini vurdu. Pentagon’un hava saldırıları sonucu en az 25 savaşçı yaşamını yitirirken, 55’ten fazla kişi de yaralandı.

Bağdat’ta ABD Büyükelçiliği basıldı

31 Aralık 2019: ABD’nin Hizbullah Tugayları’na yönelik saldırıları sonrası Haşd el-Şaabi destekçileri Irak’ın başkenti Bağdat’ta yüksek güvenlikli Yeşil Bölgesi’ndeki ABD Büyükelçiliği’ni bastı.

Büyükelçi Matthew H. Tueller ve elçilik personeli güvenlik kaygıları nedeniyle tahliye edildi. Eylemcilerin arasında Haşd el-Şaabi komutanları da vardı. Eylemciler büyükelçilik yerleşkesini çevreleyen demir parmaklıklara Haşd el-Şaabi ve Hizbullah Tugayları bayrakları astı, duvarına spreyle “Halk adına kapatılmıştır” yazdı.

Trump tehdit etti

1 Ocak 2020: ABD Başkanı Trump elçiliğin basılmasından İran’ı sorumlu tuttu ve Tahran ile Haşd el-Şaabi’yi açıkça tehdit etti. Irak Cumhurbaşkanı Behram Salih’in geri çekilin çağrısı sonrasında eylemciler ikinci gün elçiliğin etrafından geri çekildi.

Kasım Süleymani öldürüldü

3 Ocak 2020: İran Devrim Muhafızları’na bağlı Kudüs Gücü’nün seçkin komutanlarından General Kasım Süleymani, Haşd el-Şaabi ve Irak Hizbullahı’nın liderlerinden Ebu Mehdi el-Mühendis ABD’nin füze saldırısında öldürüldü. Her iki isim de on kişilik koruma ekibiyle birlikte iki araçla Bağdat Havalimanı’ndan şehir merkezine doğru hareket halindeyken saldırıya uğradı.

Pentagon’un açıklamasında şunlar kaydedildi:

“Süleymani Irak ve Amerikan vatandaşlarının ölmesine ve yaralanmasına yol açan 27 Aralık’taki saldırı dahil son birkaç ay boyunca Irak’taki koalisyon üslerine düzenlenen saldırıları azmettirmişti. General Süleymani, bu hafta ABD’nin Bağdat’taki Büyükelçiliğine yönelik saldırıları da onaylamıştı. Bu saldırı İran’ın gelecekteki saldırılarını caydırma amacıyla düzenlendi. ABD, dünyadaki vatandaşlarımızı ve menfaatlerimizi korumak için gerekli tüm adımları atacaktır.”

Trump’tan bayraklı mesaj

Florida’da tatilde bulunan ABD Başkanı Trump ise Süleymani’nin öldürülmesine ilişkin herhangi bir açıklama yapmazken, Twitter hesabından Amerikan bayrağını paylaşmakla yetindi.

Saldırıda 7 kişi öldürüldü

Amerikan AP haber ajansına konuşan Iraklı üst düzey yetkililer ise saldırıda Süleymani’nin yanı sıra Irak’taki Şii milis grubu Haşdi Şabi’nin Komutan Yardımcısı Mehdi el-Mühendis ve örgütün havalimanı protokol görevlisi Muhammed Rıza dahil 7 kişinin hayatını kaybettiğini bildirdi.

Kasım Süleymani drone saldırısıyla öldürüldü

Iraklı yetkililer, el-Mühendis’in Bağdat Havaalanına Süleymani’yi karşılamak için bir konvoyla geldiğini ve saldırının ise havaalanının kargo kısmına İranlı komutanın karşılandığı yerde yapıldığını kaydetti.

İsimlerinin açıklanmasını istemeyen yetkililer, Süleymani’nin cesedinin paramparça olduğunu ancak İranlı generalin yüzüğünden tespit edildiğini belirtti.

Ruhani: İran ve bölgenin özgür ulusları, bu korkunç suçun intikamını alacaktır

İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, Devrim Muhafızları Ordusu’na bağlı Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani’nin ABD saldırısında öldürülmesiyle ilgili, “İran ve bölgenin özgür ulusları, ABD’nin işlediği bu korkunç suçun intikamını kuşkusuz alacaktır.” ifadelerini kullandı.

Ruhani

Ruhani, Süleymani ve Haşdi Şabi Başkan Yardımcısı Ebu Mehdi el-Mühendis’in Bağdat’ta ABD saldırısında öldürülmesine ilişkin başsağlığı mesajı yayımladı.

Saldırıyı, “zalimce ve korkakça” olarak niteleyen Ruhani, “İnsanlık dışı gaddarlıklarıyla uluslararası hukukun en temel kaidelerini ayaklar altına alan bu işgalci rejim, bu ülkenin utanç dolu sayfalarına başka bir leke daha ekledi.” yorumunu yaptı.

Ruhani, İran milletine, Devrim Muhafızları Ordusu’na ve saldırıda hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı dileyerek, Süleymani’nin ölümünün İran’ın ABD ile mücadelesindeki kararlılığını etkilemeyeceğini belirtti.


Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, “İran ve bölgenin özgür ulusları, ABD’nin işlediği bu korkunç suçun intikamını kuşkusuz alacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.
ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), Süleymani ve Mühendis’in, Bağdat Havalimanına düzenlenen saldırıda öldürüldüğünü duyurmuştu.

