Mustafa Akıncı: Türkiye’ye bağlanma ihtimali korkunç

The Guardian’a konuşan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Kıbrıslı Türklerin laik, demokratik ve çoğulcu kimliğini korumak istediklerini belirterek; Türkiye’ye bağlanma ihtimalini ‘korkunç’ diye niteledi.

KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı: Türkiye ye bağlanmak korkunç

İngiliz The Guardian’a konuşan Kuzey Kıbrıs lideri Mustafa Akıncı, federal çözüme tez zamanda varılmazsa bölünmüşlüğün kalıcı hale geleceği uyarısı yaptı. Kıbrıslı Türklerin laik, demokratik ve çoğulcu kimliğini korumak istediklerini belirten Akıncı, Türkiye’ye ekonomik bağımlılığı azaltma arzusunu dile getirdi, Türkiye’ye bağlanma ihtimalini ‘korkunç’ diye niteledi.

Doğu Akdeniz’deki sondaj gerilimiyle Kıbrıs’taki çözümsüzlük kemikleşirken, çözüm yanlısı kimliğiyle 2015’te Kuzey Kıbrıs Cumhurbaşkanı seçilen ve 26 Nisan seçiminde yeniden aday olan Mustafa Akıncı, İngiliz The Guardian gazetesine mülakat verdi.


“Türk ve Rum tarafı için ya acil çözüm ya kalıcı bölünme”

Kıbrıs Cumhuriyeti lideri Nikos Anastasiadis ile son olarak pazartesi günü tampon bölgedeki bir sanat sergisinde bir araya gelmiş olan Akıncı, The Guardian’a yaptığı açıklamalarda, adil federal çözüm içeren bir anlaşmaya tez zamanda ulaşılmazsa, adadaki Türk ve Rum toplumlarının bölünmüşlüğünün kalıcı hale geleceği uyarısında bulundu.

İki taraf arasındaki görüş ayrılıklarının her yıl giderek daha kemikleştiğini, bunun yeniden birleşme ihtimalini azalttığını belirten Akıncı, “Acele etmemiz lazım. Bunca yıldan sonra bir dönüm noktasına, belirleyici bir ana geldik” vurgusu yaptı.

“Ankara tarafından yutulup defacto Türkiye ili haline gelebiliriz”

Yarım asırlık bölünmüşlükten sonra tek işler çözümün federal bir çatı altında yeniden birleşme olduğunu anlatan Kıbrıs Türk toplumu lideri, bu başarılamazsa, Kuzey Kıbrıs’ın daha fazla bağımlı hale geleceği ‘Ankara tarafından yutulabileceğini’ ve ‘de facto Türkiye iline dönüşebileceğini’ dile getirdi.

Diyaloğun yeniden başlaması konusunda temkinli iyimserlik içinde olduğunu ifade eden Akıncı, 2017’de BM inisiyatifinde İsviçre’deki Crans-Montana’da yürütülen dörtlü müzakerelerin çökmesine atıfla “Tren Crans-Montana’da raydan çıktı. Bence daha gerçekçi ve karşılıklı kabul edilebilir bir yoldan yeniden başlattık” dedi.

“Bölünmüşlük gençlerin zihinlerinde konsolide oluyor”

Kalıcı bölünmenin koşullarının yaratıldığını söyleyen Kuzey Kıbrıs Cumhurbaşkanı, “Her yıl fiziksel, demografik ve ekonomik açıdan daha konsolide oluyor. Gençlerin zihinlerinde konsolide oluyor” diye konuştu. Kendi çocukları dahil daha genç kuşaklara kıyasla güneyde doğmuş olan kendisiyle eşinin Kıbrıslı Rumlarla daha duygusal ilişkilerinin bulunduğunu anlattı.

The Guardian, Akıncı’nın cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki olası rakiplerinden Başbakan Ersin Tatar’ı “Güney’le uzlaşmayı reddeden ateşli Ankara yanlısı popülist, iki devletli çözümden yana, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ve adanın dini-kültürel yapısını değiştirecek şekilde anakaradan gelen belirsiz sayıda yerleşimcinin güçlü desteğine sahip” diye tanıttı.

