Beyin göçünü önlemek için eğitim sistemi değişmeli!

Kadir Has Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sondan Durukanoğlu Feyiz: Beyin göçünü önlemek için eğitim sistemi değişmeli!

Beyin göçünü önlemek için eğitim sistemi değişmeli!

“Beyin göçünü önlemek için eğitim sistemi değişmeli!”

Kadir Has Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Durukanoğlu Feyiz, Türkiye’yi bekleyen en büyük tehdidin nitelikli ve uzman personelinin STEM alanında doğacak ihtiyaçtan dolayı Avrupa ülkelerine beyin göçü olduğuna dikkat çekti. 


Sürdürülebilir büyümenin ilk şartının inovasyon ve Ar-Ge olduğu günümüz dünyasında Türkiye’nin en önemli probleminin STEM alanında yetişmiş uzmanları elinde tutamaması ve yeterince faydalanamaması olduğunu söyleyen Prof. Dr. Durukanoğlu Feyiz, özellikle üniversitelerde 150 yıllık eğitim sisteminin komple değişmesi gerektiğini vurguladı.

“Avrupa ülkelerinde nitelikli eleman ihtiyacı artıyor”

Dünyada sürdürülebilir büyümenin artık inovasyon ve Ar-Ge yatırımlarıyla mümkün olduğunu söyleyen Prof. Dr. Durukanoğlu Feyiz, “Başta Avrupa ülkeleri olmak üzere tüm dünyada müthiş bir Ar-Ge elemanı ihtiyacı var. Ayrıca Avrupa’da STEM alanında çalışan nüfus, emekliliklerine de yaklaşıyor. Bu yüzden Avrupa ülkeleri özellikle Almanya, “uzman eleman göç yasalarını” çıkarıp, bizim gibi ülkelerde aranılan çalışma ortamlarını bulamayan çok iyi yetişmiş, yetkin insanlarımız için çekim merkezleri oluşturuyorlar.

Ülkemizde de STEM alanında yetişmiş nitelikli uzmanların beyin göçünü önlemek için çok daha insan odaklı, yenilikçi ve yaratıcı fikirlerin değer bulacağı hem fiziki hem de kurumsal ortamların acil olarak oluşturulması gerekiyor. Bu sağlanmadığı sürece erken yaşlarda öğrencileri STEM alanlarına çekmeyi başarsak bile Türkiye’den beyin göçü devam edecektir.” dedi.


“Üniversitelerde üst yönetime doğru kadın akademisyen sayısı da azalıyor”

Türkiye’de yükseköğretimde kadın akademisyenlerin azlığına da dikkat çeken Prof. Dr. Durukanoğlu Feyiz, “130 devlet ve 73 vakıf üniversitesi içinde üst yönetime doğru maalesef kadınların oranı giderek düşüyor. Devlet üniversitelerinde kadın araştırma görevlisi oranı yüzde 40, vakıf üniversitelerinde yüzde 62 iken; kadın profesör sayısına baktığımızda bu oran yüzde 30’a düşüyor. Yaklaşık 200 üniversitede kadın rektör sayısı ise 17.

Bu oranları arttırmak çok kolay; Özellikle devlet üniversitelerinde rektörler atama ile seçildiği için siyasi iradenin sadece çok basit bir kota uygulaması koyması yetecektir” diye konuştu.

“Klasik müfredatı ortadan kaldırdık”

150 yıllık eğitim modelleriyle bugünün insanının eğitilemeyeceğini söyleyen Prof. Dr. Durukanoğlu Feyiz, “Kadir Has Üniversitesi bu anlamda üniversitelerin kabuk değiştirmesine de öncülük etmiştir. 2019 yılında Türkiye’de ve dünyada bir ilke imza atarak Yeni Eğitim Modeli’ni hayata geçirdik. Bu yeni eğitim modelimizde odağımıza öğrencilerimizi yerleştirdik.


Geleneksel dersleri ortadan kaldırarak her bir dersi sıfırdan tasarladık ve proje temelli öğrenmeyi teşvik ettik. Amacımız, öğrencilerimize dünya vatandaşı vasıflarını kazandırmak, değişen neslin öğrenme şeklini yakalayarak, insanlığın ihtiyaç duyduğu mezun yetiştirebilmek.” dedi.

Türkiye’de beyin göçü ilk kez lise seviyesine inmiş durumda!


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.