Erdoğan: Sizin aydınlanmış gençleriniz bunlarsa yandık, aldatılmış gençlere ihtiyacımız yok

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Gezi olayları devleti ve milleti hedef alan alçak bir saldırıdır. Sevsinler senin aydınlık gençlerini. Bunlar tamamıyla sayenizde aldatılmış gençler. Sizin aydınlanmış gençleriniz bunlarsa yandık, bizim aldatılmış gençlere ihtiyacımız yok. 

Erdoğan gezi olayları fetö açıklamaları Sizin aydınlanmış gençleriniz bunlarsa yandık, aldatılmış gençlere ihtiyacımız yok

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında konuştu.

Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkanlar:


• 15 Temmuz olmasaydı FETÖ’nün tasfiyesini zaten hızlandırmış olacaktık, FETÖ’nün eline tutuşturdukları malzemelerle bizim karşımıza çıkanların ömürleri çakmak taşının çıngısının ışığı kadar olur.

• Kılıçdaroğlu ve avanesi millî iradeye saldırarak kendi namuslarını ayaklar altına almaktadır.

• FETÖ’nün organizasyon şemasını tam olarak çıkaramadığımızı düşünüyorum, CHP Genel Merkezi’ne yeterince bakılmadığı anlaşılıyor

• 15 Temmuz başarılı olsaydı ertesi gün Kemal Kılıçdaroğlu milletin karşısına hangi sıfatla çıkartılacaktı?

• Bir tek kişi FETÖ’nün özel ilgisine, himayesine, korumasına mazhar olmuştur o da Kemal Kılıçdaroğlu’dur.

• 2010 yılında bu yapıya ilişkin tedbirleri almaya başladık. Bu yapının oluşturduğu tehdidi kendi çevremize anlatmak zorlandığımızı kabul ediyorum.

• Başbakanlığım boyunca YAŞ’ta önüme tek bir FETÖ’cünün dosyası gelmedi.

• FETÖ’yü terör örgütü ilan eden, savaş açan şahsım ve AK Parti’dir.

• Gezi olayları devleti ve milleti hedef alan alçak bir saldırıdır, bunlar aldatılmış gençler.

• Bu ülkede milyonlarca fidan diken iktidara ağaç sökme yaftası yapıştıranlara ben sadece lanet okurum.

• Bunlar masum bir ayaklanma hadisesi değildir, bir manevrayla dün onu (Osman Kavala) beraat ettirmeye kalktılar.

• Siz değil misiniz bu ülkede yıllarca terörist olarak tescil edilmiş olanların resimlerini Atatürk Kültür Merkezi’ne asanlar?

• Sizin aydınlanmış gençleriniz bunlarsa yandık, bizim aldatılmış gençlere ihtiyacımız yok.

• Hukukun her kararına elbette saygımız var, bizim ve milletimizin gözünde Gezi’nin ve bu kalkışmanın önünde yer alanların hükmü asla değişmeyecektir, sonuna kadar kararlılıkla takip edeceğiz.

Erdoğan’ın açıklamaları şöyle:

FETÖ’nün bu ülkede anlaşamadığı görüşemediği tek lider Erbakan Hocamızdır. Erbakan Hocamızdan nefret ederdi. Hiçbir zaman da bir araya gelmemişlerdir. Şimdi Erbakan Hocamla beraber olduğunu iddia eden malum zat onun müritleriyle beraber yürüyor. İsmen zikretmem israf oluyor. Her gün birileri çıkıp FETÖ konusunda ahkam kesmeye çalışıyor. Allah diyen kitap diyen anmaz kılan eşi baş örtülü kim varsa onu tafsiye etmenin yollarını arıyor.


“Başbakanlığım boyunca YAŞ’larda önüme tek bir FETÖ’cünün dosyası gelmedi.”

Meydanı demokrasinin kendilerine sunduğu zemini yalanlarıyla milleti zehirlemek için kullananlara asla bırakmayacağız. Türkiye’nin terörle mücadeleden ekonomi alana kadar her alanda mücadele verdiği şu dönemde ülkenin dikkatini dağıtıp enerjisini dağıtmaya çalışanlara fırsat vermeyeceğiz.

CHP’nin bir anda karşımıza en büyük FETÖ yandaşı olarak karşımıza çıktı. Hükûmetlerimiz döneminde ülkede bizim gibi düşünmeyen herkes gibi bunlara hukuk ve hakkaniyet sınırları içinde yaklaştık. Doğrusu ben de görüştüm. Bunu kaçırmama gerek yok. Ama Erbakan Hocamın bunlarla ilişkisi olmadığını da az önce ifade ettim.

Süreç 2010’da başladı. İlk zamanlar bu yağının oluşturduğu tehdidi kendi çevremize dahi anlatmakta zorlandığımızı biliyorum. Hem siyasette hem bürokraside hem de nazımızın geçtiği sivil toplum yapılarında tespit ettiğimiz FETÖ’cüleri süratle tasfiye etmeye başladık.

İnsan bu şahsın evinin ve cüzdanının en gizli köşesinde 1 dolarlık bir banknot saklayıp saklamadığını da merak etmiyor değilim. Benim orada korumalarım gazi oldu. Bay Kemal senin bunlardan haberin var mı? O sat komandoları hepsi yakalandı. Ama bir kısmı Yunanistan’a kaçtı. Bana da adaya gitmemi tavsiye edenler oldu.

