Corona virüsü gıda yoluyla bulaşır mı? Yemek siparişi riskli mi?

Corona virüsü gıda yoluyla bulaşır mı? Dışarıda yemek riskli mi? Dışarıdan yemek siparişi vermek ne kadar doğru? Virüslerin ölme derecesi ne? Cansız nesne üzerinde kaç gün kalıyor? Çiğ ve pişmemiş besinler ne olacak?

Corona virüsü gıda yoluyla bulaşır mı? Yemek siparişi riskli mi?Corona virüsü gıda yoluyla bulaşır mı? Dışarıda yemek veya yemek siparişi vermek riskli mi?

Corona virüsü pandemisi dünyada yayılımı hızla devam ediyor. İnsanlar artık yediklerinden içtiklerinden şüphe eder duruma geldi. Prof. Dr. Y. Birol Saygı, gıda güvenliği endişelerinin bu dönemde had safhaya çıktığına dikkat çekerek; “Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesine göre; [*] şu anda gıdanın virüsün muhtemel bir kaynağı veya bulaşma yolu olduğuna dair bir kanıt yok. Virüs kişiler aracılığıyla buluşabilir. En iyisi, virüs ölene kadar yalnızca kendiniz veya birlikte yaşadığınız kişiler için evde yemek pişirmektir” ifadelerini kullandı.


İnsanlık corona virüsü salgınıyla henüz başa çıkamadı. Alınan tüm tedbirlere rağmen virüs dünyada yayılmasını hızla sürdürüyor. Türkiye’de alınan tedbirlerle virüs kontrol altında tutuluyor. Buna rağmen insanlarda büyük bir tedirginlik var. Sağlık Bakanlığı corona virüsü ile mücadele etmek için halkı bilgilendirmeyi sürdürürken insanlar yedikleri içtikleri konusunda da endişe duyuyorlar.

Beykoz Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Y. Birol Saygı, koronavirüs ile ilgili önemli gıda güvenliği endişelerinin bulunduğunu vurgulayarak şu bilgileri paylaştı:

Koronavirüs’ün (Covid-19) gıda yoluyla bulaşıp bulaşmayacağı merak ediliyor. Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesine göre, şu anda gıdanın virüsün muhtemel bir kaynağı veya bulaşma yolu olduğuna dair bir kanıt yok. Bu yüzden virüs ile gıda ilişkisi an itibariyle endişe yaratmamalı.

“Yemek davetlerine ara verin”

Prof. Dr. Birol Saygı’ya göre virüsün üstesinden gelmenin en iyi yolu insanlarla teması kesmek ya da azaltmak. Özellikle bu dönemde dostlarınıza ve arkadaşlarınıza yemek pişirmekten ve onları ağırlamaktan vazgeçmelisiniz. Koronavirüsün yakın temas halindeki kişiler aracılığıyla bulaşabileceğini dikkat çekerek; “Hastalık, enfekte bir kişinin ağzından veya burnundan öksürük veya hapşırma ile solunum damlacıkları yoluyla bulaşır. En iyisi, virüs ölene kadar yalnızca kendiniz veya birlikte yaşadığınız kişiler için yemek pişirmektir” diye konuşuyor.

“Gıda ambalajlarına bulaşabilir”

Peki dışarıdan yemek siparişi vermek ne kadar doğru? Bu sorunun yanıtını Saygı, şöyle veriyor:

Hastalığın üstesinden gelmenin en iyi yolu insan temasını kesmek veya azaltmaktır. Aynı zamanda Covid-19’un cansız nesneler yoluyla yayıldığına inanılmakta. Araştırmacılar, koronavirüsün plastik ve paslanmaz çelik üzerinde üç gün boyunca hayatta kalabileceğini bulmuşlar.

Virüsü, bulaşan yüzeylerden veya cansız nesnelerden bu noktada alıp almayacağınızı bilmiyoruz. Tersine, laboratuvar bulguları virüsün plastik cep telefonu kılıflarına ve paketlere yapışabileceğini gösteriyor. Bu da muhtemelen gıda dağıtım ambalajına yapışabileceği anlamına geliyor. Bununla birlikte, sipariş edilen ambalaja dokunduktan sonra yemeye başlamadan önce mutlaka ellerinizi yıkamanız gerekir.

 Virüslerin ölme derecesi ne?

Harvard Tıp Fakültesi tarafından yayınlanan bir araştırmada, virüs doğru yemek pişirmede ölüyor. Koronavirüse (Covid-19) benzer bir virüs olan SARS, özellikle 60 derecede 30 dakikada ölmekte.

Dışarıda yemek riskli mi?

Dünya Sağlık Örgütü’nün ‘pandemi’ yani kıtalararası bir salgın olarak nitelediği koronavirüs nedeniyle insanlar dışarıda yemek yemeyi de azaltmış durumdalar. Peki fast food ya da self servis yapan restoranlar ne oranda riskli?