İran lideri Ayetullah Ali Hamaney, olayın ardından yaptığı açıklamada, “Onun gidişiyle, onun yaptığı iş durdurulmayacak ve yolu kapanmayacak. Suçluları acı bir intikam bekliyor.” tespitinde bulunmuştu.

Hamaney: Suçluları acı bir intikam bekliyor

İran’ın dini lideri Ali Hamaney, Kasım Süleymani’nin ABD saldırısında öldürülmesine ilişkin yaptığı açıklamada, “Suçluları acı bir intikam bekliyor” dedi. Hamaney ayrıca Suleymani için İran’da üç günlük ulusal yas ilan etti.

İran Dışişleri Bakanı Zarif: ABD’nin eylemi bir uluslararası terörizmdir

İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif de suikaste ilişkin, “ABD, haydutça maceracılığının tüm sonuçlarından sorumlu olacaktır.” uyarısında bulundu.

Kasım Süleymani’nin IŞİD, El Kaide ve Nusra gibi bölgedeki terör örgütleri ile mücadelenin en etkin güçlerinden olduğunu ifade eden Zarif, ABD’nin eylemini “uluslararası terörizm” şeklinde nitelendirdi.

İranlı generale yönelik suikasti “çok tehlikeli ve aptalca” olarak yorumlayan Zarif, “ABD, haydutça maceracılığının tüm sonuçlarından sorumlu olacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.

İran Devrim Muhafızları Ordusu komutanlarından Muhsin Rızai de saldırıya tepki göstererek Süleymani’nin intikamını alacaklarını kaydetti.

Bağdat’ta sevinç gösterileri

İranlı komutanın öldürülmesi haberinin Irak’ta duyulmasının ardından başkent Bağdat’ın Tahrir Meydanı’nda bir grup, sevinç gösterisi yaptı. Irak bayrağı taşıyan bir grup gösterici, Süleymani’nin öldürülmesine karşı sloganlar eşliğinde sevinç gösterisi düzenledi.

ABD Dışişleri Bakanı Pompeo: Iraklılar özgürlük için sokaklarda dans ediyor

ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Süleymani’nin öldürülmesine ilişkin ilk tepkisinde Twitter hesabından Iraklıların sokaktaki sevinç gösterilerini paylaştı. Pompeo, “Iraklılar özgürlük için sokaklarda dans ediyor ve General Süleymani’nin artık olmadığına şükrediyorlar.” ifadesini kullandı.

ABD senatörleri: Saldırı Kongre’ye haber verilmeden yapıldı

Hava saldırısının Pentagon tarafından onaylanmasının ardından bazı senatörler de Twitter’dan açıklama yaptı.

Trump yönetiminin söz konusu saldırı öncesinde Kongreye danışmadığını vurgulayan Demokrat Senatör Chris Murphy, Pentagon’un saldırıya ilişkin “Gelecekteki İran saldırılarını engellemek maksadıyla yapıldı.” ifadesine tepki gösterdi.

Murphy, şu değerlendirmede bulundu:

“Süleymani’nin ABD’nin düşmanı olduğu açıktı ancak burada sorulması gereken asıl soru şu: ABD, Kongrenin izni olmadan İran’ın en güçlü ikinci ismine suikast düzenleyerek, korkunç büyüklükte bölgesel bir savaşı mı tetikledi? Bizim genelde yabancı siyasi figürleri öldürmememizin sebebi, böyle bir adımın daha fazla Amerikalının ölmesine sebebiyet vereceği inancıdır. Bu akşam bizim gerçek, acil ve ciddi endişemiz bu olmalı.”

Senatör Richard Blumenthal da benzer bir tepki göstererek, Trump yönetiminin saldırıya ilişkin acilen Kongre ve Amerikan halkına açıklamada bulunmasını gerektiğini vurguladı.

Blumenthal, “Askeri güç kullanımına ilişkin mevcut yetkiler hiçbir şekilde olası yeni bir savaşın başlamasını kapsamamaktadır. Bu hamle, onlarca yılın en büyük çatışmasına sebebiyet verebilir. Benim en büyük endişem, bölgede görev yapan cesur Amerikalıların güvenliğidir.” açıklamasında bulundu.

‘Trump Amerikan halkını savaşın eşiğine getirdi’

Trump’ın ABD Kongresinden izin almadan düzenlediği bu saldırı ile Amerikan halkını yeni bir savaşın eşiğine getirdiğini savunan Senatör Tom Udall ise, “İran ile yasa dışı bir savaşın engellenmesi için acilen yasa geçirilmeli. Kongrenin hemen devreye girmesi gerekiyor.” ifadelerini kullandı.


Senatör Tom Carper da Trump yönetiminin İran konusunda sürekli provokatif eylemlerde bulunduğunu vurgulayarak, “Bu yönetim, İran söz konusu olduğunda her zaman tutarlı bir strateji yerine ihtiyatsız provokasyonu seçti. Benim korkum, bu gece yaşananların da bunlardan biri olması.” mesajını paylaştı.

Libya Tezkeresi AKP ve MHP oylarıyla Meclis’ten geçti


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 19 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. Ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.