İngiliz gazetesi, Erdoğan ile Akıncı arasındaki gerginlikten çeşitli örnekler verdi.

“Anavatan-yavruvatan değil, bağımsız ve kardeşçe”

The Guardian’a Erdoğan’ın Türkiye-Kuzey Kıbrıs ilişkisini anavatan-yavruvatan diye tanımlamasına karşı çıktığını tekrarlayan Mustafa Akıncı; “Ben bağımsız, kardeşçe ilişkiler istiyorum” derken, hükümetin faturalarını ödeyen Türkiye’ye ekonomik bağımlılığı azaltmak için daha fazla şey yapmaları gerektiğini belirtti. Bunu başarabilmek için de Güney’in desteğine ihtiyacı olduğunu dile getirdi.

“Laik, demokratik ve çoğulcu kimliğimizi korumak istiyoruz”

‘Kıbrıslı Türklerin kendilerine özgü bir kimliklerinin olduğunu, bunun laik, demokratik ve çoğulcu bir kimlik olduğunu’ aktaran Akıncı, “Bunu korumak istiyoruz” dedi.

The Guardian, sivil toplum aktivistlerinin ‘Ankara’nın İslamcı etkisini yavaş yavaş artırma kampanyası yürüttüğünden yakındığını’, ‘bunun karakteristiğinin cami inşa etmek, Kuran kursları açmak ve müfredattan evrim kuramını çıkarmak olarak’ görüldüğünü kaydetti. Aktivistlerin ‘Türk ordusunun Kuzey Kıbrıs’ta tümden kontrolü ele almasının düşük olasılık olduğu, ama imkansız olmadığı’ görüşünü aktardı.

“Türkiye’ye bağlanma ihtimali korkunç”

İngiliz gazetesinin ‘Kırım tarzı ilhak ihtimali’ sorusunu ‘korkunç’ diye yanıtlayan ve ‘Türkiye’nin kendi çıkarlarına aykırı’ diye değerlendiren Akıncı, kendi vizyonunun tümüyle farklı olduğunu belirtti.

Hatay göndermesi

AB içinde birleşik Kıbrıs’tan söz eden Kuzey Kıbrıs Cumhurbaşkanı, içişlerinde bağımsız, dış ilişkilerde Suriye’deki Fransız mandasına bağlı Hatay Devleti’nin 1939’da referandumla Türkiye’ye bağlanmasını kabul eden Cumhurbaşkanı Tayfur Sökmen’e atıfla “İkinci bir Tayfur Sökmen olmayacağım” dedi.

“Boris Johnson müzakereleri yeniden canlandırabilir”

Kıbrıs’ta anlaşmaya varılmasının Doğu Akdeniz’de yükselen gerilimi yatıştırabileceğinden söz eden Akıncı, Osmanlı kökenleri olan Britanya Başbakanı Boris Johnson’ın Ankara ile iyi ilişkilerini kullanarak Kıbrıs müzakerelerini yeniden canlandırması umudunu dile getirdi.

The Guardian, Akıncı’nın yazın sondaj faaliyetlerinde Kıbrıslı Rumlarla Türklerin işbirliği yapmasını ve çıkarılacak doğal gaz-petrolden elde edilecek geliri paylaşmaları önerisini getirdiğini, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin ise Ankara’nın Kıbrıs’ta çözüme ulaşılana dek tüm tarafların sondaj faaliyetlerini askıya alması önerisini reddettiğini hatırlattı.

Bu arada Kıbrıs Türk toplumu lideri, Britanya’nın AB’den çıkışı (Brexit) için de şu değerlendirmede bulundu:

“Alkışlarla karşılamadım, ama saygı göstermek zorundayız. Bundan sonra ülkenizi tek parça olarak tutabilecek misiniz, bilmiyorum. Bunda oldukça zorlanabilirsiniz.”