Prof. Dr. Birol Saygı, bu soruyu şöyle yanıtlıyor:

Solunum damlacıklarının Covid-19’u iletmek için suçlu olduğunu biliyoruz. Bu yüzden önünüzdeki kişinin virüsü olduğunu, eline öksürdüğünü ve ardından siparişlerini dokunmatik ekranda veya post makinesinde ilettiğini varsayalım. Sıradaki bir sonraki kişi olarak, yüksek düzeyde virüse maruz kalma riskiniz olacaktır.


• Damlacıkların indiği yüzeylere veya nesnelere dokunup ardından ağzınıza, burnunuza veya gözlerinize dokunarak Covid-19’a yakalanmanız mümkündür.

Dışarıdan yemek siparişi vermek riskli mi?

• Ayrıca müşteriler yemek servisi yapan personel hakkında da endişeleniyorlar. Bu endişelerin yersiz olmadığını kanıtlayan bir araştırma var. Harvard Tıp Okulu’na göre, Covid-19’a neden olan corona virüsü benzeri virüsler, bazı insanlar için dışkıda da tespit edilmiş. Eğer servis yapan kişi tuvaleti kullandıktan sonra ellerini düzgün bir şekilde yıkamadıysa, sorun yaşarsınız.

• Marketlerde tadım örneklerini denemeye de sıcak bakmıyorum. Tadım yapmamanın geçerli nedeni kişiden kişiye temasın, hastalığa yakalanmanın en olası yolu olduğu bilinmesidir.

Evimize aldığımız çiğ ve pişmemiş besinler ne olacak?

Çiğ ve pişmemiş yiyeceklerden uzak durmak gerekir mi? Bu soru karşısında genel bir gıda güvenliği önlemi olarak, enfeksiyon riskini azaltmak için çiğ et kullandıktan sonra daima ellerinizi yıkamalısınız.

Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (European Food Safety Authority – EFSA)‘nın yaptığı açıklama şöyle: “EFSA, dünya çapında çok sayıda ülkeyi etkileyen Koronavirüs hastalığının (COVID-19) patlak vermesine ilişkin durumu yakından izlemektedir. Şu anda gıdanın virüsün muhtemel bir kaynağı veya bulaşma yolu olduğuna dair bir kanıt yoktur.” [*]

Gıda ile çalışırken, çiğ ve pişmemiş yiyeceklerin taşınması arasında ve herhangi bir yiyecek kullanılmadan önce viral ve gıda kaynaklı hastalıkları hafifletmek için en önemli önleyici tedbirlerden biri, elleri sabun ve su ile sık sık yıkamaktır.

Market ya da semt pazarlarından aldığınız meyve ve sebzeleri suyun altına şöyle bir tutup yemek yerine sirkeli ya da karbonatlı suda bir süre bekletip ardından akan suyun altında güzelce yıkayarak yiyebilir, etler, balıklar, tavuklar ve sebzeler için ayrı kesme tahtaları kullanabilir ve tüm yemek hazırlama aşamasında hem elinizin hem de kullandığınız araç gereçlerin hijyenine önem verebilirsiniz.

Ticaret Bakanlığı: Market, manav, pazarda ambalajsız sebze meyve seçilemeyecek, müşteri tarafından dokunulamayacak!

Ticaret Bakanlığı’ndan yeni corona önlemleri: Tüketiciler market, manav ve pazar alışverişlerinde ambalajsız olan yaş meyve sebze ürünlerini seçemeyecek! Satıcı tarafından gerekli hijyen koşulları sağlanarak tüketiciye sunulacak.

Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan’ın paylaştığı bilgilere göre market, manav ve pazar yerlerinde ambalajsız şekilde satılan yaş sebze ve meyveler tüketiciler tarafından dokunulmadan, satıcılarca gerekli hijyen koşullarına dikkat edilerek satışa sunulacak. Haberin devamı

Pazar alışverişinde bir ilk!

marmaris pazarı corona koronavirüs önlemleri ambalajlı ürünler

Marmaris Belediyesi tarafından Türkiye’ye örnek olacak bir uygulamaya geçilerek ilçede haftada bir kurulan Halk Pazarı’nda sebze ve meyveler poşetlenerek satışa sunuldu. Pazarcılar koruyucu maske ve eldiven taktı. Pazara gelenler görüntü karşısında, önce şaşırsalar da sonra alınan önlemlerden oldukça memnun kaldı.

Koronavirüs (Kolvid-19) tedbirleri kapsamında Marmaris Belediyesi ekipleri sabah saatlerinde pazarcılara tüm sebze ve meyvelerin poşete konulmasını; kendilerinin de koruyucu maske ile eldiven takmasını tebliğ etti. Pazarcılar, yapılan tebligata uyarak tüm gıda ürünlerini poşetledi. Ardından zabıta ekipleri Halk Pazarı’nı açtı. Pazardaki 170 tezgahta, sebze ve meyvelerin hepsi poşetlenerek satışa sunuldu. Pazarcıların çoğunluğu ise koruyucu maske ve eldiven taktı.


Kaynak: EFSA (European Food Safety Authority). Efsa.europa.eu. “Coronavirus: no evidence that food is a source or transmission route.” https://www.efsa.europa.eu/en/news/coronavirus-no-evidence-food-source-or-transmission-route (9 March 2020)

Anket: Corona ile en çok hangi ürünler satın alındı?


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.