Türkiye’de hastanelerin yatak kapasitesi yeterli mi?

Türkiye’de hastanelerin yatak kapasitesi yeterli mi? Verilere göre ülkemizde her 100.000 kişiye düşen yatak sayısı 283. Her 5 yataktan 1’i özel hastanede! İtalya’da ise bu sayı 318. Türkiye her 100 bin kişiye düşen yatak sayısında 47 OECD ülkesi içinde 38’inci ülke konumunda.

Türkiye'de hastanelerin yatak kapasitesi yeterli mi?

Türkiye’de hastanelerin yatak kapasitesi gerçeği: İtalya’dan oldukça gerideyiz!

Türkiye’de corona virüsü vaka sayısı gün geçtikçe artıyor. 11 Mart’taki ilk vakanın ardından vaka sayısı 98’ye yükseldi, 1 kişi hayatını kaybetti. Bunlar yaşanırken gözler bir yandan da ülkenin sağlık sistemine çevrilmiş durumda.


Yurttaşlar ellerinden geldiğince kendini sosyal hayattan izole etse de hastalığı teşhis etmede kullanılan test kitinin yaygın olarak uygulanmaması tedirginliği artırıyor. Özellikle Avrupa salgınla mücadelede sınıfta kalmış vaziyette. İtalya’da her geçen gün vaka ve ölüm sayılarının artması Türkiye’de korkuyla takip ediliyor.

Hastanelerin yatak kapasitesi konusunda İtalya’dan oldukça gerideyiz!

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) sağlık istatistiklerine göre 2018 yılı itibariyle ülkenin yatak kapasitesi 231 bin 193. Ancak bu kapasitenin 181 bin 717’si Sağlık Bakanlığı ve üniversite hastanelerine aitken, 50 bin 196 yataklık kapasite özel hastanelere ait. Bu haliyle Türkiye’de her 100 bin kişiye düşen yatak sayısı 283. İtalya’da ise bu sayı 318. Türkiye her 100 bin kişiye düşen yatak sayısında 47 OECD ülkesi içinde 38’inci ülke konumunda.

Toplam yatak kapasitesi düşünüldüğünde bu alanda OECD ülkeleri içinde en büyük kapasite 1 milyon 653 bin yatakla Japonya’ya ait. Japonya’yı bu alanda 894 bin yatakla ABD takip ediyor. Üçüncü sırada ise 661 bin yatakla Almanya bulunuyor. Türkiye ile Almanya aynı nüfusa sahip olmasına rağmen Almanya’nın yatak kapasitesinin Türkiye’nin 3 katı olması ise düşündürücü.

oecd ülkelerinde hastanelerin yatak kapasitesi 2018 verileri
En son 2018 yılında yayımlanan OECD ülkelerinde hastane yatak kapasitesi sıralaması (Kaynak: OECD.org)

Nüfusu aynı iki ülke: Almanya ve Türkiye

Almanya ile Türkiye’nin nüfusu aynı. Buna karşılık Almanya’nın 661 bin yatak kapasitesine karşın Türkiye’nin yatak kapasitesi 225 bin.

Yatak kapasitesinin ne kadarı özel hastanelerin?

2008 yılında ülkenin toplam yatak kapasitesi 183 bin 183 adetti. Ancak bu kapasitenin yüzde 11,4’ü özel hastanelerin elindeydi. Aradan geçen yıllarda özel hastane sahibi olmanın yarattığı ayrıcalıklar ve sağlık sistemindeki piyasacı dönüşüm yüzünden özel hastanelerin payı giderek arttı. 2013 yılına gelindiğinde toplam yatak kapasitesinin yüzde 18,8’i özel hastanelerin elinde toplandı. 2018 yılı itibariyle ülkedeki sağlık kuruluşlarının içindeki her 100 yatağın 21,6’sı özel hastanelerin elindedir.

Yatak kapasitesinde özel hastanelerin payı artıyor

Özel hastanelerin sağlık hizmeti içindeki payı AKP döneminde hızla arttı. 2003’te yatakların yüzde 7,8’i özel hastanelerin elindeyken, 2008’de bu oran yüzde 11,4’e yükseldi. Bugün ise özel hastaneler yatak kapasitesinin yüzde 21,6’sını oluşturuyor. Yani yaklaşık her 5 yataktan 1’i özel hastanelerin elinde.


İstanbul’un yatak kapasitesi ne kadar?

Ülke nüfusunun yüzde 18,7’si İstanbul’da yaşıyor. Gerek ülke ekonomisinin merkezi olması gerekse nüfus yoğunluğu açık ara en yüksek ilin de İstanbul olması nedeniyle corona virüsüün de en çok tehdit ettiği il İstanbul. Ülkedeki toplam yatak kapasitesinin yüzde 17’si İstanbul’da toplanmış durumda. 15,5 milyon insanın yaşadığı megakentin yatak kapasitesi sadece 39 bin 328. Bu rakamlarla İstanbul’daki her 100 bin kişiye 261 yatak düşüyor.

Öte yandan İstanbul özel hastanelerin de en yoğun olduğu il statüsünde. Söz konusu 39 bin 328 yatağın yüzde 37,7’si, yani 14 bin 748’i özel sağlık kuruluşlarının elinde toplanmış durumda. 15,5 milyonluk megakentte kamu ve üniversite hastanelerinin elindeki toplam yatak sayısı ise sadece 24 bin 502 adet.

Özel hastanelerin yoğunlaştığı merkez İstanbul. Kentin yatak kapasitesinin yüzde 37,7’si özel hastanelerin elinde.

Şehir hastanelerinin yatak kapasitesi ne kadar?

Doktorların ve sağlık yöneticilerinin tüm uyarılarına rağmen hükümet şehir hastaneleri ısrarına devam etti. Uzmanların uyarılarından biri de bir salgın anında yatak kapasitesini büyük hastanelerde toplamanın karantina uygulaması yüzünden tehlikeli olacağı gerçeğiydi. Örneğin, Ankara Bilkent Şehir Hastanesi’nin yatak kapasitesi 3 bin 711 adet.

Bu haliyle Türkiye’nin en büyük hastanesi statüsünde. Bu yüzden hastanenin salgın anında karantinaya alınması halinde yatak kapasitesi atıl duruma düşüyor. İkinci örnek Kayseri’den. Kayseri Valiliği’nin verilerine göre kentteki sağlık kuruluşlarının toplam yatak sayısı 2 bin 178.

Ancak bu kapasitenin bin 607 yatağının Kayseri Şehir Hastanesi’ne ait olduğu düşünülürse bu hastanenin karantina altına alınması halinde kentin yatak kapasitesi yüzde 74 oranında azalıyor. Böyle bir durumda corona virüsü dışında acil şikayeti olan hastalar için ek tedbirler uygulanması gerekecek. Şu anda faal olan 10 şehir hastanesinin toplam yatak kapasitesi ise 13 bin 424.


Kaynak:

Eczacılara el dezenfektanı ve antiseptik hazırlama yetkisi


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.