Kıbrıs Rum basını geniş yer ayırdı

Mustafa Akıncı’nın cumhurbaşkanlığı seçimlerinde bağımsız aday olacağını açıkladığı konuşması ve The Guardian mülakatı, Kıbrıs Rum basınında geniş yer buldu.

Haravgi’de şu başlıklar yer aldı: “Kıbrıs Sorununa Kapsamlı Değinme- Akıncı Sorumluluk Yüklenmesi Oyununu Takip Etmeyeceğini Söyledi- İki Devlet Çözümü Nasıl Ortaya Çıktı- Türkiye’yle İlişkiler Sağlıklı Bir Zeminde Bulunmuyor- Doğal Gaz İçin Üç Yol”

Alithia, “Mustafa Akıncı’nın Cesur Açıklamaları- Türkiye’ye Bağlanmaya Karşı Mücadele İlan Etti- Kıbrıslı Türk Lider Mustafa Akıncı Türkiye’nin Boyunduruğu Altında Olmayı Kabul Etmediklerini İlan Etti- Linç Kültürüne İlişkin Mücadele” başlıklarını kullandı.

Fileleftheros, “Akıncı Çözüm Veya Türkiye’ye Daha Fazla Bağımlılık İkilemini Ortaya Koyuyor – Linç Kültürü” başlığını attı.

Akıncı’nın The Guardian’a açıklamalarını öne çıkaran Politis, “Adil Federal Çözüm- Akıncı Ertesi Güne İlişkin Vizyonunu Açıkladı- Kıbrıs Türk Lideri Gerek Adaylığını Açıkladığı Konuşmasında Gerek de Guardian’a Verdiği Demecinde Kıbrıs Sorununun Hemen Çözülmesinin Acil Bir İhtiyaç Olduğunu Söyledi” başlıklarını kullandı.

Devlet Bahçeli: Mustafa Akıncı derhal istifa etmeli!

MHP - Devlet Bahçeli: Mustafa Akıncı derhal istifa etmeli!

MHP lideri Devlet Bahçeli, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın İngiliz The Guardian gazetesine verdiği röportajda, “Kırım’ın ilhakı” gibi Kuzey Kıbrıs’ın Türkiye bağlanmasının “korkunç” olacağı açıklamasına çok sert tepki gösterdi.

Bahçeli,”Bu nedenle Cumhurbaşkanlığından derhal istifa ederek emaneti Kıbrıs Türklüğü’nün iradesine tevdi etmesi kaçınılmaz ve hayati bir sorumluluktur. Akıncı ve yandaşları unutmamalıdır ki, Kıbrıs Türk’tür, Türk kalacaktır. Beşparmak Dağları’na dökülen şehit kanları hiçbir şart altında silinmeyecek, kutlu ceddimizin emanetleri çiğnetilmeyecektir.”dedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, yaptığı yazılı açıklamada, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın bir İngiliz gazetesine yaptığı “esef verici açıklamaların, sakat zihniyetini, sancılı ve skandal tutumunu bir kez daha gözler önüne serdiğini” belirtti.

“Kıbrıs Türklüğünün tarihsel hak ve çıkarlarını namuslu şekilde savunmak yerine, Akdeniz’de karanlık hesap yapan küresel emperyalizmin değirmenine su taşıyan ve Rumların stratejik hesaplarına hizmet eden bu şahıs milli gerçeklerden bütünüyle kopmuştur.” değerlendirmesinde bulunan Bahçeli, Akıncı’nın aynı zamanda şehitlerin aziz hatıralarına cephe aldığını, acil çözüm diye taviz ve teslimiyetin provokatör sözcülüğüne heves ettiğini bildirdi.

