Ziya Selçuk’tan büyük ümitler besledik, dinsel eğitimi güçlendirmeye çalıştı!

Eski ÇYDD Başkanı Prof. Dr. Aysel Çelikel: Ziya Selçuk’tan büyük ümitler besledik ancak o sadece tenefüs saatleriyle, ara tatillerle ilgili düzenlemeler yaptı. 4+4+4 eğitim sitemi ile yüzlerce okulu imam hatibe dönüştürdüler. Öğrencileri örgün eğitimin dışına çıkardılar. Okullar tarikat, dernek ve vakıfların eğitimine terk edildi.

aysel çelikel Ziya Selçuk tan büyük ümitler besledik, dinsel eğitimi güçlendirmeye çalıştı!

Prof. Dr. Aysel Çelikel: Ziya Selçuk’tan büyük ümitler besledik, dinsel eğitimi güçlendirmeye çalıştı!

Eski Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Başkanı Prof. Dr. Aysel Çelikel, ‘4+4+4’ siteminin amacının siyasal İslamın kurallarını hâkim kılmak olduğunu söyledi. Bu sistemle Diyanet, tarikat, dernek ve vakıfların milli eğitimin içine girerek hocalık yapmaya başladığını söyleyen Çelikel, “Okullar, bu tarikat, dernek ve vakıfların eğitimine terk edildi” ifadelerinin kullandı.


Profesör Çelikel, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk hakkında da, başta büyük ümitler beslediklerini belirterek, “Ancak o sadece teneffüs saatleriyle, ara tatilleri düzenledi” dedi.

4+4+4 eğitim sisteminin asıl amacı…

Cumhuriyet’ten İpek Özbey’in haberine göre kamuoyunda “4+4+4” diye adlandırılan yasayla eğitim sistemi ile eğitimin sistemi, kalitesi ve bakanlığın işleyişinin tümüyle değiştiğinin belirten Çelikel şunları söyledi:

• Bu unutulacak bir tarih değil. Çünkü bu kanun Meclis’te şiddet uygulayarak çıkarıldı. Muhalif milletvekilleri dayak yediler. Karlı bir gündü, biz de buradan otobüs kaldırmıştık. Kapının önünde ÇYDD ve diğer STK’lerin üyeleri de dayak ve gaz yediler. Bu kanunu çıkarırken amaçları siyasal İslamın başlangıcını yapmaktı. Çünkü bununla hayalini kurdukları her şeyi elde ettiler.

• Uzak amaçları siyasal İslamın kurallarını hâkim kılmaktı. Bunun için de yeni nesillere din eğitimi verilmesi gerekiyordu. Zaten “dindar ve kindar nesil” istediklerini açık açık söylediler. Birinci planda kapatılmış olan imam hatip okullarını açmak vardı.


• İkinci amaç ise “4+4+4” diyerek din eğitimini çok erken yaşta başlatmak için olanak sağlamaktı. 8 yıllık temel eğitim yürürlükteydi, kaldırdılar ve dört yıllık temel eğitim getirdiler. Dört yıldan sonra da imam hatip ortaokullarına veya meslek liselerine girmek gibi seçenekler sundular.

“Yüzlerce okulu imam hatibe dönüştürdüler”

• Ayrıca çocukları bir sene evvel okula başlattılar. Bu şekilde 10-11 yaşına gelmiş ve soyut düşünme alışkanlığını doğal olarak elde etmemiş olan çocuklar imam hatip okullarına girerek Allah kavramını, cennet-cehennemi, günah ve sevabı öğrenmeye başladılar. Oysa bilimsel olarak soyut düşünce 14-15 yaşında başlıyor.

• İmam hatip ortaokullarını açmaya karar verdiler. O kadar yeni okul açamayacakları için velilerin itirazlarına rağmen yüzlerce okulu imam hatibe dönüştürdüler. İmam hatip okulları klasik liselere, Anadolu liselerine alternatif lise haline getirildi. Bugün Anadolu liseleri, imam hatip liseleri, meslek liseleri, bir de açık liseler var.

“Öğrencileri örgün eğitimin dışına çıkardılar”

• Yani dört kategori lise icat ettiler. Bildiğimiz normal liseleri de kapattılar. Birçok çocuk Anadolu Lisesi kazanmayarak açıkta kaldı. Nereye gidecek bu çocuklar? Ya mecburen imam hatip okullarına, ya meslek liselerine… Ya da ikisini de istemiyor, normal lise eğitimi almak istiyor. Hayır, o zaman sen açık liseye gideceksin. Yani o öğrencileri örgün eğitimin dışına çıkardılar.

“Okullar, tarikat, dernek ve vakıfların eğitimine terk edildi”

• 4+4+4’ün getirdiği bir başka sorun Diyanet’in ve tarikat, dernek ve vakıfların milli eğitimin içine girerek okullarda hocalık yapmış olması. Okullar, bu tarikat, dernek ve vakıfların eğitimine terk edildi. Eskiden çok adı duyulmuyordu ama Ensar Vakfı vardı, İlim Yayma Cemiyeti, Süleymancılar falan vardı. Fakat birdenbire ortaya yenileri çıktı. Hepsi yarışmaya başladılar.

“Bakan Selçuk’tan büyük ümitler beslemiştik, dinsel eğitimi güçlendirmeye çalıştı”


• Biz sayın bakan göreve geldiği zaman büyük ümitler besledik. Çünkü bir akademisyendi, bizler gibi yetişmişti. Her ne kadar siyasi bakımdan her şeyi değiştirme iradesine sahip değilse de yeni kısıtlamalar, yeni engellere mani olacağını düşünüyorduk. Bazı konularda hafifletici uygulamalar yapabilecek diye düşünmüştük. O sadece tenefüs saatleriyle, ara tatillerle ilgili düzenlemeler yaptı. Tarikatlar, dernek, vakıflar ve Diyanet’le yapılan bütün protokolleri yeniledi. Dinsel eğitimi güçlendirmeye çalıştı. Ziya Selçuk bende hayal kırıklığı yarattı.

MEB dağıttığı kitapta başı açık kadınları istismarcı olarak gösterdi!


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.