Ben de o kardeşimize ‘Bu topraklarda doğrum, bu topraklarda öleceğim’ dedim. Eğer 15 dakika gecikme olsaydı bunlar bizi oralarda vuracaklardı. Ama biz o 15 dakika farkla helikopterimiz kalktı, Dalaman’a oradan da İstanbul’a ulaştık. Ey Kılıçdaroğlu sen hala milleti aldatmakla uğraşıyorsun. Kontrollü darbe. Evet kontrol sizde.

“Darbe başarılı olsaydı Kılıçdaroğlu milletin karşısına hangi sıfatla çıkartılacaktı?”

Şayet darbe başarılı olsaydı ertesi gün Kılıçdaroğlu milletin karşısına hangi sıfatla çıkartılacaktı. Kılıçdaroğlu’nun FETÖ ile ilişkisi 17-25 Aralıkla hızlanmış 15 Temmuz’un ardından da zirveye çıkmıştır.

Her şey gibi siyasi duruşunun da yalan olması tabiidir. Çünkü nice ulusalcı, milliyetçi, liberal, Kemalist diye hatta nice şu veya bu İslami ekolden diye bilinen ismin aslında su katılmamış bir FETÖ’cü çıktığını gördük. Kemal Kılıçdaroğlu için de aynı endişenin içindeyim.

FETÖ’nün organizasyon şemasını tam olarak çıkaramadığımızı düşünüyorum, CHP Genel Merkezi’ne yeterince bakılmadığı anlaşılıyor. FETÖ’nün istismar ettiği bir takım düzenlemeler bahane edilerek doğrudan milli idare, Meclis doğrudan hedef alınmıştır. CHP yönetimiyle kimi eski askerlerin koç başlığını yaptığı bu oyun, geçmişte darbecilerin milli iradeyi ipotek altına alma yöntemlerinin bir başka versiyonudur.

Biz FETÖ ile mücadeleyi başlattıktan sonra her geçen gün çıtayı daha da yükselttik. FETÖ’nün 40 yıllık birikimini riske atarak başlatığı darbe girişinin sebebi bizim kararlılığımız değil midir arkadaşlar?

Bunların bir kısmı Amerika’da, bir kısmı Almanya’da, Fransa’da Afrika’nın değişik ülkelerinde. Kendi ifadesiyle; ‘Dünyanın 160 ülkesinde varız’ diye. Böyle diyor. Böyle bir çalışma ve böyle bir serpilme olayı. Biz de bunları 160 ülkede kovalıyoruz. Bütün ulaştığımız liderlere bunları bize verin diyoruz. En son Pakistan’dakini de aldık. Orayı da temizledik.

Gezi davasına ilişkin açıklama

Taksim’deki Gezi Parkı’nda güya ağaç ve çevre hassasiyeti bahanesiyle başlayan olaylar millete ve devlete karşı sivil bir darbe halini almıştı. Bay Kemal aydınlık gençler diyor, bunlar aldatılmış gençler. O gençlere çevreci sıfatı verilerek bu ülkede milyonlarca ağaç diken bir iktidara ağaç sökme yaftası yapanlara ben sadece lanet okurum. Çağrıyı yapıyor mu Bay Kemal, yapıyor. Oraya avanesini topluyorlar.

3 ay boyunca kimi büyükşehirlerimizin meydanlarının yakılıp yıkıldığı bu hadisenin en küçük bir masum tarafı yoktur. Kimin ne olduğunu bilmeniz açısından bu çok önemli; bakınız bunlar masum bir ayaklanma hadisesi değildir. Bunlar ciddi manada perde arkasında Soros türü bazı ülkeleri ayaklandırmak suretiyle oraları karıştıran tipler vardır. Onun da Türkiye ayağı malum içerideydi. bir manevrayla dün onu beraat ettirmeye kalktılar. Onunla beraber başkaları da bun işin içinde.

“Aldatılmış gençler”

Sevsinler senin aydınlık gençlerini. Bunlar tamamıyla sayenizde aldatılmış gençler. Siz değil misiniz terörist olarak tescil edilmişlerin posterlerini, Atatürk Kültür Merkezi’ne asanlar siz değil miydiniz? AKM’nin Taksim’e bakan cephesinde bu posterleri görmedik mi? Kimler gerdi, kimler astı bu posterleri? Bay Kemal işte senin takımın yaptı. Sizin aydınlanmış gençleriniz bunlarsa yandık. Bizim aldatılmış gençlere ihtiyacımız yok.

Her kim bu olayları masum bir çevre hareketi olarak tanımlıyorsa bu ülke ve milletin düşmanıdır. Toplumumuzu bölmeyi amaçlayan Gezi olaylarını milletimizle omuz omuza vererek bitirdik. Gezi’de başaramadıklarını 17-25 Emniyet Yargı girişiminde denediler. Bunu da bozduk .Bu defa Çukur eylemleriyle doğrudan topraklarımızı bölmeye çalıştılar.

Bizim ve milletimizin gözünde Gezi’nin ve bu kalkışmanın önünde yer alanların hükmü asla değişmeyecektir. Milletimiz müsterih olsun bu meseleyi de sonuna kadar kararlılıkla takip edecek, adaletin tecellisi için son nefesimize kadar mücadeleyi sürdüreceğiz.


Türkiye’nin ve Türk milletinin aleyhine olan her kampanyanın olduğu gibi bunun da öncülüğünü CHP yapıyor.

Abdullah Gül: Siyasal İslam çöktü, Gezi olaylarıyla büyük gurur duyuyorum


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.