Mustafa Akıncı’nın “Ankara tarafından yutulmadan” endişe duymasının ve “İkinci bir Tayfur Sökmen olmayacağım” demesinin, utanmazlık olduğu kadar, tamiri ve tedavisi imkansız bir Türkiye husumeti taşıdığını gösterdiğini vurgulayan Bahçeli, “Bu şahıs KKTC Cumhurbaşkanı olduğu 2015’ten bu tarafa Türk milletinin hassasiyetlerini kaşımaktan, milli duyarlılıkları tahriş ve tahrip etmekten vazgeçmemiş, geri durmamıştır. Akıncı’nın sık sık bahsettiği diyalog devriliş ve tükeniş, dile getirdiği çözüm formülü çöküş ve çürüyüştür.” değerlendirmesini yaptı.

Ömer Çelik: Mustafa Akıncı Türkiye’den özür dilemeli

AK PARTİ - Ömer Çelik: Mustafa Akıncı Türkiye'den özür dilemeli
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik Twitter’dan yaptığı açıklamada şöyle konuştu:

“KKTC Cumhurbaşkanlığı makamı son derece saygın ve onurlu bir makamdır. Fakat bu makamda oturan Sayın Akıncı’nın yaptığı açıklamalar Türkiye Cumhuriyeti’ne ve Kıbrıs Türkü’nün haklı davasına karşı saygısız ifadelerle doludur. Akıncı, “KKTC Cumhurbaşkanlığı” makamının temsil ettiği davanın tam zıddı açıklamalarına bir yenisini eklemiştir. Kıbrıs Türkü’nün davasına düşman olanların söylemlerine benzer açıklamalar yapmaktadır.

Akıncı, yaptığı açıklamalarla Türkiye Cumhuriyeti’ne ve milletimize karşı yaptığı saygısızlıktan dolayı özür dilemelidir. Tarihimizin milli kazanımlarına ve saygın şahsiyetlerine dil uzatan bu açıklamaları kınıyoruz. Akıncı’nın Türkiye Cumhuriyeti’nin ve Kıbrıs Türkü’nün kazanımlarına karşı saldırgan olan üslubu, sadece KKTC’ye karşı kötü niyet besleyen odakları sevindirmektedir.

Akıncı, KKTC Cumhurbaşkanlığı makamının temsil ettiği değerleri de rencide etmektedir. Akıncı, KKTC Cumhurbaşkanlığı makamının neyi temsil ettiğini öğrenmemekte ısrar ediyor. Ama Kıbrıs Türk davasına husumet besleyenlere destek verecek açıklamalar yapma konusunda ısrarcı davranıyor.

Akıncı, Hatay’ın Türkiye’nin parçası olmasından bile rahatsız olan bir zihniyete sahip. Zaten Akıncı’nın açıklamalarını sevinçle karşılayanlar, Kıbrıs Türk davasına düşmanlık eden Güney Kıbrıslı Rum gazeteleri oldu.”

Aytun Çıray: Haddini aşan bir açıklama

İYİ PARTİ - Aytun Çıray Haddini aşan bir açıklama
İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Aytun Çıray

KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın, Kuzey Kıbrıs’ın Türkiye bağlanmasının ‘felaket’ olacağı yönündeki açıklamasına İYİ Parti’den sert tepki geldi.

İYİ Parti Milli Güvenlik Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Aytun Çıray, Akıncı’nın haddini aşan bir açıklama yaptığını söyleyerek; ‘Bu Annan Planı’nı şımartma sözleridir. O plandan bu yana merhum Rauf Denktaş devreden çıkarıldıktan sonra bu tür densizler ortaya çıktı. Boş bir laf hiçbir işe yaramayacaktır.’ dedi.


Akıncı’nın “İkinci bir Tayfur Sökmen olmayacağım” sözlerini de eleştiren Çıray; “Tayfun Sökmenoğlu’nun elini ayağını öpmesi lazım… Rahmetle anıyorum kendisini. Zaten Kıbrısı’ı hiçbir yere bağlamak isteyen yok. Biz Kıbrıs’ın özgür ve bağımsız bir devlet olarak yaşamasını istiyoruz ve buna hep destek verdik.” ifadelerini kullandı.

“Kıbrıs konusunda hiçbir ülke ve şirket Türkiye’nin yanında olmayacak!”


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.